Cumhur'un ortakları birbirine girdi! Destici vites yükseltti

Cumhur'un ortakları birbirine girdi! Destici vites yükseltti

BBP Genel Başkanı Mustafa Destici'nin "Terörist başının bu denli legalize ve sempatize edilmesi kabul edilemez" eleştirisinin ardından MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir'den sert tepki geldi.

CUMHUR İttifakı'nın ortakları MHP ve BBP arasında PKK terör örgütü lideri Abdullah Öcalan ile görüşülmesine yönelik çatlak oluştu.

BBP lideri Mustafa Destici, Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu'nun terör örgütü lideri Abdullah Öcalan ile İmralı'da görüşmesini eleştirdi.

MHP lideri Devlet Bahçeli'nin de gündeme getirdiği İmralı ile görüşme tartışmasına ilişkin Destici, şunları söyledi:

"'İmralı ile görüşme' üstü kapalı ve dolaylı bir ifadedir. Aslında ve özünde Öcalan'ın 'ayağına gitme' teklifidir. Ülkemiz mukadderatına 40 yıl ihanet etmiş dünyanın en kanlı ve kahpe hain terör örgütünü kurmuş ve liderlik etmiş bir terörist başının bu denli legalize ve sempatize edilmesi kabul edilemez; hukuka ve kamu vicdanına aykırıdır. Hiçbir büyük ülke, “public enemy no.1” (1 Numaralı Halk Düşmanı) konumuna gelmiş biriyle barış yapamaz. Bu durum, ileride devlet ve topluma savaş ilan edeceklere cesaret verir."

Destici'nin söz konusu açıklamasına MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir'den sert tepki geldi.

"KİMLER SİZİ YÖNLENDİRİYOR?"

Özdemir, doğrudan Destici'yi alıntılayarak, şunları yazdı:

"Cumhur İttifakı, Türkiye’nin millî birlik ve bütünlüğünü koruyarak, mütecaviz saldırılar karşısında Türk Milleti’nin yüksek irade ve hassasiyeti ile kurulmuştur.

Ülkemize yönelen tehdit ve tehlikeleri bertaraf ederken, İ‘lây-ı Kelimetullah ülkümüzü hayata geçirmek ve Türkiye Yüzyılı’nı inşa etmek kararlılığındadır. Bu kutlu yolda Terörsüz Türkiye ve Terörsüz Bölge hedefimizde “devlet politikası” olan tüm resmî çabalarda Cumhur İttifakı’nın sergilediği yüksek gayret, Türkiye’yi küresel güç hedefine taşıma stratejisinin en önemli ayağıdır.

Durum böyleyken; resmî açılışlarda, protokol törenlerinde boy göstererek 'saygılar arz edip', türlü talepler ve gerekçelerle bakanlık bakanlık dolaşırken maksadınız neydi? Şimdi değişen nedir? Cumhur İttifakı sizin için ne anlama geliyor? Türkiye ve millî hedeflerimiz için hiçbir sorumluluk ve yükün altına girmeden ne elde etme peşindesiniz? Kimler sizi yönlendiriyor? Anayasa’nın ilk dört maddesini değiştirmek için geçmişte dışarıdan aldıkları talimatlarla 'gizli buluşmalar' yapan kesimlerle, bugün millî üniter yapımızı koruma kararlılığında olan Cumhur İttifakı’na karşı sizi nasıl bir oyunda kullanıyorlar? Kimlerle yan yana getirildiğinizin farkında mısınız? Terörün tamamen bitmesi, terör örgütünün kendisini feshetmesi sizi neden rahatsız etti?

"BİZ KİMİN NE OLDUĞUNU İYİ BİLİYORUZ"

Biz kimin ne olduğunu, nerede durduğunu, samimiyetini, aidiyetini, hissiyatlarını iyi biliyoruz.

Kim ne söylerse söylesin, ne yaparsa yapsın; Türkiye millî birlik ve beraberliğini pekiştirip, teröre son vererek küresel bir süper güç olma hedefine mutlaka ulaşacaktır.

Yaşananlar karşısında sorumluluk üstlenecek irade ve kudretten mahrum olanların ise bu kutlu gelecekte milletimiz tarafından nasıl hatırlanacağını elbette tarih yazacaktır."

DESTİCİ VİTES YÜKSELTTİ

BBP lideri bugün yaptığı açıklama ile 'Terörsüz Türkiye' sürecine ilişkin eleştirilerini sürdürdü.

Destici şunları söyledi:

"Terör örgütünün siyasi uzantısı, dün Meclis'teki grup toplantısında, görüşmenin Suriye’deki mevcut durum için çok önemli olduğu açıklamasını yaptı. Aynı yapı, birkaç ay önce Suriye’de elde edilen statünün, çok yakında Türkiye’de de elde edileceği açıklamasını yapmıştı. Görüşmede terörist başına iki soru sorulduğu dillendiriliyor. Birincisi, PKK’nın silah bırakma ve fesih kararının söylendiği ama bunun sahada görülmediği; ikincisi, Suriye’de YPG’nin neden silah bırakmadığı ve merkezi yönetime dahil olmadığı. Dünden bugüne, yaşanan her gelişme, PKK, özellikle PKK’nın siyasi uzantıları tarafından söylenen her söz, endişelerimizi ve söylediklerimizi haklı çıkarmaktadır. Milletimiz ve ülkemiz adına endişeliyiz.

Bu süreçte, PKK’nın meşrulaştırılmasına ve PKK’nın misyonunun barış isteği olarak özetlenmesine itiraz edenlerin terörden fayda sağlamakla suçlanmasını hayretle ve ibretle izliyoruz. Gelişmeleri elbette takip edeceğiz ve fikrimizi, düşüncemizi ifade edeceğiz. Milletimiz, ülkemizin birliğinden asla taviz vermeyecektir. Milletimiz dilinden, kimliğinden asla taviz vermeyecektir. Biz bu aziz Müslüman Türk milletinin ferasetine ve irfanına güveniyoruz."

"KİMSEYİ HEDEF ALMADIK"

BBP lideri Destici, sözlerini şöyle tamamladı:

"Terör örgütünü ele başı, 40 bin kişinin katili yani terör örgütünün bir numarasıyla, görüşülemeyeceğini, müzakere edilemeyeceğini ve bundan da bir sonuç alınamayacağını ifade ettik. Bize güya dünyada örnekler diye bahsedilen örneklere baktığımızda hiçbirisinde terör örgütünün bir numarasıyla görüşmek yok. Daha doğrusu terör örgütünün temsilcileriyle Meclis üyelerinin görüşmesi de yok. Partileriyle ya da aracılarla görüşme var. Biz bunu dillendirdik. Biz hem inancımızı, inandığımızı söyledik hem de realist olanları söyledik. Tecrübe edilenleri söyledik. Bütün bunları söylerken de kimseyi hedef almadık. Kimsenin ismini telaffuz etmedik. PKK ve siyasi uzantıları tarafından hiçbir kurumunda adını telaffuz etmedik. Nasılsa herkes fikrini söylüyorsa, elbette ben de partim de fikrimizi söyleyeceğiz.

Lütfen hatırlayalım. 2015 Çözüm Süreci’nin en sıcak günlerinde bile ‘PKK ile masaya oturulsun’ diyenlerin oranı yüzde 20-30’u geçmemişti. Sonucun ne olduğu da ortadadır. Sahada kalıcı barış, kapalı kapılar ardında yürütülen müzakerelerle değil; hukukla, şeffaflıkla ve millet iradesiyle ve en önemlisi de devletin gücüyle tesis edilir. O güçte kahraman Türk ordusu ve polisidir. Aksi hâlde, DEM’in, Kandil’in ve İmralı’nın söylemleriyle meşruiyet üretilecek olan her süreç, devlete ve millete sadece güvensizlik, kırılganlık ve yeni tehditler bırakarak geri döner."

HABERE YORUM KAT
UYARI: Okuyucu yorumları ile ilgili olarak açılacak davalardan Sözcü18.com sorumlu değildir.