Milletvekili Sait, "Mostar – Malabadi Gönül Köprüsü" adını verdikleri girişimin Diyarbakır’a gelişi sırasında uçakta iki oğlu dağda olan Fatma Doğan adlı kadınla tanıştıklarını ve Doğan’ın da heyete katıldığını söyledi. Milletvekili Sait, “Fatma Ana bize gerçekten bu kez samimi mi?” diye sorduğunu ve bu sözünün kendilerini çok etkilediğini belirterek samimi olduklarını ifade etti ve heyete Fatma Doğan’ın da dahil olduğunu bildirdi. Sait ayrıca, “Diyarbakır’da bulunmamızın en büyük nedenlerinden bir tanesi Çanakkale’de şehit olan Kürt, Boşnak kardeşlerimizle nasıl birlikte şehit düştüysek yine birlikte olmak istiyoruz. Kavgadan kimseye kar çıkmaz. Biz gerçekten samimi duygularla geldik. Buradaki arkadaşlarımız samimi duygular ile geldiler. Vatan hasreti çekmiş göçmenler olarak buradayız” diye konuştu.

 

Balkan Anadolu Derneği Başkanı Ender Öztürk de derneklerinin eş başkanının Siverekli bir Kürt olduğunu belirterek, “Paylaşılamayacak hiçbir şey olmadığını göstermek için biz bunu yaptık” dedi. Diyarbakır’ın konukları tek tek kendilerini tanıtırken Baydemir’in “gül ve gülen yüzle” karşılamasından duyduğu memnuniyeti ifade ederek teşekkür etti. Ak Parti Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu da “Her zamandan fazla barışa ve kardeşliği ihtiyaç duyduk. Uzun yıllar aynı ülkede birbirimizi tanımadan yaşadık. Onun için daha sık gidip gelmeliyiz. İnsanlar konuştukça, empati yaptıkça birbirini daha iyi anlar. Daha çok yakınlaşır. Böylelikle de var olan sorunlarımızı çözme fırsatı buluruz” dedi. Ensarioğlu, Newroz arifesinde gerçekleşen bu ziyarettin önemli olduğunu belirterek, bunun kalıcı barışa dönüşmesini umduğunu söyledi.

 

Büyükşehir Belediye Başkanı Baydemir de çoğu ilk kez Diyarbakır’a gelen konuklarına, kentin 8 bin 500 yıllık kesintisiz bir tarihi olduğunu çok dilli, çok kültürlü ve çok inançlı bir kent olduğunu söyledi. Bu ziyaretlerin Doğu ile Batı, Kuzey ile Güney arasında 30 yıllık çatışmanın yarattığı travmadan kaynaklı uzaklaşmayı ortadan kaldırmayı umduğunu dile getiren Baydemir, "Birbirine dokunmadığımız insan kalmamalı, acısını yüreğimizde hissetmediğimiz bir insan kalmamalı" dedi. Cumhuriyet tarihi boyunca sorun ve sıkıntılar yaşandığını, çözülmediği için büyük bir şiddet dalgasına yol açtığını belirten Baydemir, "Kardeşler biri birlerine kurşun sıktılar. Gencecik fidanlar toprağa düştüler" dedi. Hakkarili, İzmirli, Trabzonlu, Şırnaklı annelerin acısının aynı olduğunu belirten Baydemir, "Annelerin acısı ve gözyaşı arasında bir ayrım yapma devri kapanmıştır. Annelerin acısını ve hissiyatını yüreğimizde hissetme zamanı gelmiştir” diye konuştu. “Türküyle, Kürdüyle, Lazıyla, Çerkeziyle, Ezidisiyle, Süryanisiyle, Ermenisiyle bu coğrafya yeteri kadar acı yaşadı" diyen Baydemir, bu acılardan yeteri kadar ders çıkarılması ve yeni bir yaşam kurulması gerektiğini söyledi. Umutlu olmak dışında bir çare olmadığını belirten Baydemir, onurlu bir barışın tesisi için yurttaşların sürece dahil olması gerektiğini bildirdi.

 

Siyasetin sorun çözme mekanizması olduğunun altını çizen Baydemir, "Yurttaşın da talebiyle iktidar ve muhalefet ve yurttaşın katılımıyla sorunu çözmek mecburiyetindedir. Elbette bizler sadece yaptıklarımızdan değil, yapmadıklarımızdan da mesulüz. Bu itibarla barışı inşa etmek hepimizin görevidir. Bugün Diyarbakır ile İzmir arasında barış köprüsü inşa etmek bir ödevdir, bir görevdir ve aynı zamanda bir onurdur" şeklinde konuştu.

 

Baydemir, "Diyarbakır ile İzmir, Diyarbakır ile Trabzon arasındaki barış köprüsünün bir müddet sonra Ankara, Tahran, Hewler, Bağdat, Şam, Kamışlo arasında inşa edilecek barış köprülerinin de temeli olacaktır" dedi. Türkiye’nin kendi iç dinamikleri ile barışa kavuştuğunda Ortadoğu’ya da barış geleceğini belirten Baydemir, Türkiye eksiksiz demokrasiye geçiş sağladığında Ortadoğu da eksiksiz demokrasiye geçiş yapacaktır. Bu itibarla Türkiye’de inşa edilecek olan barış sadece Türkiye’ye değil Ortadoğu halkların yaşamına da kalite getirecektir.

 

Bu coğrafyanın bütün değerlerini biz emanet aldık ve gelecek nesillere miras bırakacağız. Onlar da kendilerinden sonraki kuşaklara miras bırakacaklardır. Çatışmayı, ret ve inkarı veya isyanı geleceğe miras olarak bırakmamamız lazım. Bence gelecek kuşaklara bırakabileceğimiz en büyük miras onurlu bir barıştır. Bence artık barışın vakti gelmiştir."

 

Ziyarette Balkan Anadolu Derneği Başkanı Ender Öztürk ve İzmir milletvekili Rıfat Seyit Baydemir’e Anadolu, Mezopotamya ve Balkan halklarının milli kıyafetle Mostar Köprüsü önünde halay çeken görüntüsünün işlendiği bir resim armağan etti.

 

Baydemir de konuklarına Diyarbakır’ın tarihi ve çok inançlı yapısını temsil eden sur, cami, kilise, havranın işlendiği bir tablo armağan etti. Baydemir konuklarına ayrıca Türkçe ve Kürtçe hazırlanmış Diyarbakır Gezi Rehberi’ni verdi. Baydemir, konukları ile Belediye Protokol Girişi’nde hatıra fotoğrafı çektirirken, gazeteci yazar Kemal Önderoğlu ve Vahap Dabakan’ın isteği üzerine belediye önünde barış için kısa bir süre oturarak fotoğraf çektirdi.