15 bin hükümlüye tahliye umudu

Yasayla, denetimli serbestlik tedbiri kapsamında cezanın infazıyla; hükümlülerin dış dünyaya uyumlarını sağlamaları, aileleriyle bağlarını sürdürmeleri ve güçlendirmeleri amaçlanıyor.

Açık cezaevinde cezasının son 6 ayını kesintisiz olarak geçiren, çocuk eğitimevinde toplam cezasının beşte birini tamamlayan koşullu salıverilmesine 1 yıl ve daha az süre kalan iyi halli hükümlüler, cezalarının koşullu salıverilme tarihine kadar olan kısmını denetimli serbestlik tedbiri kapsamında cezaevi dışında geçirebilecek. Buna infaz hakimi karar verilebilecek.

Sıfır-altı yaş grubunda çocuğu bulunan ve koşullu salıverilmesine 2 yıl veya daha az süre kalan kadın hükümlüler, maruz kaldıkları ağır bir hastalık, sakatlık veya kocama nedeniyle hayatlarını yalnız idame ettiremeyen ve koşullu salıverilmesine 3 yıl veya daha az süre kalan hükümlüler de aynı kapsama tabi olacak. Ağır hastalık, sakatlık veya kocama hali Adli Tıp Kurumu'ndan alınan veya Adalet Bakanlığı'nca belirlenen tam teşekküllü hastanelerin sağlık kurullarınca düzenlenip Adli Tıp Kurumu'nca onaylanan bir raporla belgelendirilmesi gerekecek.
 
Adli para cezasının ödenmemesi nedeniyle, cezası hapse çevrilen hükümlülerin erken tahliye süresi, hak ederek tahliye esas alınmak suretiyle hesaplanacak.
 
Açık cezaevine ayrılma şartları oluşmasına karşın ayrılamayan veya bu nedenle kapalı cezaevine geri gönderilen iyi halli hükümlüler, açık cezaevine ayrılma şartlarının oluşmasından itibaren en az 6 aylık süre geçerse, diğer şartları da taşımaları halinde bu uygulamadan yararlanabilecek.
 
Denetimli serbestlik tedbiri kapsamında cezasının infazına karar verilen hükümlü, koşullu salıverilme tarihine kadar; kamuya yararlı bir işte ücretsiz olarak çalıştırılabilecek, bir konut veya bölgede denetim ve gözetim altında bulundurulabilecek, belirlenen yer veya bölgelere gitmeyebilecek, belirlenen programlara katılabilecek. Bu yükümlülüklerinden bir veya birden fazlasına tabi tutulmasına denetimli serbestlik müdürlüğü karar verecek.
 
Hükümlü; cezaevinden ayrıldıktan sonra, denetimli serbestlik müdürlüğüne 3 gün içinde müracaat etmemesi; yükümlülüklere, hazırlanan denetim ve iyileştirme programına, denetimli serbestlik görevlilerinin bu kapsamdaki uyarı ve önerileriyle, hakkında hazırlanan denetim planına uymamakta ısrar etmesi halinde koşullu salıverilme tarihine kadar olan cezasının infazı için kapalı cezaevine gönderilecek.
 
Hükümlünün başka bir suçtan dolayı tutuklanması, bu uygulamadan önce işlediği iddia olunan ve cezasının üst sınırı 7 yıldan az olmayan bir suçtan dolayı soruşturmaya tabi tutulması, bu uygulamadan sonra işlediği iddia olunan ve cezasının alt sınırı 1 yıl veya daha fazla olan suçtan dolayı soruşturmaya uğraması halinde, hükümlünün kapalı cezaevine gönderilmesine karar verilecek.
 
Hükümlünün soruşturma sonunda beraat etmesi, davasının reddi veya düşmesi halinde cezasının infazına, denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak devam edilebilecek.
 
Bu düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarih itibariyle koşullu salıverilmelerine bir yıldan az süre kalan; açık cezaevinde bulunan, kapalı cezaevinden açık cezaevine ayrılma şartlarını taşıyan iyi halli hükümlüler, cezalarının koşullu salıverilme tarihine kadar olan kısmını denetimli serbestlik tedbiri kapsamında çekebilecek.
 
8 BİN 60 KADRO
 
Şüpheli, sanık ve hükümlülerin toplum içinde izlenmesi, gözetimi ve denetimi elektronik cihazların kullanılması suretiyle de yerine getirilebilecek.
 
Denetimli Serbestlik Müdürlüklerine, en az dört yıllık eğitim veren fakülte ve yüksek okullardan veya bunlara denkliği Yükseköğretim Kurulunca kabul edilmiş yurtdışındaki üniversitelerden mezun olanlar arasından yazılı ve mülakat sınav sonucuna göre denetimli serbestlik müdür yardımcısı atanacak.
 
Adalet Bakanlığının boş memur kadrolarından 3 bin 490'ına 2012 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu'ndaki sınırlamalara tabi olmadan atama yapılabilecek.
 
Yasayla 8 bin 60 kadro ihdas, 140 kadro iptal ediliyor.
 
KAÇ KİŞİ TAHLİYE OLACAK?
 
Adalet Bakanı Sadullah Ergin'in verdiği bilgiye göre, yasayla, yaklaşık 15 bin hükümlünün cezaevlerinden tahliye olması öngörülüyor.
 
Alternatif infaz yöntemleriyle önümüzdeki yıllarda cezaevlerindeki tutukluluk oranının daha da düşeceğini belirten Ergin, ''1,5 ile 2 yıl içinde Türkiye'de uzun yargılanmalarla ilgili şikayetler en alt düzeye inecek'' dedi.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Okuyucu yorumları ile ilgili olarak açılacak davalardan Sözcü18.com sorumlu değildir.

Türkiye Gündemi Haberleri