İÇ Anadolu’nun Orta Kızılırmak il merkezi bir şehir. Nüfusu 43 bin 731, yükseltisi 732 metre. Şehir Kızılırmak’ın kolları olan Acıçay ile Tatlıçay’ın birleştikleri yerde kurulmuştur. Bir kale şehri olarak kurulmuş bulunan Çankırı, sonraları sırtını kaleye vererek güneye doğru yayılmıştır. Bugün Tatlıçay’ın iki yanına da serpilmiş durumdadır. Ankara Kastamonu şosesi ve Ankara Zonguldak demiryolu üzerinde yer alan Çankırı, Ankara’ya 145, Kastamonu’ya 113 km. uzaklıktadır.
Şehrin çekirdeğini teşkil eden kalenin eteklerindeki mahallelerin sokakları dar, evleri ahşap ve kerpiçtendir. Şehrin yeni gelişen kısımlarındaysa sokaklar daha geniş, düzgün ve evler daha moderndir. Cumhuriyet mahallesi şehrin ticaret merkezidir. Hükümet binaları da buradadır. Yeni Mahalle 1931-1932 yıllarında Çankırı’ya ulaşan demir yolu sayesinde gelişmiştir. 1958 sel felaketinde sonra, evleri yıkılan aileler için şehrin kuzey batısında yeni bir mahalle kurulmuş ve gelişmiştir.
Şehirde endüstri faaliyetlerinin başında alçı yapımevleri gelir. Eskiden çok ileri gitmiş dokumacılık gerileyerek, önemini kaybetmiştir. Şehrin doğusunda birçok tabakhane vardır. Onar Bağları yakınında 1942'de bir şarap fabrikası kurulmuştur. Un fabrikaları da vardır.
Şehir ilk çağın Gangra kalesi yerinde kurulmuştur. Adı da bundan türemiştir. Yakın zamana kadar burası Kangırı, Kengiri olarak yazılır ve Çankırı ve Çengiri olarak söylenirdi.
Çankırı ilk çağlarda Paphlagonia’ya, sonra Pontus devletine ve Galatia’ya daha sonra da Romalılar'ın eline geçmiştir. Ortaçağda Emeviler'in saldırısına uğramış, Malazgirt savaşından sonra da Danişmentliler'in eline geçmiştir. Bundan sonra Candaroğulları'nın yönetimine giren Çankırı, I. Murat zamanında Osmanlı egemenliğine girmiştir. Timur bu şehri tekrar Candaroğulları'na vermişse de Çelebi Mehmet tarafından geri alınmış ve Osmanlı ülkesine katılmıştır. Çankırı önceleri Kastamonu vilayetinin bir sancağının merkeziydi. Cumhuriyetin ilanından sonra il merkezi oldu.
Tarihi Çankırı kalesi, bir Bizans eseridir. Türkler'in eline geçtikten sonra birçok kereler onarılmıştır. Danişmentli komutanlarından Karatekin Bey'in türbesi kalenin içindedir.
Şehirde birkaç Danişmentli ve Selçuklu eseri kalıntısı da vardır. Alaattin Keykubat’ın hastane olarak yaptırdığı Taş Mescit bunlardan biridir. Osmanlı eserleri için de en ünlü olanı Ulu Cami’dir. 1552 yılında başlanıp, Mimar Sinan tarafından tamamlanmıştır. Depremlerden harap olan cami, 1936’da esaslı onarılmıştır.
Çankırı ilinin yüzölçümü 8451 km kare, nüfusu 250.706’dır. Merkez ilçesinden başka Çerkeş, Eldivan, Eskipazar, Ilgaz, Orta, Ovacık, Şabanözü, Yapraklı ilçeleri vardır. Şehrin köy sayısı 482’dir.
İl toprakları dağlar ve bu dağlar arasında yer alan ova vadilerden meydana gelmiştir. Kuzey Anadolu dağlarının bazı kolları il topraklarının kuzey kısmını kaplar. Ilgaz Dağlarının batı kısmı ile Köroğlu Dağlarının büyük parçası il sınırları içindedir. Ilgaz Dağları, daha güneyde buluna Köroğlu Dağı'na ait Kuşdağı'ndan (2013 m.) Devrez çayı vadisiyle ayrılır. Ilgaz Dağları'nın batısındaki Kocadağ (1763 m.) ile daha güneydeki Işık Dağı (2015 m.) arasında Filyos çayının bir kolu olan Soğanlı çayı yer alır.
Çankırı’da kışlar sert, yazlar sıcak ve kurak geçer. Yağmurlar en çok ilkbaharda yağar. Kış mevsiminde daha çok kar yağar. İlin dağlık bölgeleri ormanlıktır. En çok meşe, çam ve köknar ağaçları bulunur. Başlıca akarsuyu Çankırı ilinin güneydoğu köşesinden geçen Kızılırmak’ın kollarından Devrez çayıdır. Öteki önemli akarsuları: Batıda Filyos çayına karışan Soğanlı çay; bunun kolu olan Çerkeş suyu ve Çankırı şehri yakınında birbiriyle birleşen Acı ve Tatlıçaylar'dır.
İlin ekonomik temeli çiftçiliğe dayanır. Ekime elverişli yerler il topraklarının % 25’ini meydana getirir. Ormanlık bölgeler yüzde 9, çayır ve otlaklar yüzde 50, ürüne el verişli olmayan yerlerde % 16 kadardır. Tarım alanının büyük bir kısmı tahıla ayrılmıştır. En çok buğday ekilir, bunu arpa izler. Çeltik ekimi Devrez vadisinde gelişmiştir. (Tosya) Sulanabilen vadilerde sebze ve meyve, alçak yerlerde bağcılık vardır. Hayvancılığa da önem verilir. (Tiftik, koyun, sığır) Yeraltı zenginlikleri arasında en önemlisi kaya tuzudur. Ayrıca çeşitli yerlerde alçı taşı çıkarılmaktadır.
Çankırı’dan geçen demir yolu il topraklarını bir yandan Ankara’ya ve Zonguldak’a, öte yandan Irmak istasyonu yoluyla da Kayseri’ye ve Doğuya bağlar. Ankara Kastamonu karayolu da Çankırı’dan geçer. Bu yoldan Ilgaz’da ayrılan bir yol Kurşunlu ve Çerkeş’ten geçerek Çankırı’yı Marmara bölgesine bağlar(1).
(1) Cumhuriyet Ansiklopedisi Arkın Kitabevi, 1968, 3. Cilt s. 945, 946