"Japon ördeği" sert çıktı!

Ekim ayını 'sonbahar' olarak bilirdim... Lakin Tanrı, yaşadığımız günleri Kasım hatta hatta Aralığa çevirdi...

Kar, Uludağ ve Ilgaz'la birlikte TEM otoyoluna dahi düştü... Böyle giderse çatılarımızın üzerine düşmesi normal karşılanmalı... 

Kar da güzel... Sıcacık soba başında toplanır, 'Hele kime verecen oyu' sohbetine dalar gideriz!

Hele bir de soba üzerinde kestane var ise; Yeni Başkan'ı da seçer, eskisini yerden yere vurur, sohbeti koyulaştırırız gelecek günlerde!

İnsanoğlu... Tekrarı bıkmadan-usanmadan yaşamayı sever...

Aslında bütün mesele un-ufak etmektir! Yani öğütmek... Yeri gelir buğday, ya da mısır... Yeri gelir insan...

Evet... İnsan, insanı öğütür... Hem de acımadan... Hem de hesap kitap yapmadan... Hem de yaşarken...

'Nasıl olur'u bir yana bırakalım da biz de işimiz olan 'haber'i öğütelim... Tabi ki içinde 'insan' olan haberi!!!

x x x

Tüney'e OSB kuruluyor ya... Japonlar da lastik fabrikasının temelini attı ya...

Hani şu 'Bizim geleneklerimizde şaşaalı törenler yok' şeklinde ulusal medyaya yapılan açıklamalarla atılan temel var ya...

Daha ilk günden kuşku duymuş ve ne açıklamayı ne de olanları ciddiye almıştım...

İlk andan itibaren "Var bunun altında bir bit yeniği" (!) demiş ve sağı solu tırmalamış ancak beklentilerim yönünde herhangi bir sonuç alamamıştım...

Zorunluluktan 'bekleme'ye aldığım konu, sıcak saatlerde patladı!

Bizim yaren ağaları başlarında İlbay Paşa ile birlikte Japonlar'a kallavi bir 'temel atma organizasyonu' maliyeti (!) çıkartmışlar günler öncesinden...

Elin oğlu önüne konulan 'reçete'yi (pardon peçete'yi!) öyle evirmiş böyle çevirmiş, üzerinde yazan rakamla birlikte bir aynaya bakmış bir de reçeteye!...

Sonrasında çıkış yolunu; "Biz henüz 5 dolar kazanamamışken, bu kadar harcamayı yapmamız mümkün değil" (!) diyerek gereken yanıtı İlbay Paşa ve yaren oğlanlarına yapıştırmış...

Yaren oğlanları üzerlerindeki şaşkınlığı uzun süre atamamışlar lakin şu günlerde; Dilleri suskun, gözleri fıldır fıldır Baykuş Boğazı'na dönük, Kengiri yönüne havalanmış yeni ördek peşindeler! Lakin ördeğin 'Japon' olmamasına özen gösteriyorlar!!

x x x

Son günlerde okuyucudan bir hayli e-posta ve de telefon alıyorum... Sebebi de Çankırı Belediye Başkanı İrfan Dinç'le ilgili Sözcü18 sayfalarında yer alan haberler...

Tabii ki 'olumsuz' olanları...

Bana ulaşan okuyucular; "İrfan Dinç'e karşı yapmış olduğun olumsuz haberlerin arka planında ne var?" derken, benim aynı cümleleri tekrarlamaktan zaman zaman boğazımın kuruduğunu söyleyebilirim...

Yaşanan bu süreci sonlandırmanın bir formülü var!

Açık teklifimdir: Belediye Başkanı İrfan Dinç'in uygun gördüğü bir tarihte, Çankırı yerel basınının da izleyici olarak katılabileceği bir platformda karşı karşıya gelmeye hazırım. Sözcü18 sayfalarında yer alan haberlerde ortaya atılan iddialar başta olmak üzere, kendi arşivimdeki konuları da masaya yatırarak kendisine soracağım soruları cevaplandırmasını şahsen çok mu çok arzu ediyorum.

Top Başkan Dinç ve kurmaylarında...

Var mısınız?!

Eğer 'varız' diyorsanız, giderayak Çankırı'ya büyük hizmetler yapmış olursunuz. 

Ne dersiniz, düşünmeye değer mi?

x x x

Mart 2014'de yapılacak yerel seçimler öncesi AK Parti'de aday adayları için kum saati 1 Ekim'den itibaren dönmeye başladı...

Bayram öncesinde sırasıyla Şevket Koç ve Ali Osman Atakul'un adaylık başvurularını yapması kesin... Erdal Yıldız'ın bayram sonrasına ertelediği adaylık başvurusu ile birlikte, Belediye Başkanı İrfan Dinç ve diğer sürpriz isimlerin müracaatları ile birlikte sayının 8-10 civarında olması sürpriz olmaz...

AK Parti Kadın Kolları Genel Başkanı Güldal Akşit'in yaptığı "Her 3 adaydan birisi kadın olacak" açıklama ile Çankırı'dan 'kadın aday' çıkar mı sorusunu da gündeme taşıdı...

Olabilir mi?

Ya da 'olmalı mı' ?

"3 adaydan 1'i kadın olacak" açıklaması 'gaz alma operasyonu adına' yapılmış bir mesaj değilse, neden olmasın!

'Çankırı'da kadın aday' denilince akla gelen ilk isim Sevda Karaali...

Yaptıklarıyla da, yapamadıklarıyla da ortada...

Sadece Çankırı olsa yine iyi, ülkenin dört bir yanında bilinen ve de tanınan bir isim...

Çankırı'yı bilenin, Sevda Karaali'yi bilmemesi mümkün değil...

Aydın'da 'efe'lere Özlem Çerçioğlu başkanlık yapıyorsa, Çankırı'da 'yaren'lere Sevda Karaali'nin başkanlık yapması hiç de zor olmaz!

Dedim ve de... Orada kaldım...

x x x

Hem köşe yazarlığı hem gazetecilik birlikte yürüyünce ister istemez yazıyı son dakika bir haberle tamamlama ihtiyacı hissettim!

Milletvekili Av. İdris Şahin ve eşi hac farizesini yerine getirmek üzere dün (6 Ekim 2013) kutsal topraklara hareket ettiler.

Anlayacağınız Çankırı, başta 'herşeyden haberi olan' İlbay Paşa'ya emanet bir de ...

Çarşamba günü Kırklarelispor ile Atatürk Stadı'nda oynayacağımız lig maçında buluşmak üzere... 

3-0'ı unutun, güzel günlere dalış yapın... 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Okuyucu yorumları ile ilgili olarak açılacak davalardan Sözcü18.com sorumlu değildir.
3 Yorum