Çevik Bir'in sırlarını temizlikçi kadın açığa çıkardı

Peki bu olayın Cüneyt Ülsever'in "Hacı" romanıyla ilgisi ne?

 

Taraf yazarı Mehmet Baransu, çok konuşulacak bir yazı yazdı. 
 
Kim bu Kodaloğlu?
 
28 Şubat'ın kudretli generali Çevik Bir'e emniyet ve savcılıkta sorulan soruların detayları ortaya çıktı. Yöneltilen sorular arasında dikkatimi çeken bir bölüm oldu. Bir, ABD ve İsrail'le darbeye destek
toplantıları yapmıştı. Bu toplantılara da bazı generallerin yanı sıra siyasetçilerin katıldığı iddia ediliyordu.
 
Savcılığın soruları arasında yer alan bir isim dikkatimi çekti; Aydan Kodaloğlu.
 
Kodaloğlu ismine, "Kozmik Köşe" okurları aslında yabancı değil. Kendisiyle ilgili iki yazı kaleme almıştım. Bu yazılarda, bilgisayarındaki bilgileri emniyetin nasıl ele geçirdiğini, bu bilgilerin bir romanda nasıl kullanıldığını ayrıntılı olarak yazdım.
 
Peki kimdi Aydan Kodaloğlu ve o dönem ne iş yapıyordu? 28 Şubat sürecinde ABD'nin Ankara'daki gayrı resmi temsilcisiydi. Kodaloğlu soy isminin yanı sıra, zaman zaman Aydan Kozluca'yı da
kullanıyordu. Türk Amerikan Derneği'nin genel müdürlüğünü yapıyordu. Silah ticaretinden siyasi görüşmelere varıncaya değin uluslararası bir dizi faaliyet yürütüyordu. Ankara'daki "AK Group" adlı şirketin de başkanlığını yürütüyordu. Amerika ve İsrail'in "Sivil Büyükelçisi" olarak da anılıyordu.
 
Başkan olduğu şirketi ve gayri resmi başkanlığını yaptığı Türk Amerikan Derneği'ni o dönem çok sayıda paşa ziyaret ediyordu. Dönemin kudretli Orgenerali Çevik Bir de bunlardan biriydi. Batı Çalışma Grubu'nun özellikle İsrail-Amerika eksenli yol haritası, uluslar arası bağlantıları burada belirleniyordu. Kodaloğlu, bu toplantılarda kilit bir rol oynuyordu.
 
Derneğin artan ziyaretçi sayısı, yapılan toplantılar çalışanlarının da dikkatini çekmişti. Çalışanlardan birinin Emniyet'te tanıdığı vardı. İşte bu kişi, Çevik Bir-Kodaloğlu ilişkisini, yapılan toplantıları emniyetteki arkadaşına aktardı.
 
Emniyet, derneği yakın takibe aldı. Kodaloğlu'nun tüm ilişkileri takip edilmeye başlandı. Polis derneği fiziki takibe alırken, diğer yandan da içeri sızmaya çalışıyordu. Sızma için, Kodaloğlu'nun temizlikçi kadınıyla irtibat kurulmasına karar verildi.
 
Emniyet, Kodaloğlu'yla çalışan kadın hizmetçiyle irtibata geçti. Hizmetçiye bir ekran okuyucu makinesi, hard disk verildi. Nasıl kullanılacağı ayrıntılı olarak kendisine anlatıldı. Hizmetçinin görevi
basit ama önemliydi; Kodaloğlu'nun bilgisayarındaki açık ekranı tarayacak, bilgileri yükleyecekti. Hizmetçi üzerinden yürütülen plan sonuç verdi ve kısa sürede Kodaloğlu'nun tüm yazışmaları bilgisayardan ele geçirildi. Bilgisayarda bulunan, mail yazışmaları dahil tüm bilgiler artık emniyetin elindeydi. Bunlardan özellikle silah tüccarlarıyla gerçekleştirilmiş olanlar hayati öneme sahipti.
 
Çevik Bir'in bağlantıları da ele geçen bilgiler arasındaydı. Artık, 28 Şubat generalleri ve ABD arasındaki kavşak noktasında bulunan kişinin tüm yazışmaları 'cepteydi'. Geriye sadece bu
bilgilerin nasıl kullanılacağı meselesi  kalmıştı. Bilgilerin askerlere karşı uygulanan psikolojik harbin bir parçası olarak 'bir kitapta' kullanılmasına karar verildi. Bunun için uygun bir kişi arandı ve bulundu.
 
Bilgiler Cüneyt Ülsever'le paylaşıldı ve Hacı romanı da böylelikle ortaya çıktı.
 
MEHMET BARANSU/ TARAF

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Okuyucu yorumları ile ilgili olarak açılacak davalardan Sözcü18.com sorumlu değildir.

Türkiye Gündemi Haberleri