25 Ağustos tarihinde bıldırcın ve üveyik avı ile açılan 2012-2013 avlanma sezonu biz Çankırı avcıları için çok verimli geçmedi. Bıldırcın yok denilebilecek kadar az ve bir miktarda üveyik vardı. Avlansak da geçmiş seneler ile kıyaslandığında çok sönük bir sezon başlangıcı olmuştu. Daha ilk haftanın sonunda bıldırcın ve üveyik avının bu sezon olmayacağına kanaat getirerek bakımını yaparak kaldırmadığımız oltalarımız ile olta balıkçılığına devam kararı almıştık. Nasıl olsa havalar iyi gidiyor gittiğimiz sulardan da birkaç parça balık çıkarmayı becerebiliyorduk. Hem 20 Ekim 2012 tarihi itibari ile keklik ve tavşan avı sezonu açılacaktı.

2011-2012 av sezonunda Çankırı Doğa Koruma ve Milli Parklar (DKMP) Şube Müdürlüğü, Devlet ve Genel Avlaklara yeni geçiş yapıldığından hem avlakların belirlenmesi bazında hem de av hayvanları kotalarında ufak tefek hatalar olabileceğini söylemişler bu hataların 2012-2013 av döneminde tekrarlanmayacağını belirterek bizleri umutlandırmışlardı. Çünkü onlar büyük Devletimizin bürokratlarıydılar ve her fırsatta biz avcılar ve doğal dengenin korunması için çalıştıklarını tekrarlıyorlardı. Biz avcılara her karşılaştığımızda bir sonraki sezon yani bu sene için umut vermişler ve bizlerin kendilerine güven duymamızı sağlamışlardı ki yaptıkları da doğruydu. Keşke geçtiğimiz yıl söyledikleri bu seneki icraatlarını doğrulayabilseydi.

18 Ekim Perşembe günü av arkadaşım Ali Osman Bey ve kendime ait bütün evrakları eksiksiz hazırlayarak Güney Kızılırmak Genel Avlağından tavşan ve keklik kotası alabilmek için biz avcıların haklarını koruduklarını iddia eden hazretlerinin huzurlarına hem avcılık yapabilmek için her türlü vergi, harç, pul parası yatırmış, hem de kota alabilmek için her türlü evrakını eksiksiz hazırlamış bir avcı olarak yine de tedbiri elden bırakmamak adına üç Kulhü bir Fatiha bir de Ayetel Kursi okuyarak varıyorum. İçeride benden önce huzura çıkmış Çankırı avcı eşrafından olduklarından yakinen tanıdığım birkaç avcı ağabeyim ve kardeşimin kota işleri yapılıyor. Yüz ifadeleri biraz asık gelse de çok önemsemeyip şahsımın almış olduğu gerek aile gerekse devlet terbiyesi sınırlarında modern bir şekilde içerdekileri selamlayıp gösterilen sandalyeye sıramın gelmesini beklemek üzere oturuyorum. Kota miktarlarının bu sene de sıkıntılı olduğu gerçeğini anlamam uzun sürmüyor meğer asık suratların sebebi kota miktarlarıymış.

Çankırı genelinde tescil edilmiş olan toplam sekiz adet genel ve devlet avlağı var. Diğer bir deyiş ile av kotası alınarak avcılık yapılabilen sekiz tane av sahası var. Kota bitinceye kadar izin almak koşulu ile her gün avlanılabilir. Dokuz ilçe keklik avına kapatılmış sadece Orta, Çerkeş ve Çankırı merkez ilçe hariç ki bu işte mutlak suret ile yönlendirme var. Şöyle ki İl Av Komisyonu toplanmadan evvel İlçe Av Komisyonları toplanarak görüş bildiriyorlar. Ne hikmetse Merkez İlçe de dahil olmak üzere toplam 12 ilçeden 9 ilçenin komisyonlarından ilçe genelinde keklik avı kapalı kararı çıkmış. Demek oluyor ki bir ilçenin karnı gaz yapınca diğerlerinde de gaz sıkışması oluyor. Devlet ve Genel Avlak olarak tescil edilmemiş alanların büyük bölümü ciğer gibi kırmızı yani bu av döneminde ava kapalı, bir kısmı ise Yaban Hayatı Yerleştirme Sahası. Tescil edilmiş olan bu sekiz avlağa ise toplam 976 adet keklik 2010 adet de tavşan kotası verilmiş ve kota için izin alımı ardından her bir av günü için avcı başına 1 adet tavşan ve 2 adet keklik limiti toplam kotadan düşülüyor. 20 ve 21 Ekim tarihlerinde 160 adet keklik kotalı bir Genel Avlak kotasını bitiriyor ve yasaklı kapsama alınıyorsa ki o tarihlerde diğer avlaklardan da avcılık için kota alındığını biliyorum. Basit bir matematik oranlaması ile yaklaşık 8 ya da 10 günlük bir avlanma günü neticesinde Çankırı ilindeki keklik kotaları bitmiş olacak ve bu av sahaları keklik avcılığına kapatılacak. Ancak kanunen 20 Ekim 2012 tarihinde başlayan keklik ve tavşan avı 27 Ocak 2013 tarihinde son bulacak. Diğer bir ifade ile 10 av günü içerisinde biten keklik kotasına karşın doğru orantılı olmayan tavşan kotası (bir günde bir avcı 1 adet tavşan, 2 adet keklik avlayabilir)  neredeyse 27 Ocak 2013 tarihine yakın bir zamana kadar sürecek.

Çok sayın ve muhterem DKMP’ciler kutluyorum sizleri.

Geçen sene geçiş süresi hata olabilir pardon dediniz bu sene de mi pardon diyeceksiniz. Bu seneki mazeretiniz ne acaba?

Unutmadan bir kutlama da sessiz, sakin, ensesine vur lokmasını al hesabı sükunetini bozmayan, tepkisini koymayan, bir arada iken mangalın külünü bırakmamak adına püfür püfür savuran biz avcılara, hatta biz avcıları usluluğumuzdan dolayı kocaman bir aferin ile kutluyorum. Bakın ne kadar güzeliz tam hazretlerinin istediği gibiyiz.

Birkaç gün önce av ve avcılık camiası için çok çabalar sarf etmiş, aynı zamanda biz avcıların yazılı basın olarak elçisi olmuş benimde çok saygı duyup yakından takip ettiğim İç Anadolu Av ve Yaban hayatı Federasyonu Başkanımız sayın Kamil Üçbaş Bey bir sosyal paylaşım sitesinde "“kınalı kekliğimiz nerede!.."” başlığı ile bir konu açtı. Belki takip edeniniz olmuştur. Birçok kişi baktığı pencereden kendi görüşlerini paylaşarak konuya katkıda bulunmuş. Bir kişi var ki patlatmış:

"“Üstad kınalı keklik nerde sorusunun cevabı geçen yıl kotanın 4 olması katliam oldu. Yıllardır kota artırılsın diyenler şimdi sızlanmasın.”."

Evet doğru duydunuz cevap aynen bu şekilde. Yazının kime ait olduğunu araştırırsanız bulursunuz.

Avcıların yanında olduğunu ifade edebilmek adına bir dönem dernek başkanlığı yapan birisi için ne yazık ki çok talihsiz bir ifade. Demek biz avcılar kekliği bu hale getirdi. Geçen sene ilk defa limit 4 adet olan keklikte acaba her av günü kaç avcı tam limitte avlanabilmiştir ki?

Çankırı'da zaten geçen seneye kadar yanılmıyorsan 4 sene kadar keklik avlamak zaten yasaktı. Sizler değil miydiniz tavuk gibi yetiştirilen keklikleri şova dönüştürerek doğaya salıp bonus yapan?

Saldığınız binlerce kekliği bir av sezonunda biz avcılar mı bitirdik?

Zaten geçen sene de kota ile avlatmadınız mı?

Hani sözde bilimsel olarak belirlediğiniz kota dışında kalan keklikler üreyip çoğalacaktı?

O yüzden mi çoğalmış olan keklik kotasını Güney Kızılırmak Genel Avlağında bu sene “0” (sıfır) evet yanlış değil “SIFIR” olarak belirlediniz?

Ya da bu söyleminizle yine kendinizi sütten çıkma ak kaşık biz avcıları günah keçisi mi yapmaya devam ediyorsunuz. Zaten siz hatasızsınız çünkü bugün devletin zırhına bürünmüşsünüz. Tarlalarda fare ile mücadele için fare deliği başına 2-3 adet konulması gereken zehirli buğdaydan delik başına bir yemek kaşığı koyan çiftçinin, kar düştükten sonra araziden çıkan avcının yerine kontrolsüzce araziye giren kontrol edemediğiniz eli tüfekli köylünün hiçbir suçu yok değil mi? Bir kutlama da size "“aferin"”.

Avcı arkadaşlar biz avcılar üzerinde çok tatlı bir oyun oynanmakta bilmem farkında mısınız?

Oyunun kuralı çok basit. Az kota ver -kaçak avcılığa sevket - sonra da yakala, ceza yaz ve kahraman ol. Çark hep yakaladıkları ile övünülerek dönmedi mi?

2015'’den sonra tamamen paralı avcılık sistemine geçinceye kadar bu av günlerini iyi değerlendirmeniz dileklerimle bütün avcı dostlara rastgelsin.