İYİ Parti Hukuk, Seçim ve Parlamento İlişkileri İnsan Hakları Başkan Yardımcısı Avukat Ahmet Çabukel, 6 Şubat depremlerinde hayatını kaybeden Avukat Nesibe Kaya Zabun'un diplomasının "organize bir şekilde gasbedildiğini" aktardı. Hazırlanan iddianamelerdeki belgelere ilişkin "Araştırmaların eksik kaldığı ve dosyada mağdur olan bazı kişilerin aslında dosyada sanık olabileceğini de dün anlamış bulunmaktayız" diyen Çabukel, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunacaklarını açıkladı.
Kahramanmaraş Adliyesi önünde, Avukat Nesibe Kaya Zabun'un diploması ile birlikte, beraber çalıştıkları arkadaşları Avukat Ömer Gödeoğlu'nun da diplomasının çalındığını öğrendiklerini aktaran Çabukel, konuya ilişkin şu şunları söyledi:
"Biliyorsunuz, son günlerde maalesef ülkemizin her bir tarafında bazı usulsüzlükler ile karşı karşıyayız ve bu usulsüzlüklere karşı cumhuriyet savcılarımız tarafından yoğun bir çalışma var. Ve bu yoğun çalışma neticesinde iddianameler hazırlanarak bu usulsüzlüklere karışanlar hakkında soruşturmalar başlatıyor. Bunun en son örneği, maalesef diploma sahtekarlığı, diploma hırsızlığı, sınavlara katılan şaibeler, sınav notlarının değiştirilmesi ve bütün bunlarla beraber çıkar elde edilmesiyle ilgili olarak karşımıza çıkıyor.
Biliyorsunuz, son günlerde bu çıkan şaibelere istinaden de bazı soruşturmalar yürütülüyor. Son yürütülen ve dün haber aldığımız kadarıyla maalesef beraber çalıştığımız mesai arkadaşımız, Avukat Ömer Gödeoğlu ile beraber bizim yanımızda staj yapan Sayın merhume Nesibe Kaya Zabun'un da maalesef diplomasının çalındığı, gasbedildiğini öğrendik. Ve biz bunun üzerine bir çalışma başlattık.
"DOSYADA MAĞDUR OLAN BAZI KİŞİLERİN ASLINDA DOSYADA SANIK OLABİLECEĞİNİ ANLADIK"
Dün itibarıyla elimize savcının hazırlamış olduğu iddianameler geldi. İddianameleri incelediğimizde maalesef Nesibe Kaya Zabun'un, 130601239 numaralı, Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ndeki öğrenci numarasının gasbedildiğini, isminin bilgilerinin silindiğini ve transkript belgeleri de dahil olmak üzere birçok belgenin değiştirildiğini gördük. Bu belgelerin nasıl değiştirildiğine ilişkin olarak çok detaylı bir araştırma yapıldığını da yine dosya içerisinde görüyoruz. Fakat o araştırmaların eksik kaldığı ve dosyada mağdur olan bazı kişilerin de aslında dosyada sanık olabileceğini de dün anlamış bulunmaktayız. Bu nedenle de bugün Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcılığı aracılığı ile Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunacağız ve bunun için dosyamızı hazırladık.
"ÜNİVERSİTE DİPLOMASININ ÇALINABİLMESİ İÇİN MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI'NDAKİ DİPLOMALARIN DEĞİŞTİRİLMESİ GEREKİR"
Araştırdığımız metinlere göre maalesef Bilgi Teknolojiler Kurumu Başkanı, Başkan Yardımcısı, YÖK Başkanı, Başkan Yardımcısı, üniversitelerin öğrenci işleri başkanlığı ve rektörlerinin ve bazı profesörlerin, diplomaları öğrenci ilişkileri ile sorumluk kişilerin e-imzalarının çalındığı yönünde araştırmalar yapıldı ve buna istinaden de konuşmaların dosya içerisinde yer aldığını gördük. Fakat biz bu araştırmaların eksik yapıldığı kanaatindeyiz. Eksikliği bir şekilde bildirmek isteriz, bu e-imzası değiştirilen kişilerin kendi mal varlıklarının araştırılmasını istiyoruz. Ailelerinin mal varlıklarının araştırılmasını istiyoruz. Bu kişilerin çıkar elde edip etmediklerinin öğrenilmesini istiyoruz. Çünkü biz bu kadar basit bir şekilde diplomaların çalınabileceğini düşünmüyoruz ve inanmıyoruz. Bu nedenle de öncelikle, üniversite diplomasının çalınabilmesi için Milli Eğitim Bakanlığı'ndaki diplomaların değiştirilmesi gerekir. Yine diplomanın çalınabilmesi için üniversite içerisinde bulunan Öğrenci İşlerindeki diplomaların değiştirilmesi, transkripteki bilgilerin değiştirilmesi gerekir. Yine bu diplomanın değiştirilip çalınabilmesi için YÖK'teki bilgilerin değiştirilmesi ve çalınması gerekir.
"AYYILDIZ FİRMASI'NIN ORGANİZE BİR ŞEKİLDE BU SUÇU İŞLEDİĞİ AÇIKÇA ORTADIR"
Yine bu diplomanın çalınabilmesi için Bilgi Teknolojiler Kurumu'ndaki bilgilerin değiştirilmesi ve e-imza yoluyla e-Devlet'e aktarılması gerekir. Ve bu organize bir iştir ve maalesef incelediğimiz iddianameye göre Asliye Ceza Mahkemesi'nde bu dava açılmıştır. Sadece bireysel suç olarak görülmüştür. 'Adi suç' olarak yansıtılmıştır. Oysaki yapmış olduğumuz incelemelerde araştırmalarda Ayyıldız Firması'nın organize bir şekilde bu suçu işlediği açıkça ortadır. Soruşturmaların derinleştirilmesi gerekmektedir. Birinci iddianameyi gördük. İkinci bir iddianame hazırlanmış onu da gördük. İki iddianamede de yaklaşık 200'den fazla kişinin mağdur olduğunu ve yine sanık olduğunu gördük. Üçüncü bir iddianamenin hazırlandığını da gördük. Ve yine dördüncü bir iddianamenin yolda olduğunu duyduk.
"ORGANİZE BİR SUÇ OLMADIĞINI GÖZETMEK, HAYATIN OLAĞAN AKIŞINA AYKIRIDIR"
Anlayacağınız bu kadar usulsüzlüğün bulunduğu, bu kadar hırsızlığın yapıldığı, şaibelerin bulunduğu bir yerde organize bir suç olmadığını gözetmek, bunu beklemek hayatın olağan akışına aykırı düşmektir. Bu nedenle biz İYİ Parti olarak, biz Nesibe kardeşimizin, canımız, ciğerimizin abileri olarak, onun bu dünyada yaşamış olduğu zulmü gören biri olarak, yaşamış olduğu apartmanda yaşam hakkına gaspedilerek, kolonları kesilerek, onun yaşamını, kendisinin çocuğu Asude'nin yaşamını, eşinin yaşamını alanların bu dünyada onun yaşamını gözetmediklerini gördüğümüz vakitten sonra maalesef şehadetine, ölüsüne de saygının olmadığını, ve ölüsüne de hakaretin yapıldığını ve hayatında yaşarken almış olduğu diplomanın, kendisinin, ailesinin bütün yakınlarının destek vererek almış olduğu diplomasının, gasbedildiğini gördük. İşte bu durumlar göz önünde alınarak, biz soruşturmanın bir an önce, Asliye Ceza Mahkemesi'nden alınıp, Ağır Ceza Mahkemesi'nde, organize ve örgütlü bir şekilde suç işleyenlerin tespiti için suç duyurusunda bulunuyoruz."