Atatürk’ün Çankırılı doktoru 'Rıfkı Kamil Urga'

22 Ekim 1880 tarihinde Çankırı’da doğan Rıfkı Kamil Urga’nın babası Çankırı Tuzlası Müdürü Bıyık Müftüzade Kâmil Efendi, annesi Zeliha Hanım’dır. İlk ve orta öğrenimini Çankırı’da tamamlar. Kastamonu Abdurrahman Paşa Lisesini bitirir, İstanbul Mekteb-i Tıbbiye-i Şahane’den (Askeri Tıbbiye) 1906 yılında tabip yüzbaşı olarak birincilikle mezun olur.

İstanbul Hamidiye Etfal (Şişli Çocuk) Hastanesi’nde göreve başlar. Trablusgarp Savaşı'nda Hilal-i Ahmer Cemiyeti tarafından Humus’a gönderilen heyette yer alarak, Trablusgarp Hastanesinde cerrahlık yapar. Daha sonra İzmir’de 4. Kolordu’da Birinci Dünya Savaşı sırasında Kafkas ve Suriye cephelerinde doktor olarak görev yapar. Savaş sonrasında göğüs cerrahisi ve röntgen ihtisasını İsviçre’de, cerrahi alandaki çalışmalarını da Almanya’da tamamlar.

Gülhane Askeri Tıp Akademisi’nde röntgen öğretmenliği yaparken millî mücadeleye katılmak üzere Ankara’ya gelen Dr. Rıfkı Bey, Ankara’da Cebeci Askeri Hastanesi’ni kurucusu ve başhekimi olur ve Mustafa Kemal Paşa'nın da özel doktorluğunu yapar(1).

raif-urga-ataturk-doktoru-cankiri-resim-01.jpg

Elazığ’da görev yaparken tüberküloza yakalanan Rıfkı Bey, tedavi gördüğü hastanede hemşire olan Fransa’da yaşayan Türk Ermenileri'nden Aygül Hanım’la evlenir. Uzun yıllar çocukları olmayan çift, 15 yaşındaki Zehra Hanım’ı evlatlık edinir. Aygül Hanım, 1944 yılında Afganistan’da vefat eder.

Dr. Rıfkı Kamil Urga, Atatürk’ün 23-31 Ağustos 1925 tarihleri arasında şapka inkılabını başlattığı Çankırı-Kastamonu-İnebolu gezisindeki heyette yer alır.

Atatürk için "O büyük insan yalnız Türkiye için değil, bütün doğu milletleri için de en büyük önderdi…" diyen, Afgan Kralı Emanullah Han’ın isteği ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün onayı ile askerlikten istifa ederek, sağlık alanında çalışmalar yapmak üzere 1927’de Afganistan’a gönderilir.

Afgan Kralı Emanullah Han ile birlikte 20 Mayıs 1928’de Ankara’da verilen yemeğe kralın özel doktoru unvanıyla katılan Dr. Rıfkı Kamil Urga, 1932 yılında Kabil Üniversite'sinin çekirdeğini teşkil edecek olan Tıp Fakültesi'ni kurar ve ilk dekanı olur. Rıfkı Beye, başarılarından dolayı "Serdar-ı Âli", "Serdar-ı Âlâ" ve "Maarif" nişanları verilir. Ayrıca çalışmaları nedeniyle takdir edilerek Kabil Üniversitesi’nin girişinde "Rıfkı Bey" anıtı ve "Dr. Rıfkı" adı verilen bir sanatoryum da yapılmıştır.

raif-urga-afganistan-dekan-resim-01.jpg

Dr. Rıfkı Kamil Urga 17 yıl boyunca Afganistan’da başarılarla dolu çalışmalarından sonra 14 Aralık 1944’te sağlık sebeplerinden Ankara’ya gelir. Türk-Afgan dostluğuna önemli katkılarda bulunan, Türkiye-Hindistan Kültür Derneği yönetim kurulu üyesi de olan Dr. Rıfkı Kamil Urga(2), Ankara Çankaya’da yaptırdığı beş katlı binaya Kabil Apartmanı, Çankırı’daki dört katlı binasına da Dilaram ismini vermiştir. 11 Şubat 1966’da hayatını kaybeden Urga, vasiyeti üzerine Çankırı Sarı Baba’daki aile kabristanına defnedilmiştir.

Dr. Rıfkı Kamil Urga, mirasını evlatlık olan kızı Zehra Hanım’a bırakmış, Zehra Urga da 1993 yılında tüm mal varlığını ölmeden önce Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı'na bağışlamıştır.

raif-urga-kizi-zehra-cankiri-resim-02.jpg

Çankırı Belediyesi evinin bulunduğu sokağa Rıfkı Bey Sokağı adını vermiş ve 2005 yılında kurulan Çankırı Araştırmaları Merkezi'ne de Dr. Rıfkı Kamil Urga Çankırı Araştırmaları Merkezi adı verilmiştir.

Atatürk’ün ölümüne dair, zaman zaman ortaya çıkan "öldürüldü…" iddialarıyla birlikte Operatör Doktor Kamil Urga’nın Atatürk'ün hastalığı ve ölümüne dair vermiş raporda gündeme gelmektedir.

Urga’ya göre: Atatürk, yanlış tedavi uygulandığı için ölmüştür. Atatürk sanıldığı gibi siroz hastası değildir. Atatürk'e sıtma tedavisi yapılmış, aşırı Kinin yüklenmiş ve karaciğeri bu yüzden iflas ederek, siroza dönüşmüştür

Raporun çarpıcı bölümü şöyle:

"Yanlış teşhis ve tedavi ile aziz hastamız bu duruma getirilmiştir. Aziz hastamızın sıtma hastası olduğu aşikârken kendisini bu duruma getiren ve vahamete götürecek olan cıvalı diüretikler kullanılmaya devam edilmiştir. Tedaviyi yapan doktorlar Abravaya, Fischenger, Mim Kemal ve M. Hakkı Nalçacı’nın ısrarı ile aziz hastamıza tatbik edilmiş kasten vahamete seyri sağlanmıştır. Aziz hastamıza kast vardır!

Operatör Doktor Rıfkı Kamil Urga (Diploma No: 2334)"

(1) Yüksel Özgen, Atatürk Ansiklopedisi, Dr. Rıfkı Kamil Urga (1880-1966)
(2) 6 Ağustos 1949 tarihli Ulus Gazetesi

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Okuyucu yorumları ile ilgili olarak açılacak davalardan Sözcü18.com sorumlu değildir.
2 Yorum