Başkan Dinç  yumruğun ipine sıkı sıkıya sarıldı!

Başkan Dinç "yumruğun" ipine sıkı sıkıya sarıldı!

Cuma günü (dün) saat 14.00’de tarihi Çamaşırhanede İl Başkanı Av.

İdris Şahin başkanlığında toplanan Ak Parti İl ve Merkez İlçe teşkilatı ile, belediye başkanları, il genel meclis ve belediye meclis üyelerinin katılımı ile gerçekleşen toplantının basına açık bölümü, özellikle son günlerde yaşanan olayları değerlendirme ve "muhalefete" yanıt verme ile geçti.

Sözcü18.com haber merkezinin toplantı ile ilgili olarak elde ettiği bilgiler ışığında, başta Belediye Başkanı İrfan Dinç ile İl Başkanı Av. İdris Şahin’in konuşmaları hayli dikkat çekici. Haber merkezi olarak toplantının basına açık olan bölümüyle ilgili olarak elde ettiğimiz ses kayıtlarından yaptığımız deşifrelerde, Başkan Dinç’in oldukça gergin ve biraz da “parti tabanını ikna gayreti” kokan konuşmasını sizlerle paylaşacağız.

Bu arada Belediye Başkanı Dinç'in dünkü konuşmasından ortaya çıkan karelere baktığımızda, 29 Mart 2009 pazar akşamı sıktığı "yumruğunun"  hala çözülmediğini de farkettik!

GÜLDÜRCEK ve DOĞALGAZ PROJELERİNİ
BELEDİYECİLİK HİZMETİ OLARAK SUNMAKTA BEİS GÖRMÜYOR!
Belediye Başkanı İrfan Dinç, konuşmasının büyük bölümünü muhalefete çatma ile gerçekleştirmiş ve “Çankırılı seçilmişler olarak bizler gerçekten Çankırı’mıza tarihe altın harflerle kazınılacak hizmetler yapıyoruz.” diyerek Belediye ve İl Genel Meclisi olarak vatandaşa güzel hizmetler verdiği iddiasında.

Başkan Dinç, konuşmasının devamında “Şu ana kadar akıllara dahi gelmeyen, akılların ucundan dahi geçmeyen hizmetler bu gün gerçek oluyor. Su işi hizmetimiz Çankırı tarihinin en büyük hizmetidir. Bu hizmet sadece Çankırı için değil üç ilçemiz ve birçok köyümüz için yapılan bir hizmettir” diyor.

Güldürcek’ten gelen suyun gecikmesini de “Bu sorun bizden kaynaklanmıyor” şeklinde geçiştiren Başkan Dinç, “Bu iş devlet işidir, ihale işidir, müteahhid işidir! Elde olmayan sebeplerden dolayı gecikme yaşanıyor” diyerek “önemli bir gerçeği” de ortaya koyuyor! Kısaca “Bu işte Belediyemizin bir sorumluluğu” yoktur diyerek "kabahati" hükümete atmaktan da geri durmuyordu!

Ve ilave ediyor: Allah’ın izni ile bu sene çeşmelerimizden kesin olarak bu suyu halkımıza vereceğiz!

Konuşmasının bir bölümünü de Çankırı’nın hava kirliliğine ayırarak, “Kirli hava konusunda sorunun yüzde 70’lik kısmını hallettik. Havamızı temizledik!” diyen Başkan Dinç, bu hizmeti de “belediyecilik” hizmeti olarak “partililerine” sunmaktan (daha doğrusu yutturmaktan) kaçınmıyor!

RAİF URGA ve ÇAMAŞIRHANE "KURTARICI" (!)
Belediye Başkanı İrfan Dinç, her biri “hükümetin icraati” olan Güldürcek ve doğalgaz projelerinden sonra nihayet, “belediyecilik hizmeti” olarak sözü, Raif Urga Araştırma Merkezine getiriyor ve partililere sesleniyor:

“Çankırı’mıza 15-20 yıl önce sahip çıkılaydı, şimdi bu konumda olmayacaktık! Daha başka bir Çankırı olmalıydık! Çankırı’mızın tarihi dokularını göçürmüştünüz! Şimdi buraları böyle görünce karşımızda bir kelime dahi konuşmaya hakkınız yok! Tarihi konağın önüne levha koymuştunuz. Çankırı Belediyesi yazan levhada mahalle halkının can mal güvenliğini tehlikeye atmışsınız, yolu kapatmışsınız şimdi konuşuyorsunuz. Bu akıllara durgunluk verir durgunluk. Bu levha utanç levhasıdır utanç. Bir Belediye için utanç levhasıdır. Bakın bu söz konusu yer şimdi kişiliğini kazanarak, Türkiye’de bilim dünyası düzeyinde Çankırı Araştırma Merkezi oldu kötü mü yaptık soruyorum. Çok değerli varlıklarımıza sahip çıkmak sizin düşündüğünüz gibi mi olmalıydı? Ama biz ne yaptık iftiharla, sevinçle, gururla, övünçle insanlarımızın karşısına çıkıyoruz.”

YEDİĞİ YUMRUĞU
“MENFAATLERE DOKUNDUM”A
BAĞLAMA GAYRETİNDE!
Başkan Dinç, hızını alamıyor ve Belediyenin ilk iki yılında gerçekleştirilen bina ve içinde bulunduğu Çamaşırhane ile ilgili hizmetleri “eleştiren varmışcasına” devam ederek, “Hiçbir kimse bizim yapmış olduğumuz tarihi hizmetleri görmezden gelerek yalanla, dolanla, iftira ile dümenle, sahtekârlıkla bize saldırmasın. Çünkü halkımızın bu tür iftiralara karnı tok.” diyebiliyor!

Ve birkaç gün öncesinde Çankırı’nın ana caddesinde “yediği yumrukla” ilintili olarak da “Hamd olsun ben Çankırı Belediye Başkanı olarak hizmete varım. Çankırı halkım ve bunlar için ne yapsam azdır. Yapacağım da. Birilerinin menfaatlerine dokundun mu dokunsun halkım için ne gerekiyorsa yapacağım” derken, işi “Ben bu yumruğu birilerinin menfaatlerine dokunduğum için yedim”e getirme gayretine giriyor!

Elinde mikrofon, gazını almış giden Belediye Başkanı Dinç, sözlerini toparlama gayretine girerek işi “kişiselleştirmeden” uzaklaştırma ve Çamaşırhane’de bulunan partililere yayma gayreti ile “Çankırı’nın aydınlık yarınları için buradayız. Çankırı’nın aydınlık yarınları için ne yapmak gerekiyorsa onu yapmakla asla geri durmayacağız. Biz halkımız için varız, biz insanımızın mutluluğu için varız, biz insanlık için varız.” diyerek toplantıya katılanları da yanına çekme gayretini bütün hızıyla sürdürüyor!

Çamaşırhane’de bulunan partililerin gösterdikleri tepkiler Başkan Dinç’i tatmin etmemiş olacak ki, son bir gayretle “Belediyeciliğin her türlü uygulamasında mutlaka ilgili kişilerle toplanarak Çankırı’mızın menfaati için kararlar almak şartı ile ciddi toplantılarımız olmuştur. Onlarla görüşmeden, onlara haber vermeden, Belediye ilgili fikir alış verişinde bulunmadan hiç bir kararımı kendim vermemişimdir, asla hiçbir işlem de yapmamışızdır.” deme ihtiyacı hissederek konuşmasını tamamlıyor!

BÜNYEDEKİ "GAZ ORANINDA" ARTIŞ VAR!
Belediye Başkanı İrfan Dinç, basının önünde gerçekleştirdiği konuşmasını baştan sona incelediğimizde tamamen "içi boş" ve gerek ses tonu gerekse vücut dili açısından bir hayli "asabi" ve "kendine olan güvenini yitirmiş" bir profil çiziyor!

29 Mart 2009 Pazar akşamı seçim sonuçları açıklandığında ekranlara yansıyan İrfan Dinç ile, 23 Nisan 2010 Cumartesi günü objektiflere yansıyan İrfan Dinç arasında tek fark var!

Başkan Dinç'in vücudundaki "gaz" giderek artış göstermiş!

HABERE YORUM KAT
UYARI: Okuyucu yorumları ile ilgili olarak açılacak davalardan Sözcü18.com sorumlu değildir.
Önceki ve Sonraki Haberler