CHP tarafından düzenlenen ''Millet İradesine Sahip Çıkıyor'' mitingine Sivas ev sahipliği yaptı. CHP lideri Özgür Özel, mitinge katılan vatandaşlara seslendi. Özel, "Türkiye'nin umudu kardeşlik, birlikteliktedir. CHP'nin, cumhuriyetçilerin, bütün vatanseverlerin, demokratların, sosyal demokratlar yetmez tüm demokratların, milliyetçi, Kürt, muhafazakâr demokratların bir araya gelmesindedir umut. Türkiye'nin umudu Türkiye ittifakındadır. Bunun için kimse bu iktidarın gitmesinden korkmasın. Bir avuç zengin, imtiyazlı dışında bu iktidarın gitmesi kimseye zarar vermeyecek." dedi.
CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından her hafta çarşamba günleri İstanbul’un bir ilçesinde, her hafta sonu ise Türkiye’nin farklı illerinde düzenlenen "Millet İradesine Sahip Çıkıyor" mitinglerinin bu haftaki adresi Sivas oldu. Sıcak havaya rağmen mitinge on binlerce vatandaş katıldı. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, kalabalığa seslendi. Mitingin yapılacağı Cumhuriyet Meydanı polis barikatları ile kapatıldı. Miting alanına Türk Bayrağı, Gazi Mustafa Kemal Atatürk, CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve CHP bayrakları asıldı.
Saat 18:00’da Cumhuriyet Meydanı’nda başlayan büyük buluşmada, on binlerce vatandaşa seslenen Özgür Özel’in konuşmasından öne çıkan ifadeler şöyle:
"Sivas'a hemen her yıl bir kez, iki kez geliyoruz. Sivas'ta mitinglere geliyoruz. Bu meydanda tüm siyasi partilerin yaptıkları mitingleri biliyoruz ve Sivas'ta bir ölçü var, bir sınır var. Oradaki çeşmeyi görüyoruz, eğer çeşmeye kadar varırsa, meydanda kalabalık, o parti geliyor demektir. Bugün Sivas'ta çeşmeyi ikiye katladınız, tarih yazıyorsunuz. 4 Eylül 1919'da Türkiye Cumhuriyeti'nin kaderinin yazıldığı yerdeyiz. Mandacıların karşısına dimdik geçenlerin ve tam bağımsız Türkiye diyenlerin, Mustafa Kemal Paşa ile birlikte esarete itiraz edenlerin, mandayı reddedenlerin, 'Boyun eğeceksin' diyenlere bir büyük mücadeleyi nasıl başlatacağını haykıranların şehrindeyiz. Yiğidoların şehrindeyiz. Hepiniz hoş geldiniz. Sivas Kongresi, Anadolu'da mücadele eden tüm yapıları Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyetleri diye bir çatının altında topladı. Sonra bu çatı, Cumhuriyet Halk Fırkası'na dönüştü. Sivas'ın, Türkiye Cumhuriyeti'nin, Millî Mücadele'nin fitilinin ateşlendiği, Türkiye Cumhuriyeti'nin temellerinin atıldığı bu güzel şehir, aynı zamanda Cumhuriyet Halk Partisi'nin de kurulduğu şehirdir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Nutuk'ta Sivas'ı, Sivas Kongresi'ni Cumhuriyet Halk Partisi'nin ilk kongresi kabul etmiştir. Bunun için doğduğumuz yerdeyiz, büyüdüğümüz yerdeyiz. Sizinle birlikte tarih yazdık, tarihi tekrar yazmaya devam edeceğiz.
- Biz Sivas'ta çok partili sistemde 15 kez belediye başkanlığı seçimlerine girdik. Bu seçimlerde 6 kez Sivas'ı yönettik. Maalesef 1977 sonrası Sivas'ta parlak sonuçlar alamadık. Maalesef yüzde 4 aldığımız da oldu, yüzde 8 aldığımız da. Ama asla Sivas'a küsmedik, artık Sivas bize oy vermiyor demedik, kusuru kendimizde aradık. Bir büyük mücadeleyi hep beraber verdik. Sizi duyduk, sizi dinledik ve sizinle birlikte bugünlere geldik. Yarınların umudunu görüyorum bu meydanda. Cumhuriyet Halk Partisi'nin iktidarını görüyorum bu meydanda. Divriği ve Deli İlyas'ta verilen emanet başımızın üzeridir. Bundan sonra ilk seçimlerde Sivas'ta Cumhuriyet Halk Partisi'ni birinci parti yapmak için, Türkiye'de iktidar yapmak için, ilk yerel seçimlerde Sivas Belediyesi'ni almak için kararlıyız, azimliyiz. Sizin yanınızdayız, sizinle birlikteyiz.
- Çevre illerde 6. Bölge teşviki varken, Sivas'ta yok. Hastaneler yetersiz, millet Ankara'ya, Kayseri'ye tedavi olmaya gidiyor. Hızlı treni yıllarca söz verip yapmadılar, nihayet bitti. 1 saat 50 dakika dedikleri yolu 3,5 saatte gidiyor tren. 15 senede bitirebildikleri treni şimdi de olması gerektiği gibi işletemiyorlar. Geminbeli Tüneli 12 yıldır bekliyor, Kızıldağ Geçidi 11 yıldır bekliyor. Bugün kendim bizzat gördüm. Bir taraftan Divriği'ye gittim, bir taraftan diğer yoldan döndüm. Yüzlerce köyün arasından geçtik. Cep telefonlarının çekmediği, internetin çalışmadığı köyler var hâlâ Sivas'ta.
- Buradan Sivaslıların huzurunda şunu ifade ediyorum: 4-9 Eylül arası Cumhuriyet Halk Partisi, bütün Türkiye'den topladığı verilerle, örgütlerinin yapmış olduğu danışma kurullarının raporlarıyla, şehirlerin sanayi, ticaret odalarının, esnaf odalarının, üniversitelerin raporlarıyla, akademisyenlerin çalışmalarıyla, partinin görevlendirdiği arkadaşlarımızın il raporlarıyla bir Cumhuriyet Halk Partisi program kurultayını gerçekleştirecek. Kuruluş haftamızda, Sivas Kongresi'nin 4 Eylül'ünden alıp, İzmir'de düşmanı denize döktüğümüz 9 Eylül'e; partimizi kurduğumuz 9 Eylül'e, 2 kez Cumhuriyet Halk Partisi'ni açtığımız 9 Eylül'e atfen, 4-9 Eylül arası parti iktidara gelince sorunları nasıl görüyor, çözümlerini ne öneriyor, Sivas'ın sorunlarını nasıl çözecek, Türkiye'nin sorunlarını nasıl çözecek, yüzleri nasıl güldürecek, şehirleri nasıl kalkındıracak, bunların hepsinin çalışmalarını tamamladık.
- Artık yazma ve ilan etme aşamasına geldik. Buradan bu kente, partimizi borçlu olduğumuz bu kente, Cumhuriyeti borçlu olduğumuz bu kente söz veriyorum: Partinin Genel Başkanı olarak, Cumhuriyet Halk Partisi iktidarında Sivas, geride bırakılmışlığını telafi edecek. Sivas kalkınacak, Sivas güçlenecek, Sivas zenginleşecek. Sivas'ı ayağa kaldıracağız, Sivas'ı hak ettiği yere geri getireceğiz.
- Hazır televizyonlar yayındayken, tüm gözler Sivas'tayken, kulaklar bu meydandayken birazcık Sivas'ın dertlerinden konuşalım. Cumhuriyet, Sivas'a büyük yatırımlar yaptı. Sivas, gelişmişlikte Türkiye'de 8. sıradaydı. Adalet ve Kalkınma Partisi geldiğinden beri Sivas'tan oy aldı, destek aldı. Ama maalesef seçimde yüzünü döndüğü Sivas'a, seçimden sonra hep sırtını döndü. Sivas'ı çantada keklik bildiler, Sivas'tan kepçeyle aldılar, çay kaşığıyla verdiler ve en nihayetinde 8. sıradaki Sivas'ı 45. sıraya kadar gerilettiler. Bugün bu güzel kent, 23 yıl önce Adalet ve Kalkınma Partisi geldiğinde 755 bin olan nüfusu, 118 bin kayıpla 637 bine düştü. Türkiye 60 milyondan 85 milyona giderken, Türkiye 25 milyon kalabalıklaşırken, Sivas'ın 1 milyonu geçmesi beklenirken, büyükşehir olması gerekirken maalesef Sivas'ı 600 binlere doğru gerilettiler. Yurt dışında ya da başka illerde 7 milyon Sivaslı yaşıyor. Hepsi gözbebekleri memleketlerini özlüyor, sıla hasreti çekiyor, imkânı olduğunda koşup geliyor. Ancak işsizlik yüzünden, geçim sıkıntıları yüzünden, yatırım eksikliği yüzünden AK Parti'nin oy alırken yüzünü dönüp sonrasında sırtını döndüğü bir kenti küçültüyorlar, geriliyorlar.
- Sivas'ı ayağa kaldıracağız. Yabancıların 2 gün, yerlilerin bir gün kalıp terk ettiği bir şehir değil; turizmiyle, ticaretiyle, kentsel yaşamıyla hak ettiği günleri geri kazanacak bir Sivas için hep birlikte çalışacağız. Sivas'ın yüzde 30’u ekilebilir alan ama maalesef ekilemiyor. Üretim maliyetleri kat kat artarken ürünleriniz para etmiyor. Çiftçiye bu sene hem don vurdu, diğer taraftan da kuraklık vurdu. Doğal afetlerden kaynaklanan zararların karşılanmasında hâlen daha ayak sürüyorlar, oyalanıyorlar.
- Sivas’a artık çiftçilere 'Al ananı da git' diyen bir Cumhurbaşkanı değil, birincisi gibi ‘Çiftçi milletin efendisidir’ diyen bir Cumhurbaşkanı lazım.
- Buradan Erdoğan'a sesleniyorum, Sivas kararını vermiş. Ant olsun ki AK Parti iktidarı son bulacak. Seçim gecesi bu iktidar gidince, bu iktidarın her fırsatta karşısına polisi diktiği, gaz sıktırdığı, zulmettiği gençlerle kahraman Türk polisi omuz omuza halay çekecek o gece.
- Türkiye'nin umudu kardeşlik, birlikteliktedir. CHP'nin, cumhuriyetçilerin, bütün vatanseverlerin, demokratların, sosyal demokratlar yetmez tüm demokratların, milliyetçi, Kürt, muhafazakâr demokratların bir araya gelmesindedir umut. Türkiye'nin umudu Türkiye ittifakındadır. Bunun için kimse bu iktidarın gitmesinden korkmasın. Bir avuç zengin, imtiyazlı dışında bu iktidarın gitmesi kimseye zarar vermeyecek.
- Hiçbir AK Partili eğer çalmadıysa çırpmadıysa, yolsuzluk yapmadıysa, zulmetmediyse hiçbirisi iktidar değiştiğinde hesap vermeyecek. Biz sadece CHP’lileri değil AK Parti’nin MHP’linin, yoksulunun da cebine para koymaya, onun da ürününü para ettirmeye, onun da evladına iş bulmaya geliyoruz. Tayyip Erdoğan’a inat kutuplaşmaya değil kucaklaşmaya geliyoruz.
- İnan Güney'e, İmamoğlu'na ve bütün arkadaşlarımıza özgürlük için 50. eylemi çarşamba günü Beyoğlu'nda yapacağız.
- Biz TBMM'yi Filistin'e sahip çıkmak, İsrail'e hesap sormak için olağanüstü toplantıya çağırıyoruz. Erdoğan'a sesleniyorum. Sadece Netanyahu'yla kayıkçı kavgası olmaz, Trump'a da karşı durmak lazım. Sende Filistin hassasiyeti yok, Trump korkusu var.