Sanatçı ve soL Gazetesi yazarı Pınar Aydınlar’ın 29 Temmuz 2010’da Tunceli’nin Hozat ilçesinde yapılan 10. Munzur Kültür ve Doğa Festivali’nde söylediği türküler nedeniyle açılan davada mahkeme bugün kararını verdi. Festivalde, “Kızıldere Ağıtı”, “İbrahim’e Ağıt”, “Ali Haydar” ve “Kırmızı Gül” türkülerini söylediği için “TKP/ML terör örgütü propagandası yapmak” suçlamasıyla hakkında 1 yıldan 5 yıla kadar hapis istenen Aydınlar’ın 3 yıl boyunca Dersim’de türkü söylemesi yasaklandı.

 

 

3. yargı paketiyle ilgili 6532 sayılı yasanın geçici 1. maddesine göre yargılamayı durdurma verilen mahkeme kararına göre Aydınlar, 3 yıl içinde Dersim’de tekrar türküler söylerse aynı “suçu” işlemiş olacak ve yargılama sürecek, eğer aynı “suçu” işlemezse dava düşecek.

 

 

Mahkeme kararıyla 3 yıl boyunca türkü söylemesi yasaklanan Pınar Aydınlar’a dava kararını nasıl değerlendirdiğini sorduk. Aydınlar, “Biz beraat bekliyorduk, yaptıklarımızın söylediklerimizin 40 yıllık geçmişi var. Bizim muhalif olan kimliğimizle, işçiden emekçiden yana olan davranışımızla problemleri var. Asıl mesele türküler değil, kişiler değil tarihin içinde barındırdığı direniş gerçekliğidir. İbrahim Kaypakkaya Denizler, Mahirler, devrimciler sınıf savaşlarında temsili isimlerdir” diye konuştu.

 

 

“İsmail Türütler Hrant’ın beraat eden katillerine türkü söylerken, dün işkence gören Grup Yorum, yasaklanan Grup Munzur ve bizler tarafız bu taraf da halktır. Halkça türkülerimizi büyütüyoruz” diyen Aydınlar, türküleri söylemeye devam edeceğini şu şekilde ifade etti: “Ülke sanatçısına 3 yıl boyunca ceza vermek sindirme politikasıdır. Bizler bu türkülerimizi daha da kalabalıklaşarak söyleyeceğiz, değerlerimizden vazgeçmeyeceğiz.”

 

 

Görüşünü aldığımız Pınar Aydınlar’ın avukatı Zeynel Öztürk, “3 yıl içinde hakkında dava açılan biri aynı suçu işlemezse bu dava düşmüş oluyor şu anda yargılama durduruldu. Biz mahkemede türkülerin yargılanmasını istemediğimizi, insanların ağıtlarının yargılanmasının demokratikleşmeye engel olduğunu ifade ettik. Mahkeme beraat verebilirdi ancak Pınar Aydınlar Dersim’de türkü söylerse bu dava tekrar başlayacak” diye konuştu.

 

 

Öztürk, “Biz inadına bu türkülerin özgürleşmesi için söylemeye devam edeceğiz. Bu tür kararlar çözüm değil, demokrasiyi engellemektir. Biz sadece beraat istedik, suç unsuru yoktur, ağıttır dedik. Bu karar olsa da olmasa da Ali Haydar’ın türküleri her yerde söylenecek, özgürce türkülerin söylendiği bir ülkede yaşayacağız” diye konuştu.

 

kaynak: sol gazete