Çankırıda sezon açılışı

İsmail YILMAZ

Aslında Vedat Bey ile farklı bir konuda yazmak için sözleşmiştik, ne var ki 28 Ağustos tarihi itibari ile bıldırcın ve üveyik sezonunun bölgemizde açılıyor olması içgüdüsel olarak beni av üzerine yazı yazmaya yönlendirdi.

Avın İlk günü partnerim Ali Osman Bey ile yapmış olduğumuz sezon açılışında bir miktar üveyik ve bıldırcın ile yetinmek zorunda kalmış ancak 28 Ağustos akşamı görüşmüş olduğumuz arkadaşlarla 29 Ağustos'da başka bir merada avlanma imkanı bulduk.

Alaca karanlıkta aracımızı park ettiğimiz büyük söğüt ağacının çevresinde bulunan hasadı tamamlanmış tarlalardaki anız kalıntılarından gelen tarifi imkansız nefis koku adeta başımızı döndürüyor. Hepimizde tatlı bir telaş, bir an önce hazırlıklarımızı bitirerek ortalığın aydınlanmasını bekleme telaşındayız. Çevremizden gelen bıldırcın sesleri köpekleri çoktan hareketlendirmiş durumda. Koskoca bir 6 aylık dönem sonunda kendimizi iyi hissettiğimiz avlaklarda bulunmak gerçekten çok keyifli.
Havanın aydınlanması ile avcı kolunda yürümeye başlamamızın üzerinden çok geçmedi ki silahlar birbiri ardına patlamaya başladı. Emniyet asla göz ardı edilmeden,hırsa kapılmadan birbirimize saygı çerçevesinden dışarı çıkılmadan ve en önemlisi etçilik değil avcılığın kurallarında av oldukça keyifli bir hal almıştı.

Avlak, bıldırcın bakımından oldukça verimliydi. Herkes bol fişek atma imkanı bulmuştu. Sanırım fişek atma konusunda beni geçebilen kimse olmamıştı, zira çok uzun zamandır avlanmadığım bir silahımla uyum sağlayamamış ve atışlarım sürekli olarak boştu. Buna rağmen 2-3 saatlik bir zaman diliminde ben de limitlere yaklaşan bir miktarda avlanabilmiştim. Bu arada Çankırı Av ve Yaban Hayatı Koruma personeli tarafından da evraklarımızın kontrolleri yapılmıştı. Güneşin yükselmeye başlayarak etkisini iyiden iyiye hissettirmesi ve ramazan ayı içerisinde bulunmamız bizleri araçların yanında gölgede bir araya getirmekte de geciktirmemişti.

Beraber avlandığımız ve yaş ortalamaları bize yakın olan diğer ekipteki arkadaşların birbirlerine olan saygı, sevgi ve tutumları hakikaten kendisini avcı olarak niteleyen bir kısım kimselere örnek olacak seviyede olduğunu belirtmeden geçmek mümkün değil. Onca anız kalıntılı tarla taranmasına rağmen ne avcı kolu bozularak av disiplininden koptular ne de diğer avcı arkadaşlarının önünden havalanan bir ava silah doğrulttular.Başta Ethem, Ahmet ve Engin Bey olmak üzere hepsine teşekkür ederiz.

Uzunca bir molanın ardından 30 Ağustos sabahı için aynı bölgeye gelmeyeceklerini belirten diğer ekip arkadaşları ile vedalaşarak bölgeden ayrıldık ve Ali Osman Bey ile sabah 05:00'de aynı bölgeye avlanmak üzere hareket için sözleştik.

Anız üzerine hafif bir çiğ düşmüş ancak bıldırcınların yaşam alanlarını etkilememiş olması bizi sevindirmişti zira etrafımızdan sürekli bıldırcın sesi gelmekteydi. Bu bizi fazlası ile umutlandırmıştı. Havanın aydınlanması ile çok ağır hareketlerle yürüyüşe geçtik. Elimde her zaman kullandığım silahım vardı ve dünkü hezimete uğramaya da hiç niyetim yoktu. Daha aracımızı bıraktığımız söğüt ağacından 30 metre kadar ayrılmıştık ki ilk bıldırcın kuşluğumdaki yerini almıştı ve 10 dakikalık bir sürede kuş miktarı hiç boş atış yapmadan dört adet olmuştu. Bu da bir daha her zamanki silahımla sezon açılışı yapmam için kulağıma küpe olmuştu. Tabi bu arada Ali Osman Bey de boş durmamış önünden havalanan bıldırcınlara; kulakları çınlasın bir büyüğümün ifadesi ile “DENG” ediyor ve doyasıya avlanıyorduk.

Limitleri çok küçük bir zaman diliminde tamamlamamız üzerine aracımıza doğru yürürken karşı tepelerden peşi sıra atılan üç silah sesi ovada yankılandı anlaşılan atış isabet etmemiş olacak ki bıldırcın önümüzden süzülerek geçti. Anlaşılan arazide benim gibi boş atan birileri hala vardı ve eminim ki hep de olacaktı.

Keyifle tamamlanan bir avın üzerine Çankırı’ya dönüşümüz başladı. Bu hafta gördük ki şehrimizde hala güzel dostlukları olan ve asla hırsa kapılmadan, emniyeti asla göz ardı etmeden av yapan avcılar ve ekipler mevcut, bu biz avcılar için oldukça sevindirici bir durum. Ah bir de ramazan ayı içerisinde bulunulmayıp buz gibi soğuk suyu olan pınarın oluğuna karpuz atılabilseydi bu haftaki sezon açılışında herhalde tek eksik olan kısım da halledilmiş olurdu. İnşallah karpuz da bayram sonrasına…

Bütün avcılara kazasız belasız bir sezon geçirmeleri temennim ile rasgele….

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Okuyucu yorumları ile ilgili olarak açılacak davalardan Sözcü18.com sorumlu değildir.