YÜKSEK mimar Polen Atay, 2019 yılında evlendiği iş insanı Can Atay’ın kendisini darp ettiği ve öldürmeye teşebbüs ettiği iddiasıyla; savcılığa suç duyurusunda bulunmuştu. Can Atay hakkında, "eşe karşı basit yaralama" iddiasıyla, dört yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılmıştı. Yargılama, Asliye Ceza Mahkemesi'nde başlamıştı.

DOSYA AĞIR CEZA MAHKEMESİNE GÖNDERİLDİ

Asliye Ceza Mahkemesi'nde devam eden yargılamada, hâkim; eylemin, "kasten öldürmeye teşebbüs" suçunu oluşturabileceği gerekçesiyle, "görevsizlik" kararı vermişti. Dosya, İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmişti.

Can Atay’ın "kasten öldürmeye teşebbüs" suçlamasıyla 9 yıldan 15 yıla kadar hapis talebiyle yargılandığı davanın, Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki ilk duruşması bugün yapıldı. Can Atay, duruşmaya katılırken; duruşmaya katılmayan Polen Atay’ı avukatları temsil etti.

"KUYRUĞUMU KISTIRDIM ADALET İSTİYORUM"

Sanık Can Atay, mahkemedeki savunmasında, eşinin intihar etmeye çalıştığını ve kendisinin de hayatını kurtardığını savunarak, şöyle konuştu:

"Eşimin hayatını kurtardım. Asla eşimi öldürmeye karşı bir eylemim olmadı. Fethiye’de annemin yanında tatil yaparken kavga ettik. Polen’i sakinleştiremiyordum. Gece yarısı İstanbul’a doğru yola çıktık. Polen ayrılacağımız endişesine kapıldı. O gün huzursuzdu. ‘Git aşkım duş al. Ben de yemek sipariş edeyim’ dedim. Polen yukarı gitti, ben aşağıda kaldım. Sonra yukarı çıktım, oda boştu teras kapısı açıktı. Terasa çıktım, göremeyince soyunma odasına doğru gittim. Üzerinde ucuna düğüm atılmış bir bornoz ipi vardı ve kapı kapalıydı. Kapıyı açtığım anda Polen yere yığıldı. Mosmordu. Ölü gibiydi, boynunda bornozun ipi vardı ben çözdüm. Babamı aradım, site güvenliğini aradım, 112’yi aradım. Olay tamamen bir intihardır. Eşime tek bir tokat dahi atmadım. Hakkımda iftira atınca boşanma davası açtım. Benden 20 milyon lira tazminat istediler. Babamın durumu olmasına rağmen vermedim. Kuyruğumu kıstırdım adalet istiyorum. Boşanma davamız devam ediyor."

HEM SANIK HEM DE MÜŞTEKİ AVUKATLARI SALONDAN ATILDI

Duruşmada beyanı alınan sanık avukatı Dilan Işık Candan, son bir kez beyanda bulunmak isteyince mahkeme başkanı ‘avukat hanım sizin beyanlarınızı aldık’ diyerek söz vermedi. Talebinde ısrar eden avukat Candan’ın, duruşma salonundan güvenlik eşliğinde çıkarılmasına karar verildi.

Daha sonra Polen Atay’ın avukatı Sibel Engin de beyanda bulunmayacağını, bir talebi olduğunu söyledi. Mahkeme başkanı, Engin’e de "Size de söz hakkı verdik. Aynı şekilde sizin de dışarı çıkarılmanızı istiyorum" dedi. Avukat Engin de güvenlik eşliğinde dışarı çıkarıldı.

Duruşma, Polen Atay’ın beyanlarının alınması ve yargılama dosyasındaki diğer eksiklerin giderilmesi için, 7 Şubat 2023 tarihine ertelendi.

MÜŞTEKİ AVUKATINA OMUZ ATTI

Duruşma bittikten sonra sanık Can Atay, daha önce duruşma salonundan çıkarılan ve kapının önünde bekleyen müşteki avukatı Sibel Engin’e omuz atarak mahkeme salonundan uzaklaştı. Duruşma salonuna giren avukat Engin, mahkeme başkanına; sanığın kendisine omuz attığını söyledi.

Mahkeme Başkanı, sanık Atay’ın yakalanarak geri getirilmesini ve hakkında tutuklama kararı verilmesine hükmetti. Can Atay binadan ayrılmadan, güvenlik görevlileri tarafından yakalanarak mahkemeye getirildi.

Sanık Atay, hâkimin, "Neden omuz attın?" sorusuna, "Omuz atmadım, kasten önümü kestiği için vücudumla kendimi ittirerek geçtim" cevabını verdi.

TUTUKLANDI

Mahkeme başkanı, sanık Atay’ın duruşma salonu çıkışında avukat Sibel Engin’e kasten omuz attığı ve sarstığının, tanık beyanları ve gösterilen görüntülerle sabit olduğunu kaydederek; Atay’ı 3 gün süreyle disiplin hapsine kesin olarak çarptırdı. Salondan polis eşliğinde çıkartılan sanık Atay tutuklama işlemelerinin yapılması için karakola götürüldü.