Özgür Özel: Önce demokrasi önce adalet!
Muharrem İnce CHP'ye geri döndü. Özel ve İnce grup toplantısının yapılacağı salona birlikte geldi. Özel, İnce'yi kürsüye davet ettikten sonra "Ben Muharrem İnce'ye rozet takamam, onun rozeti zaten alnına takılı" dedi.
CUMHURİYET Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
CHP Grup Toplantısı Muharrem İnce'nin CHP'ye dönüşünün ilanıyla başladı. Kürsüde konuşan Özel, "Burası baba evidir. Bu evin kapıları vatanına, milletine, Gazi Mustafa Kemal'e saygı duyan herkese açıktır. Türkiye'nin bütün demokratlarını baba evine davet ederiz. 31 Mart seçimlerinde kapılarını ardına kadar açtığımız baba evinin çağrımıza kulak verenlerle 47 yıl sonra da Türkiye'nin birinci partisi olmuştur. Bu gurur hepimizin" dedi.
Özel, daha sonra "Partisini en yaşlı üyeye emanet etti. Önümüzdeki günlerde kurultayları toplanacak. Memleket Partisi pozitif bir gündemle kendisini feshedecek. Sonra da biz Memleket Partilileri baba evine bekleyeceğiz. Ama bugün ilk adımı atmak üzere hep CHP'li olmuş Muharrem İnce'yi buraya davet ediyoruz" diyerek İnce'yi kürsüye çağırdı. İnce'nin partiye dönüşü ilan edildikten sonra Özel "Muharrem İnce'ye rozet takamam. Çünkü onun rozeti doğduğundan beri alnına takılı" diye konuştu.
İnce ise kürsüde Hasan Hüseyin Korkmazgil'in "Acıyı Bal Eyledik" şiirini okuyarak sözlerine başlayıp şunları söyledi:
"Ben bugün buraya bir kibirle gelmedim. Ben bugün buraya bir pişmanlıkla da gelmedim. Ben bugün buraya kişisel bir hesapla da gelmedim. Ben bugün buraya Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel'in samimi, içten bir davetiyle geldim. Ayrılıklar bazen kırgınlıktan olur. Bazen de umudu başka yollarla aramakla olur. Benim bugün buraya gelişim bir geri dönüş değildir. Benim bugün buraya gelişim bir kucaklaşmadır, bir sarılmadır, bir hasret gidermedir. Demokrasi dedik. Hukukun üstünlüğü dedik, eğitim dedik, bilim dedik, akıl dedik. Hep aynı şeyleri söyledik. Ve ayrı düştüğümüz günlerde de bir çift mavi gözün ışığından, Atatürk ilkelerinden hiç vazgeçmedik. Bugün burada aranızda eğilmeyen başınız olmak için buradayım. Susmayan diliniz olmak için buradayım. Bükülmeyen bileğiniz olmak için buradayım. Ve hepinize diyorum ki Kurtuluş yok tek başına. Ya hep beraber ya hiçbirimiz. Hepinize çok teşekkür ediyorum. Sayın Genel Başkanımıza daveti için çok teşekkür ediyorum. Hepinize saygılar sunuyorum. Sağ olun, var olun. Ya hep beraber ya hiçbirimiz kurtuluş yok tek başına!"
TURİZM BAKANI'NA SESLENDİ: "ORADA BAKANLARIN NASIL İSTİFA ETTİĞİNİ ÖĞREN"
Parti grup sırasına dönen İnce'ye bir kez daha "Hoşgeldiniz sayın Başkan" diye seslenen Özel, daha sonra sözlerine şöyle devam etti:
"Kartalkaya faciasını 10 günde detaylarıyla açıklayacaklarını söylediler ama üzerinden 5 ay geçti. Bilirkişi raporunda bakanlığın sorumlu olduğu yazdığı için savcılık bunu kabul etmedi. Bakanlığı çıkarın, Bolu Belediyesi'ni bilirkişi raporuna dahil edin dediler. Sonra bu bilirkişi raporunu korsan deyip yeni bilirkişi heyeti atadılar. Bolu Belediyesi İtfaiyesi'ni işin içine katarak bir soruşturma başladı. 7 Temmuz'da ilk duruşmada orada olacağız. Birinci derecede Turizm Bakanı, kendi bünyesindeki memurların yargılanması için izin istendi ama izin vermedi.
Turizm Bakanı yatıyla gidip Yunan adalarını geziyor. Rakiplerini görmek için gittiğini söylüyor. Oraya gittiysen bir şeyler öğren. Orman yangınından sonra ya da tren kazasının ardından orada bakanların nasıl istifa ettiğini öğren. Olayın üzerinden 150 gün geçmiş pişkin pişkin gözümüzün içine bakıyorsun."
"4.7 MİLYON GENÇ EVDE OTURUYOR"
Erdoğan, 'Biz geldiğimizde öğrenci kredisi 45 liracıktı, şimdi 3 bin TL' demişti. 255 simit alıyordu o zaman o öğrenim kredisi, şimdi onun verdiği krediyle 200 simit ancak alabiliyor. 4.7 milyon gencimiz ev genci olarak evde oturuyor. 39 milyon vatandaşın kredi kartı borcu 2.1 Trilyon Lirayı buldu. Yani kişi başına 54 bin TL borçluyuz. 19 Mart darbesinin ardından yaktıkları 60 milyar dolar ile herkesin bu 54 bin TL'lik borcu ödenir, herkesin eline de 7 bin TL para kalırdı."
Özgür Özel'den Erdoğan'a tarihi meydan okuma
— Halk TV (@halktvcomtr) June 24, 2025
???? Var mısınız? Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak bugünden kararı alınacak, kasım ayının başında yapılacak, Erdoğan'ın da aday olabildiği otomatikman aday olacağı bir seçime ve Türkiye'nin kimin tarafından yöneticiliğine milletin… pic.twitter.com/NPiHdRSwYK
CHP'NİN ASGARİ ÜCRET TALEBİNİ AÇIKLADI
Normal bir ücretlinin ev sahibi olma, araba sahibi olma imkanı imkansız hale geldi. Asgari ücretlinin ve emeklinin 13 kat artan ücretlerine karşı daire fiyatları ise 21 kat artmış.
Asgari ücreti uzun zamandır gündemde tutmaya çalışıyoruz. 2022, 2023'te de asgari ücrete Temmuz'da da zam yapılmıştı. Seçim sürecinde Erdoğan, asgari ücrete yılda dört kez zam yapılmalı demişti. Biz asgari ücret içinde hakkaniyetli bir rakam belirlemiştik. Bursa mitinginden beri asgari ücrete ara zam talebini, emeklilere seyyanen zam talebini dile getiriyoruz. Temas etmemiz gereken hemen herkesi ziyaret ederek düşündük, taşındık.
TÜİK'in açıkladığı enflasyon oranına göre belirlesek 28 bin 267 lira asgari ücret oranına ulaşıyoruz. Buna büyüme oranlarını da dahil edersek 30 bin 205 lira ediyor. Bu nasıl verilecek diye merak eden varsa şüphesiz bu devletin cebinden çıkmayacak. Bu para, küçük esnaftan küçük işletmeciden çıkacak. Ancak böyle bir durumda devletin kasasına sosyal sigorta primi giriyor.
Cumhuriyet Halk Partisi'nin asgari ücret talebi 30 bin 205 liradır. Buradan tüm kamu işçilerine sesleniyoruz. Mücadeleniz, mücadelemizdir. Meydanlarda da grevde de yanınızda olmaya, sizin sesinize ses olmaya Cumhuriyet Halk Partisi olarak halkın partisi olarak kararlıyız.
ALTAYLI ÖRNEĞİYLE 'İÇ CEPHE' TARTIŞMASINA YANIT VERDİ
Fatih Altaylı'nın boş koltuğunu yayınlıyorlar ve 24 saatte 1,3 milyon kişi Fatih Altaylı'nın boş koltuğunu izledi. Buradan buradan bu da geçer yahu diyen Fatih Altaylı'ya onun gibi içerde sadece düşüncelerini açıkladığı için tutulan herkese dayanışma duygularımızı iletiyoruz ve şunu söylüyorum: İç cepheyi güçlendirmek demokrasiyle olur, adaletle olur. Herkesin kendini ülkede mahkemeler karşısında eşit hissetmesiyle olur. Kendisini ezilen ötekileştirilen tehdit edilen susturulan değil özgürce konuşan ve konuştuğunda başına bir şey gelmeyeceğini bilen bireyler olduğu halde olur.
Eğer siz iç cepheyi değil de iç avluyu, cezaevlerindeki iç avluyu güçlendirirseniz; oraya gazetecileri oraya akademisyenleri, oraya üniversiteli gençleri oraya belediye başkanlarını, belediye meclis üyelerini parti meclis üyelerini, ana muhalefet partisinin önceki dönem genel başkan yardımcılarını, büyükşehir belediye başkanlarını, ilçe belediye başkanlarını ve Türkiye'nin bir sonraki Cumhurbaşkanını, Cumhurbaşkanı adayımızı doldurursanız iç avluyu kalabalıklaştırırsanız iç cepheyi asla güçlendiremezsiniz. Buradan iç cephe diyenlere diyorum ki: Önce demokrasi önce adalet! Ondan sonra gör bakalım ne kadar güçlü Türkiye..."
AKP'NİN 'ERDOĞAN' İDDİASINA 'HODRİ MEYDAN' DEDİ: KASIM AYINDA VAR MISINIZ?
"Trump güya tek adam rejimlerine karşı demokrasiyi götürecekmiş, aynen Irak'ta olduğu gibi! Bu sefer de İran'a şımarık İsrail'i saldırtan, arkasında duran sırtını sıvazlayan, çağrısına uyup bombardıman yapan, uluslararası hukuku hiçe sayan bir Amerika Birleşik Devletleri ve başkanı Trump. Bunun karşısında dün Ömer Çelik'i dinledim. Diyor ki 'kriz dönemlerinde Türkiye'yi Erdoğan yönetsin' istiyorlar. Bölgeye barış kısık sesle gelmez. Küçük harflerle Netanyahu ile sözde kayıkçı kavgası yaparak bu meseleler asla hal olmaz. 8 parti 8 parti Üsküdar'da miting yapıyor. 8 parti Filistin'e destek veriyor İsrail'i kınıyor. Ağzınızı açıp bir kelime söylemiyorsunuz. Sonra dönüp muhalefet pasif kalıyor, iktidar bu işleri iyi yapıyor. Ömer Çelik'te çıkmış efendim Türkiye bir kriz yaşarsa insanlar başında Erdoğan'ı görmek istiyormuş. Bunu son yaptırdıkları ankette görmüş.
Buradan Ömer Çelik'e Recep Tayyip Erdoğan'a sesleniyorum. Ben öyle ankette öyle bir şey görmedim. Ama bu millet kendisini kimin yönetmesini istediğini söyleyecekse Kasım ayının başında koyarsınız sandığı görürsünüz cevabı. Hodri meydan. Hodri meydan. Var mısınız? Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak Cumhuriyet Halk Partisi olarak bugünden kararı alınacak kasım ayının başında yapılacak Erdoğan'ın da aday olabildiği otomatikman aday olacak bir seçime ve Türkiye'nin kimin tarafından yöneticiliğine milletin karar vermesine biz varız. Hodri meydan. Hodri meydan. Buradan Erdoğan'a sesleniyorum. Adayımı bırak sandığı getir adayımı yanında sandığı önümde görmek Ekrem İmamoğlu'nu Cumhurbaşkanı yapmak istiyoruz.
İMAMOĞLU İÇİN TOPLANAN İMZALARDA SON DURUM: 20 MİLYONDAYIZ
Ekrem İmamoğlu'nu ailesini 90 gündür kazıyor altından insan çıkıyor. Namuslu bir insan çıkıyor. Sayın Erdoğan diyordu ki 'efendim 1 ay sonra -bu lafı dediğinden beri 94 gün geçti- 1 ay sonra birbirlerinin yüzüne bakamayacaklar. Ailelerinin gözüne bakamayacaklar.' O lafları söylediğinde turpun büyüğü heybe diyordu. O turpun büyüğü nerede? Kopacak dananın kuyruğu nerede? CHP'nin genel başkanı burada. Türkiye'nin gözünün içine baka baka söylüyorum. Ekrem İmamoğlu masumdur. Tek suçu Cumhurbaşkanı adayı olmasıdır. Erdoğan'ı yenecek olmasıdır.
Tarihin en büyük geri sayımı için, tarihin en büyük güvensizlik oyu için. Erdoğan'ın karşısına, ona atılan oy kadar 'erken seçim istiyorum' diyen imza için geri sayım başladı. 20 milyondayız, 7 milyon için geri sayıyoruz!
'ETKİN PİŞMANLIK' TEPKİSİ: ERDOĞAN SON PİŞMANLIK FAYDA ETMEYECEK
Buradan Erdoğan'a sesleniyorum. Etkin pişmanlığı bırak. Son pişmanlık fayda etmeyecek. Bu millet bunların hesabını sana soracak. Teker teker soracak. Bugün bugün açılışı iyi bir Cumhuriyet Halk Partiliyle yaptık. Kucaklaşmaya geldim dedi kucaklaştık. Kapanışı da iyi bir Cumhuriyet Halk Partiliyle yapmak istiyorum
Zevcan Acar Lüleburgaz'ın eski ilçe başkanı. Görevi bırakmış. Lüleburgaz'dan gel yanıma. Gel. Görevi bırakmış. Lüleburgaz'da iyi bir Cumhuriyet Halk Partili. Dedim ya bütün Cumhuriyet Halk Partililer sorumluluk sizde. İmza kampanyası için föyleri alacaksınız. Sokağa çıkacaksınız. İkna edebildiğiniz kadar insanı ikna edip imza toplayacaksınız..."