Keloğlan Çankırılı ise nerede şu '7 cüceler' (!)

Keloğlan Çankırılı ise nerede şu '7 cüceler' (!)

Çankırı ile ilgili her türlü 'masal'a hazırdık ancak Tuz Mağarası'ndaki eşeğin, Keloğlan'ın eşeği olabileceği (!) hatta hatta "Bu eşek Keloğlan'ın tuz almaya gittiği eşek" (!) iddiasına hiç mi hiç hazır değildik! Anlatalım

ÇANKIRI ile ilgili yerel 'hikayeler'i (!) dinlemek başta her bir 'Çankırılı' adına ve Çankırı'yı seven-takip eden insanlar adına 'hoş' ve de 'güzel' olabilir...

Lakin ortaya çıkan hikayelerin de az-buçuk 'tutarlı', az-buçuk ayakları yere basan taraflarının da olması beklenir!

Özellikle Çankırı gibi 'turizmden gerekli ölçüde pay alamayan' bölgeler için ortaya atılan 'absürt projeler' (!) başlığı altında mazimizde 'Van Canavarı' örneğinden yola çıkılarak 'Keloğlan Çankırılı' (!) masalı anlatmakta da 'beis' aramamak gerekir!

Açık ve net baktığımızda eldeki verilere göre; "Keloğlan Çankırılı" projesi başlı başına bir 'bürokrasi' (!) çalışması olarak önümüzde duruyor...

Bugüne kadar bu projeyi 'gülümseyerek' kabul edenler ile 'elinin tersiyle' (!) sırt çevirenler mevcut!

Dünya alem bilsin ki; Bizler yani 'Sözcü18 yazı ailesi' olarak önümüze konulan 'Keloğlan Çankırılı' masalına-hikayesine 'nokta' kadar destek vermeyenler tarafındayız...

'Karşı oluşumuz'u bir yazıyla anlatmak doğaldır ki mümkün değil! Ancak ortadaki bu saçmalığa da tahammül etmemek gibi bir 'hakkımız'ın da olduğunu düşünerek konuya 'girizgah' babından 'dalış' yapmayı uygun gördük.

Günümüzde sosyal medyanın gem vurulamaz ilerleyişi içerisinde böylesi 'uçuklukları' yapmanın beraberinde "astarı yüzünden pahalıya patladı" (!) sonuçları da getirdiği uyarısıyla konumuza dönelim:

"Keloğlan Çankırılı" projesinin içeriğine şöylece bir bakalım:

- Dünyada eşine ender rastlanan ve ülkemizde eşi benzeri olmayan türden devasa bir Tuz Mağaramız var...

- Ve kötü bir tesadüf olmalı ki, 2004-2009 yılları arasında Çankırı Valiliği görevinde bulunmuş, merhum Ali Haydar Öner'in önerisiyle mağarada bulunan, sonrasında çeşitli süreçlerden (!) sonra 'camekan'a yerleştirilmesiyle gelene-gidene gösterilen 'doğal mumya' bir 'eşeğimiz' var!

Bu 'varlar'a bir de Anadolu'nun dört bir yanında dolaşan ve her birimizce çok bilinen "Keloğlan masalları" içerisinde 'hit' olmuş "Keloğlan Hiç (tuz) Alıyor" hikaye ya da masalı var!

İsterseniz bu çok bilinen masalın-hikayenin girişini bir hatırlayalım:

"O zamanlar bizim bildiğimiz şu adi tuzun adına 'hiç' derlermiş. Keloğlan anasının dediğini unutmamak için yolda giderken 'hiç, hiç' diye söylenir dururmuş. Gide gide deniz kenarına varmış. Balıkçılar geceden ağ atmışlar da sabahleyin kıyıdan elbirliği ile 'hay hak, hay hak' diye çekerlermiş. Bu Keloğlan gelmiş, 'aman anamın dediğini unutmayayım' diye, orada 'hiç, hiç' der dururmuş. O böyle dedikçe, balıkçılar kızmışlar, 'hay hak, hay hak' diyerek asıla asıla ağın sonuna gelmişler ki, bir tek balık yok. Keloğlan 'hiç, hiç' dedikçe balık çıkmazmış! Ağların sonundaki torba da boş çıkınca, bunlar tutmuşlar, orada dikilip 'hiç, hiç' diye söylenen Keloğlan; evire çevire bir güzel dövmüşler."

Hikaye devam ediyor ama sizler de anladınız herhalde... Neyi mi?

Kelaoğlan... Hiç... Deniz... Balıkçılar... Ağ atmalar... Balık...

Bizde ne var?!

Hiç... Eşek... Ve zorlama ile Balıbağı... !!! Ve köyde yıkık-virane bir ev!!!

- Deniz var mı?

- Dağa kaçtı!

Deniz olmayınca 'balıkçılar' olur mu?

Balıkçı olmayınca 'ağ' olur mu?

'Ağ' olmayınca 'balık' olur mu?

Kıssadan hisse anlatmaya çalıştığımız şudur ki;

"Valilik dayatmasıyla (!) Keloğlan'ı Çankırılı ya-pa-maz-sı-nız" (!)

Bunu Balıbağı yaşayanları yese, Çankırılı yemez...

Yemediğini de görüyoruz!

Bununla birlikte 'Keloğlan Çankırılı' masalını ortaya atan(lar) başta Tuz Mağarası olmak üzere Çankırı'nın geleceğiyle oynuyorlar...

Bu sayfalardan "Keloğlan Çankırılı" projesinin yapımcılarına-destekçilerine (!) çağrımız şudur ki;

Çankırı'ya ve Çankırı insanına bu kötülüğü yapmaktan vazgeçiniz... Çankırı'ya ve Çankırı insanına hizmet etmek istiyorsanız çok daha gerçekçi - çok daha inandırıcı ve çok daha 'yaşanmış' yerel hikayeler (!) ile karşımıza çıkınız ki, sahip olunan "Tuz Mağarası" bırakınız Anadolu insanlarının 'ziyaret' noktası, dünya insanlarının gelip-görebileceği bir 'turizm' noktası olsun...

"Yok! Dediğimiz dedik çaldığımız düdük" (!) diyorsanız bundan sonraki adımınızda Keloğlan'ın yol arkadaşları olan "Yedi Cüceler"i de Çankırı'nın hangi noktasından 'fışkırtacağınızı' (!) merakla beklediğimizi de bilmenizi isteriz...

(Devam edecek)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Okuyucu yorumları ile ilgili olarak açılacak davalardan Sözcü18.com sorumlu değildir.
13 Yorum