"4 Temmuz Salı günü akşam saatlerinde ilimiz Geri Gönderme Merkezi'nde yangın çıkmış ve başta itfaiye olmak üzere ilgili tüm birimlerce ivedi müdahale edilmiştir. Yangın kısa süre içerisinde söndürülmüş olup Geri Gönderme Merkezi'nde kalan tüm düzensiz göçmenler sağlıklı bir şekilde tahliye edilmiş, dumandan etkilenen 9 düzensiz göçmenin tedavileri sağlanmıştır. Yangın sırasında herhangi bir can kaybı ve firar yaşanmamıştır. Geri gönderme merkezimizde kalan tüm düzensiz göçmenler farklı geri gönderme merkezlerine sevk edilmişlerdir.

Yangının çıkış sebebiyle ilgili adli ve idari soruşturma süreci devam etmektedir.

Kamuoyuna saygıyla duyurulur."

VALİ AYAZ'IN BU AÇIKLAMASI SÖZCÜ18 HABER MERKEZİ'NİN TALEBİ ÜZERİNE YAPILMIŞTIR

Okuyucunun ve kamuoyunun bilmesi gereken ufak bir ayrıntıya değinerek haberimize devam edelim... Çankırı Valisi Abdullah Ayaz'ın açıklaması, bugün saat 16:05'te Sözcü18 Genel Yayın Yönetmeni Vedat Beki'nin Valilik Basın Bürosu'nu arayarak "Dün geceki yangın ile ilgili Sayın Vali kamuoyuna bir açıklama yapmayacak mı?" sorusunun ardından geldi. Bununla birlikte Valilik Basın Bürosu'nun Geri Gönderim Merkezi'nde yaşanan yangın sonrası olay yerinden 'fotoğraf servisi'nin yapılmasını talep ettik. Bununla birlikte gerçekleşen tahliye sonrası Geri Gönderim Merkezi'nin basına açılıp açılmayacağını sorduk!

Basın bürosu'ndan yetkili arkadaşımız "Taleplerimizi sayın Vali'ye ileteceğini ve olumlu-olumsuz dönüş yapacağını" belirtti. Sonrasında geri dönüş yapıldı ve 'basın açıklaması'nın Valilik sitesine konulacağı ifade edilerek; Diğer taleplerimizin kabul edilmediğini ifade etti. Biz de kendisine teşekkür ederek görüşmeyi sonlandırdık.

(Meraklısına: Bu açıklama sonrası Valilik Basın Bürosu aradı ve; "Sayın Vali dün gece olay yerinde Anadolu Ajansı'na 'açıklama yaptı ve bazı ulusal haber sitelerinde haber yeraldı" denildi. Biz de "Çankırı'da Ajans aboneliği kimde var? İlgili sayfayı Çankırı'da kaç kişi okur? Açıklamanın Çankırı'ya yapılması gerekirdi" dedik ve görüşme tamamlandı.)

YAŞANAN OLAY BU KADAR BASİT Mİ?

Dün gece Göç İdaresi'ne bağlı Geri Gönderme Merkezi'nde çıkan 'yangın' ve öncesinde yaşanılanlar Çankırı Valisi Abdullah Ayaz'ın basına ve kamuoyuna yaptığı açıklamanın çok mu çok ötesinde...

Çankırı Valiliği görevine başlamadan önce Ayaz;

17 Ağustos 2015 tarihinde Göç Politika ve Projeleri Dairesi Başkanı olarak Göç İdaresi Genel Müdürlüğü'ndeki görevine başladı ve 2016’da Uluslararası Koruma Dairesi Başkan Vekilliği görevini de üstlenen Abdullah Ayaz; 20.06.2017 tarihinde Genel Müdür Yardımcılığı, 27.10.2018 tarihinden 10.06.2020 tarihine kadar (yani Çankırı Valiliği'ne atama kararının Resmi gazete'de yayınlandığı tarih) Göç İdaresi Genel Müdürlüğü görevini yürüttü.

Böylesi bir görevden gelen Vali Ayaz'a ilk sorumuz;

- Geri Gönderme Merkezi'nin 750 kişilik kapasitesine karşın dün gece yangınla birlikte ortaya çıkan ve bin 196 kişi olarak tespit edilen 'düzensiz göçmen'in orada konuşlanmasına nasıl İZİN verdiniz?

- Geri Gönderme Merkezi'nde bu sayıda 'düzensiz göçmen'in varlığından önceden haberdar mıydınız?

- Şayet 'haberim vardı' diyorsanız o 'düzensiz göçmenler'in özellikle son 10 gündür (bayram tatili nedeniyle) biriken şikayetlerinin çözümü konusunda ne yaptınız?

6 GÜVENLİK GÖREVLİSİ, DÜZENSİZ GÖÇMENLERDEN ŞİKAYETÇİ

Yaşanan olaylar sonrası Geri Gönderim Merkezi'nde görevli 6 güvenlikçi yangın öncesi yaşananlarla ilgili olarak 'düzensiz göçmenlerden' şikayetçi olarak Cumhuriyet savcılarına ifade verdikleri öğrenildi.

İL GÖÇ İDARESİ MÜDÜRÜ VE VALİ ÇOK ŞANSLI!

Yangınla ilgili başta Cumhuriyet Başsavcılığı'nın görevlendirdiği savcılar soruşturmalarını sürdürüyor. Sözcü18 Haber Merkezi'ne gelen ve yetkililerce doğrulanmayan bilgiye göre; Geri Gönderim Merkezi'nde çalışan bir temizlik personelinin 'düzensiz göçmenlere 1 telefon ve çakmak' (!) satışı gerçekleştirdiği ve durumun tespit edilmesiyle 'görevli'nin işten el çektirildiği öğrenildi.

750 kişi kapasiteli ve büyük bölümü 'konteyner'lardan oluşan 'barınma merkezi'nin artan hava sıcaklığı ile birlikte 'yaşanılır' olmaktan çıktığı ve böylesi bir ortamda 1.196 'düzensiz göçmen'in barındırılması öncelikli olarak 'insani' olmadığı gibi 'can güvenliği' açısından da çeşitli sakıncalar doğuracağı gün gibi aşikar.

Düzensiz mülteciler tarafından çıkartılan yangının can kayıpları ile sonuçlanmamış olması büyük bir şans! Buna karşın böylesi bir ortam içerisinde, başta şehrin Valisi olmak üzere, İl Göç İdaresi Müdürü ve diğer ilgili kurum yetkililerinin böylesi bir ortamı daha yaşanabilir hale dönüştürme seçeneğinden uzak hareket etmeleri hayli düşündürücü!

Bütün bunların ışığında dün gece Geri Gönderim Merkezi'nde çıkan yangında yaşanabilecek olası bir felaket (can kayıpları) Çankırı'yı bir anda dünyanın ve de özellikle Avrupa medyasının önüne koyabilirdi! Bu durum bırakın Çankırı için oluşabilecek 'kötü senaryo'yu, Türkiye için altından kalkılamayacak durumların yaşanmasına vesile olurdu...

Başta Vali Abdullah Ayaz olmak üzere ilgili birim müdürü ve emrindeki personelin verilmiş sadakaları varmış!

Ne diyelim!

Burası Türkiye... Burası Çankırı... Koskoca devletin valisi 'yalan' söyleyecek değil ya!

Sayın Vali olaya 'adli bir vak'a' (!) olarak bakabiliyorsa bize ne oluyor ki?!

Elin 'düzensiz mültecisi gelir' senin öz yurdunda kamuya ait binayı ateşe verir!

Ve sonrasında şehrin Valisi 'hiçbir şey olmamış gibi' gün boyu suskunluğunu sürdürürse...

'Gerçekten' (!) bize ne oluyor ki?!

Sözcü18