Hafta sonu hem TuzFest etkinlikleri hem de Sıla-i Rahim vesilesiyle köyüme gittim; fırsat buldukça da Çankırı’daki programlara katılma imkânı buldum.
Her geçen yıl üzerine koyarak büyüyen TuzFest, sadece bir eğlence organizasyonu değil; aynı zamanda bölge ekonomisine canlılık katan, turizmi hareketlendiren, Çankırı’nın marka değerini yükselten çok önemli bir etkinlik haline geliyor. Festival haftasında Çankırı’ya gelen binlerce misafir, otellerden restoranlara, kafelerden küçük esnafa kadar pek çok alanda ticareti canlandırıyor. Civar ilçe ve il merkezlerindeki esnaflarla yaptığım görüşmelerde, festival haftası öncesi ve sonrasında işlerinin gözle görülür şekilde arttığını ifade etmeleri, TuzFest’in ekonomik etkisini somut biçimde ortaya koyuyor.
Elbette, "Bu ilin hâlâ pek çok eksiği var, TuzFest’e ne gerek var?" diyenler de oldu. Oysa bu düşünceyi dar bir bakış açısı olarak görüyorum. Çünkü turizm ve kültürel etkinlikler, eksikleri tamamlamanın da yolunu açar. Ülkemizin en popüler sanatçılarının Çankırı’ya gelmesi, şehrimizin adının ulusal basında duyulması ve on binlerce insanın Çankırı’ya akın etmesi, hem ekonomik hem de kültürel açıdan şehrimiz için büyük bir kazançtır.
Burada özellikle, Çankırılı Çankırı Valimiz Fırat Taşolar’a ayrı bir teşekkür etmek gerekir. "Anonim bir halk kahramanı" olan Keloğlan’ı Çankırı ile özdeşleştirmesi, Çankırı’nın turizm PR’ına olağanüstü bir katkıdır. Bu yaklaşım sayesinde Keloğlan, şehrimiz için yeni bir turizm markası olabilir. İsviçre’de binlerce insanın sadece Heidi’nin köyünü görmek için dağlara gittiğini biliyoruz. Benim de Heidi köyünü ziyaret etme hayalim var. Peki, neden Çankırı "Keloğlan Köyü" ile aynı etkiyi yaratmasın? Tüm STK’ların ve yerel yöneticilerin bir araya gelerek bir Çankırı Turizm Sempozyumu düzenlemesi, çıkacak fikirlerin uzun vadede Çankırı ekonomisine ve turizmine değer katacağına inanıyorum.
Festivalin en özel noktalarından biri de Tuz Mağarası oldu. Gökhan Ünver’in konserine katıldım. Mağaranın eski hâlini bilen biri olarak, bugün geldiği noktayı görmek gurur verici. Çankırı Merkez'e yalnızca 20 km mesafede olmasına rağmen binlerce insanın akın etmesi, mağaranın uluslararası turizm potansiyelini de ortaya koyuyor. Doğru tanıtım ve yatırımlarla Tuz Mağarası, Çankırı’nın en önemli turizm destinasyonlarından biri haline gelebilir.
Festival alanı, sahne alan sanatçılar, panayır yerleri ve katılımcıların oluşturduğu atmosfer; gerçekten güçlü bir ekip çalışmasının ürünüydü. Eksikler elbette olacaktır, ancak bu eksikler hepimize yol gösterici olmalı. Önemli olan, her yıl üzerine koyarak ilerlemek ve Çankırı’yı turizmde, kültürde ve ekonomide daha ileriye taşımak.
Son olarak; TuzFest’i Çankırı’ya kazandıran Belediye Başkanımız İsmail Hakkı Esen ve ekibine, destek veren ilçe belediye başkanlarımıza, festivalde stant açan esnaflara ve etkinliğe katılım sağlayan tüm hemşerilerimize gönülden teşekkür ederim...
Seneye çok daha güzel, çok daha güçlü bir TuzFest dileğiyle…