Jandarma, Ümit Özdağ'ın 'şükür namazı'nı engellemiş!
148 gündür Silivri Marmara Cezaevi'nde tutuklu bulunan Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, tahliye edildi. Tahliye edilen Ümit Özdağ açıklama yaptı.
İSTANBUL'un Silivri ilçesinde bulunan Marmara Cezaevi'nde yaklaşık beş aydır tutuklu bulunan Zafer Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ümit Özdağ’ın "Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme" suçlamasıyla yargılandığı davada karar açıklandı.
Mahkeme Ümit Özdağ hakkında hükmün işlenmesi nedeniyle 2 yıl 4 ay 3 gün hapis cezasına karar verdi.
Özdağ’ın içeride bulunduğu süre göz önünde bulundurularak hiçbir adli kontrol şartı olmaksızın tahliyesine hükmedildi.
"DEMOKRASİ VE HUKUK DEVLETİ NÖBETİYDİ"
Tahliyesinin ardından açıklama yapan Ümit Özdağ şu ifadeleri kullandı:
"Burada 149 günden beri Zafer Otağı’nı kurup her gün 24 saat soğukta, karda, kışta, kıyamette, güneş altında nöbet tutan bütün Zafer Partili kardeşlerime içten teşekkürlerimi sunuyorum. Bu sadece bir zafer nöbeti değil, aynı zamanda demokrasi ve hukuk devleti nöbetiydi. Bugün tahliye oldum, ancak tahliye olurken 2 sene 4 ay hapis cezasına çarptırılarak tahliye edildim. Bana atılan suç, Kayseri’de Suriyelilere yönelik 'halkı kin ve nefrete sevk etmek' suçu konusunda ellerinde hiçbir delil olmamasına rağmen, savcılığın Kayseri İl Emniyet Müdürlüğü’nden geldiğini ifade ettiği belgede Ümit Özdağ'ın adı yazmamasına rağmen, Ümit Özdağ'ın adı yazıyor, onun tahrik ettiği yazıyor diye, bütün dünyanın gözleri önünde hakikate aykırı bir beyanı mahkemede iki kez tekrar etmesine rağmen bir ceza tesis edildi. Ama bunun istinafı var, Yargıtay’ı var ve göreceksiniz: Bundan beraat edeceğim. Türk halkı vicdanında bu kararı onaylamamıştır.
Hukukun nasıl düşman ceza hukuku şeklinde muhalefeti baskı altına almak için kullanıldığının çok somut bir örneğini burada birlikte yaşadık. Beni beş ay tek kişilik hücrede tuttular. Hiçbir suçumuz yok. Suçumuz olmadığına dair yüzlerce kanıt var, suçumuz olduğuna dair bir tek kanıt yok. Ama beş ay sizi tek başınıza, fiziksel güç kullanarak hapsedebiliyorlar. Hiçbirimizin anayasal veya yasal hakları güvence altında değil. Tekrar söylüyorum herkesin bu ülkede eşit vatandaş olduğu, farklı hukuk uygulamalarının olmadığı bir Türkiye'nin inşa edilmesi gerekiyor. İlk siyasal açıklamam, nerede kalmıştık? Oradan devam edeceğiz.''
"ÜÇ DEFA SADECE SELAMLAŞTIK"
Özdağ, cezaevinde diğer tutuklularla görüşüp görüşmediğinin sorulması üzerine, ''Hapishane şartlarında tutukluların birbiriyle görüşmeleri tek kişilik odalarda kalınca mümkün değil. Ancak avukat görüşü sırasında karşılaşabiliyorsunuz. Orada da Ekrem Bey’i bir uca, beni bir uca koyuyorlardı. Bir araya gelmek, yakınlaşma şansımız olmuyordu. Üç defa sadece selamlaştık. Bunun dışında tabii avukat görüşmesi sırasında selamlaşmak mümkün oluyor. Fakat bunun ötesinde bir fikir alışverişi mümkün değil'' diye konuştu.
"İlk miting için nereyi düşünüyorsunuz?" sorusuna Özdağ, "Onu arkadaşlarımızla istişare edeceğiz" yanıtını verirken, "Siyasi yasağa ilişkin bir şey söylenmedi gerekçeli kararda ne bekliyorsunuz?" sorusu üzerine, "Doğrusu, benim de en çok merak ettiğim husus, gerekçeli kararın nasıl inşa edileceği. Çünkü hukuk içinde bunun mümkün olmadığını biliyorum, göreceğiz. Meselenin istinaf ve Yargıtay boyutlarını birlikte göreceğiz" diye konuştu.
"PLANLADIĞIM İLK ŞEY ŞÜKÜR NAMAZI KILMAKTI"
''Zafer Otağı'' ziyareti sonrasında Ankara'ya geçeceğini kaydeden Ümit Özdağ, "Ben buradan çıkar çıkmaz yapmayı planladığım ilk şey, şuradaki camide şükür namazı kılmaktı, fakat jandarma izin vermemiş. 'Özdağ oraya giderse herkes peşinden gelir cami kalabalık olur' diye. Camide kalabağın bir sıkıntısı yok, neden itiraz ettiler anlamadım. Şimdi otağa uğradıktan sonra Ankara'ya geçeceğim ve çalışmalara başlayacağız'' ifadesini kullandı.