Milletvekillerini yetersiz buluyorum

"Milletvekillerini yetersiz buluyorum"

ÇANDEF Başkanı Yartaş, Cumartesi günü düzenlediği basın toplantısında isim vermeden seçilmişlere veryansın etti.

ÇANDEF Başkanı Vahap Yartaş, Çavundur Termal Otel'de yerel medya ile biraraya gelerek hem başkanlığını yaptığı kurumla ilgili bilgiler verdi hem de Çankırı için yaşanan gelişmeler konusunda duygu ve düşüncelerini paylaştı. Vahap Yartaş 19 beldenin kapatılması ile ilgili kendisine yöneltilen bir soruya da "Halkımız oraya gönderdiği gibi gün gelir; 'Ananı da al git' demesini bilir. Kimsenin hiç kimseden çekindiği yok. Memleketimin insanının boynu bükükse, yüzünde bir burukluk varsa, bırakın elimi kolumu, bedenimi canımı veririm. Bu konuda darılıp gücenenler hiç umurumda değil. Hesap içinde bir insan olsam bunları konuşmazdım." dedi.

ÇANDEF Başkanı Vahap Yartaş'ın düzenlediği toplantıya Ankara Çankırı Dernekler Federasyonu Başkanı Adem Can ile birlikte ÇANDEF Yönetim Kurulundan bazı isimler de katıldı.

Başkan Yartaş'ın toplantıda yaptığı konuşma şöyle:

"Değerli arkadaşlar hepiniz hoş geldiniz. Bugün bizim için hakikaten önemli bir gün. 

İstanbul Çankırı Federasyon Başkanı olarak çalışmalarımız hakkında size bilgi vermek , düşüncelerinizi ve görüşlerinizi öğrenmek aynı zamanda sorularınıza cevap vermek için bugün burada bir araya gelmiş bulunuyoruz.

Dernek federasyonu olarak amacımız, İstanbul ve Ankara’da yaktığımız ateşi tüm Türkiye’yi kavuracak , Çankırı bayrağını, Çankırı sancağını daha üst noktalara nasıl taşıyabiliriz?

66 DERNEKLE GÖREVİ ALDIK. ŞU AN ÜYE DERNEK SAYISI 121

Bu görevin hakkını daha nasıl iyi yapabiliriz gayesi ile yola çıktık. Malumunuz 18 Mart 2012 tarihinde göreve başladık. Göreve başladığımızda yaklaşık 66 dernekle görevi teslim aldık. Geldiğimiz noktada, yani dört aylık süre içerisinde bu 66 derneğimize bağlı federasyonumuza üye olan derneklerimizle aldığımız sayı şu anda 121 civarında. Yani bu ne demek?

Yaklaşık dört ay içerisinde İstanbul'da bize bağlı, federasyona bağlı üye sayısını, derneklerimizin üyeliklerini ikiye katladık. Yeni bir dernek federasyon binası oluşturduk. Aksaray’da bulunan binamız Çankırı’mız için çalışmalarımıza gereken yeterliliği sağlayamıyordu. Mekan olarak küçük olması ve asansörün bulunmamasından dolayı misafirlerimizi ağırlamakta sıkıntılar yaşıyorduk. Hatta bazı misafirlerimiz geldiklerinde; 'Başkan burada buluşmayalım. Dışarıda bir yerde buluşalım.' dedikleri oluyordu. Bunun üzerine bu bize yakışmaz, yakışmıyor diyerek yeni bir bina yapmaya karar verdik.

DERNEK MERKEZİMİZİ 500 METREKARELİK
BİR ALANA TAŞIDIK

Çağlayan’da Adliyenin hemen altında, Şişli Kağıthane Caddesinde bir bina satın alarak Çankırı’mıza yakışan bir binaya kavuştuk. Büroların üzerinde bulunun, birinci ve ikinci katları, her biri 250 metrekare olmak üzere toplamda 500 metrekarelik alanı federasyona tahsis ettik.

Aynı zamanda sürekli olarak medyada, basında ve gazetelerde söylediğimiz bir ifade vardı. Diyorduk ki artık dernekçilik cenazeden cenazeye, şölenlerden şölenlere faaliyet gösteren bir dernek yapısı olmayacak. Çünkü ben daha federasyon başkanlığına gelmeden evvel gezmiş olduğum yerlerde, özellikle Karadeniz ve Doğu’daki derneklerin çok aktif çalıştıklarını gördüm. Mera dediğimiz yerlerde özellikle Güneydoğu Anadolu’da; Hakkari, Mardin gibi illerin dernekleri, bizim köylerimizin onda biri etmeyecek durumda olan vilayetlerin dernekleri özellikle kendi seslerini çok önemli noktalara duyurduklarını gördüm.

Gerek siyasi gerek ekonomik gerekse toplumsal hareketlerde derneklerin ön plana çıktıklarını gördüm. Düşündüm, neden bizim memleketimizde bu kadar güzellik olmasına rağmen insanının, toprağının, hele geçmişinin asil olan bir memleketin insanları olmamıza rağmen, neden biz sesimizi duyurmuyoruz? Neden, bu güzellikleri duyuramıyoruz, diye.

Sıkıntıyı gündeme taşıdık ve harekete geçtik ve dedik ki: Biz de artık, gerek sanatçılarımızla, gerek derneklerimizin faaliyetleri ile, gerekirse kendi federasyon bünyemizce basında yer alarak Çankırı’mızın adını duyurmaya karar verdik. Bu karar üzerini faaliyete geçtik.

ÇANKIRILI SANATÇILARI BİR ARAYA GETİRİYORUZ

Anadolu TV ve Vatan TV'de sürekli olarak dernek çalışmaları ve sanatçılarımız aracılığı ile Çankırı'mızı anlattık. Böylece sıkça Çankırı’nın güzelliği ve sesini gerektiği gibi duyurmaya çalıştık. Teşkilatlandırma başkanımız geçenlerde; 'Sayın başkanım, biz artık Çankırılı sanatçıları da bir dernek çatısı altında toplayalım' diyerek bir teklif sundu.

Yani bizim etkinliklerimize artık 'Bizim sanatçılarımız sahip çıksın’ adı altında güzel bir proje , önemsediğim bir proje. Ben bu projeyi destekliyorum. Önümüzdeki günlerde sanatçılarımızı bir çatı altında toplayacağız.

HER HAFTASONU ORTALAMA
14 ORGANİZASYONA KATILIYORUZ

Değerli arkadaşlar, belki gezmediğimiz yer kalmadı. Boş durmadık bu 120 gün içerisinde. Ankara’yı , Çankırı’yı, İstanbul’u . Dört hafta içerisinde, yani yaklaşık bir ayda bir buçuk aylık süre içerisinde her cumartesi-pazarımızda Çankırılı hemşerilerimizin ister elli kişi, isterse yüz kişi olsun yaptığı her etkinliğe katılmaya çalıştık.

Bugün sabahtan çıktığımızdan bu zamana bu beşinci program sizlerle beraber icra ettiğimiz. Bundan sonra bir programa daha katılacağız. Yarın da yine yedi tane program var. Yani hafta sonları on dörtten aşağı düşmemek kaydıyla etkinliklerde yer almaya çalışıyoruz.

Bu ne demek? Çankırılı olan her hemşerimizin bulunduğu yerde bizler olmak zorundayız. Ya bu işin hakkını vermeye çalışacağız, ya da bu işe talip olmayacağız.

Biz bu işin hakkını vermek için çalışacağız. Derdimiz yine söylüyorum; Çankırı’nın adını, Çankırılı'nın adını bir yerlere taşımak ve onun da ismini layık noktalara getirmenin gayreti içindeyiz.

Federasyondaki arkadaşlarımızla beraber yönetim kurulu başkanı, başkan yardımcıları, birlik başkanları ve dernek başkanlarımıza teşekkür ederim.

MEDYA ÇALIŞMALARIMIZI GÜZEL AKTARIYOR

Ayrıca bizimle hareket eden, çalışmalarımızı takip eden basın mensubu arkadaşlarımızı özellikle tebrik ediyorum ve teşekkür ediyorum. Çünkü, bizler ne kadar faaliyet yaparsak yapalım, eğer ki bu yapılanları kamuoyunda paylaşamıyorsak, kamuoyunda dile getiremiyorsak; buna toplam kümülatif adına 'anıtım' diyoruz. Bir şeyin de tanıtımını yapamıyorsak ne yaparsak yapalım, başarıdan söz etmek mümkün olmaz.

Ben sizlerin bizleri yakından takip ettiğinizi gerek internette gerek basından gerekse televizyonlarda gerekse gazetelerde hakkımızda yer verdiğiniz yayınlardan biliyorum. Özellikle sizlerden gelen yoğun mesaj ve telefonlarınız için hasseten teşekkür ediyorum. Hatta sizin demeçlerinize özellikle teşekkür etmek istiyorum.

'Başkanım sizi takip etmekte zorlanıyoruz. Gittiğiniz yerlerde biz yetişemiyoruz. Ne olur programınızı bize verin, en azından yetişemediğimiz yerlerde oradaki basın mensubu arkadaşlarımız bunları haber yapıp bize iletsinler .Bizler de haber yapalım. Biz böyle bir şey görmedik, Çankırı’da artık güzel şeyler oluyor.' diye siz basın mensubu arkadaşlardan duymak bizlere ayrıca bir heyecan, ayrı bir güç vermekte.

Yine çok önemsediğim Çankırılı hemşerilerimiz için ve Çankırı’mız için bazı projelerimiz var. İstanbul Şeker Pınar'daki konut projemiz ve Çavundur otel projesi ile devre mülk projesi.

DERNEK BAŞKANLARIM
İLÇELERİNİN KAYMAKAMI YA DA VALİSİDİR

Bunları yakından takip ettiğinizi biliyorum. Bu projelerden daha önemlisi benim dernek başkanlarım ve faaliyetleri. Benim dernek başkanlarım ilçelerindeki birer kaymakamdır birer validir.

Dernek başkanlarım gittikleri her yerde özellikle ilçelerinde ve illerinde, İstanbul, Ankara ve özellikle Çankırı için söylüyorum halkımızın sorunlarını gerekli mevkilere iletmeliler. Gerek valimize gerek belediye başkanımıza gerekse kaymakamımıza ilettiği bir sorunu, onun söylediği söylem bizlerin söylemidir. Yani başkanlar bizlerin gören gözü, işiten kulağı ve yürüyen ayağıdır. Artık her dernek başkanımız kendisi bulunduğu yerin komutanı gibidir. Onun söylemlerini eğer ki bir kaymakam, bir belediye başkanı veya bir vali bey dikkate almıyorsa tabanın sesini kaale almıyor demektir.

Dernek başkanları tabanın sesidir. Eğer tabanın sözleri kaale alınmazsa biz gerektiğinde gerekeni yaparız. Çok çalışan belediye başkanlarımızı, valilerimizi veya kaymakamlarımızı başımızın üstünde taşırız. Bize verdikleri değerlerin on mislini kendilerini geri veririz. Amma benim dernek başkanımı kaale almayanı hatta üst düzey yönetici bile olsa bizi kaale almadı der onu hak ettiği noktaya koyarız. Ve mikrofonu elimize alır, işte sizlerin temsilcilerinin sözlerini dinlenmiyor biz de gereken dersi verir, başımızın üstüne aldığımız insanlara tokat atmayı da biliriz.

YARININ NELER GETİRECEĞİ BİLİNMEZ

Malumunuz derneklerin ve federasyonların siyasi bir görüşü ve beklentisi olamaz. Bizler memleketi bölmeyecek her siyasi görüşe sahip herkese eşit mesafede sonuna kadar desteklemeyi biliriz, belli bir noktaya gelmesinde. Çünkü bizler bunlar için varız. Memleketimin insanlarını bir yere taşıyamayacaksak. Özellikle talep ettiği noktalara gelmelerinde arkalarında duramayacaksak yazıklar olsun bize derim. Çünkü memleketine gönül vermiş, memleketine aşık olan bir ekiple çalışmaktayız. İstanbul Çankırı Dernekler Federasyonu yönetim kurulundaki her bir arkadaşım bunun için var. Hiç kimsenin siyasi bir beklentisi siyasi bir çıkarı olarak bir yerlerde olalım hesabını hiçbir zaman yapmadılar. Ama Mevlam ne taktir eder bilemeyiz. Yarının neler getireceğini, yarına çıkıp çıkmayacağımızı kimse bilemez. Bizler kendimizi tabanın sesi dediğimiz hemşerilerimizin sorunlarını dile getiren, onlarla beraber hareket eden, onlarla beraber yürüyen bir sivil toplum örgütünün başındayız.

27-30 EYLÜL TARİHİNDE FESHANE'DE
ÇANKIRI TANITIM GÜNLERİ DÜZENLENECEK

Değerli arkadaşlar, Çankırı’mızın tanıtımı ile bu güne kadar yapılmayanı yapacağız. İstanbul Feshane'de Eylül ayının 27'si ile 30'u arasındaki tarihte dört gün boyunca Çankırı’nın tanıtımı yapılacak. Çankırı Tanıtım Günleri adı altında.

Bildiğiniz üzere Ankara, Kastamonu, Zonguldak, Bolu gibi vilayetlerin tanıtım günleri yapılıyor fakat Çankırı’nın yoktu. Federasyonumuz, Vakfımız ve Çankırı Valimiz ile beraber üçlü hareket edilen bir organizasyon. Bu bir ilk olacak ve bizim için bir onur kaynağı.

ÇERKEŞ'TE YAPILACAK DÜNYA
YAMAÇ PARAŞÜT YARIŞMALARININ SPONSORUYUM

Sayın başkan da burada iken diğer bir tanıtım çalışmasını da dile getireyim. Çerkeş’imizde Işık Dağında yapılacak olan Yamaç Paraşütü Yarışması. Bayramöre'de yapılan yamaç paraşütü yarışması oranın zemininin tehlike arz etmesi üzerine dünya yarışmasının Çankırı’dan çıkmaması adına Çerkeş Işık Dağında bu proje tekrar harekete geçti.

Çerkeş belediye başkanı ve yardımcısına teşekkür ederim. Emir Uluçay abimiz bu konuda bu konuyla alakalı bayağı bir çalışma yapmakta. Biz de buraya sponsor olarak konuya el uzattık. Amacımız Çankırı’mızın adını hem Türkiye’nin her bölgesine hem de dünyadaki tüm devletler duysun diye el uzattık. Buradan ilk kez sponsorluğumu açıklıyorum.

VAKIF İLE FEDERASYON KOL KOLA

Artık federasyon ve vakfımız ortak hareket etmekte zorlanmıyor. Göreve geldiğimiz günden bu yana federasyon ve vakıf iç içe ortak çalışmalarda bulunarak bir bütün halinde birbirlerini destekleyici çalışmalar içinde. Bu çalışmalar çerçevesinde Ramazan ayı sebebiyle 29 Temmuz'da ortaklaşa iftar programı düzenleyeceklerdir. 1453 Panaroma denilen İstanbul Topkapı'da güzel bir mekanda iftar yemeğimiz olacak. Bu da yine bir ilk.

Farkında iseniz anlattığım her işte bir ilke imza atıyoruz. Siz basın mensuplarının da dile getirdiğiniz gibi; 'Başkanım hep ilklere imza atar hale geldiniz' söyleminizi destekler gibiyiz. Bu gelişmeler başkalarının da dikkatini çekmekte.

Ümraniye belediye başkanı ile bu gün bir park açılışında beraberdik. Söyledikleri onur verici idi bizim için: 'Sayın başkan benim sınırlarım içinde çok Çankırılı var. Ama bir aydan bu yana inanılmaz değişiklikler var kendilerinde. Federasyon açılışınıza da Sayın Bakan Egemen Bağış gelmiş sizin koltuğunuza oturup 'ben artık fahri başkanıyım demiş' diye ifade ettiler. Evet bu olay aynen böyle gerçekleşti. Bizim için bu da bir onur kaynağı. Artık Çankırı’yı sahiplenen bizlerin dışında da kişiler var. Arkadaşlar gittiğim her yerde söylüyorum, 'Çankırılı olmak bir ayrıcalıktır' diye.

ÇANKIRILILAR UYANDI

Geçmişte hemşerilerimiz bunun farkında değillerdi artık farkındalar. Eskiden eline vur ekmeğini al durumda idi Çankırılılar. Artık öyle değil, her yerde söylediğim gibi artık Çankırılılar uyandı. Üzerindeki ölü toprağını silkeleyip attı. Kendisini ifade edebilir hale geldi. Artık her yerde görmek istiyoruz hemşerilerimizi. Memleketimizin nimeti olan tuzun da kıymetini bilip elimizdeki değerlerin kıymetini bilerek birlik ve beraberliği ele alarak bir bütün halinde hareket etmeliyiz.

Siz basın mensuplarının da her konuda destek, öneri ve eleştirilerinizi bekliyoruz. Asla neden niçin böyle demeyiz. Değerli vaktinizi daha fazla almamak istemiyorum."

BİR SORU BAŞKAN YARTAŞ'I COŞTURDU!

Toplantının son bölümünde "Çankırı'mıza bağlı 19 beldenin kapatılması ile ilgili düşünceleriniz nelerdir" şeklindeki soruya ÇANDEF Başkanı Vahap Yartaş şu yanıtı verdi:

"Bir beldenin kapatılması konusu orda yaşayan halka sorulmalı. Eğer orası bir köy statüsüne düşüyorsa bir kepçe için emin olun dört gün bekleyeceksiniz. Çünkü yazışmalar yapılacak. O ona yazacak belediye il özel idaresine derken her bir yazı bir gün sürse dört gün eder. Bu yasa Başbakanlığımızın çıkarmış olduğu bu yasa gelişmiş vilayetler için çok önemli. Çankırı’mız şu an kalkınmada 5. Bölgede. Kalkınmada birinci, ikinci ve üçüncü bölgedeki vilayetler statüsünde değil. O yüzden sıkıntılı olacak düşüncesindeyim. Kendisi de aynı düşüncede. Halkın sesine kulak verilmesi konusunda hemfikiriz . Kendisi ile bu konuları sık sık mütaala ediyoruz. Halkımız için bu konuda gerekeni yaparız. Gerek basın açıklaması gerekse meclisin kapısında yatılması. Ne gerekirse yaparız. Biz oraya insanları yığarız, yatağımızı yorganımızı atar yatarız. TBMM olabilir orası bir de halkın meclisi var. Halkımız oraya gönderdiği gibi gün gelir; 'Ananı da al git' demesini bilir. Kimsenin hiç kimseden çekindiği yok. Memleketimin insanının boynu bükükse, yüzünde bir burukluk varsa, bırakın elimi kolumu, bedenimi canımı veririm. Bu konuda darılıp gücenenler hiç umurumda değil. Hesap içinde bir insan olsam bunları konuşmazdım. Biz halkın içinden insanlarız tribünlere oynamayız. Sizler bu konuda rahat olun. Ankara’sı İstanbul’u ile federasyonumuz bir güç halindedir. Gerekene gereken dersi vermeyi bilir. Gerekli yere yazışmalarımızı yaptık, görüşlerimizi bildirdik" dedi.

"YAPILAN ÇALIŞMALAR ÇANKIRI İÇİN YETERLİ DEĞİL"

Başkan Yartaş'a ikinci soru "Milletvekillerinin çalışmalarını yeterli buluyor musunuz?" şeklindeydi. Başkan Yartaş bu soruyu da şu şekilde cevaplandırdı:

"Çankırı için kim hizmet ediyorsa başımızın üstünde yeri vardır. Sayın milletvekillerimizin doğru çalışmaları var, güzel çalışmaları var, ama yeterli değil. Hakikaten güzel çalışmalar yapıldığını da biliyorum. Ama Çankırı’mız için yeterli değil. Bu gün daha güzel çalışmalar olabilir mi? Olabilir.

Ben isterdim ki az önceki soru ile alakalı beldeler için şunu beklerdim. Tabanın gönlünü almak namına; 'Sayın Başkanım 19 tane beldemiz kapanıyor. Bizim milletvekilliğimizi gerekirse düşürün. Ben memleketime gidemiyorum. Beni memlekete sokmuyorlar, köyüme sokmuyorlar' demelerini beklerdim. Bunu söyleyen milletvekili için de elime mikrofonu alıp: 'İşte arkadaşlar bu hemşerimizin arkasında gidilmesi lazım. Biz de bu arkadaşlarımızın erindeyiz' derdim. Açık yüreklilikle söylüyorum.

Şimdi kulak tersten tutulup şöyle olsa, böyle olsa kapansa iyi olur dediği zaman, senin anan, baban, atan senin kapansın dediğin yerlerde su içti, inek güttü. Bu mezralara sahip çıktı. Buralarda pazarlar kuruldu. Sen ne oldun Ankara’ya gidince unuttun bunları, bu şekilde yapıyorsun derler. O yüzden yeterli bulmuyorum. Sadece yetersiz buluyorum. Bu yüzden başarılı bulmuyorum." dedi.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Okuyucu yorumları ile ilgili olarak açılacak davalardan Sözcü18.com sorumlu değildir.
19 Yorum
Önceki ve Sonraki Haberler