Cinsel suç mağdurlarının korunması

Cinsel suç mağdurlarının korunması

Günümüzde özellikle küçük yaşta çocuklara yönelik cinsel suçlardaki artış ürkütücü boyutlara ulaşırken, buna maruz kalanların korunması hangi şekillerde gerçekleşiyor.

Çankırı Barosu stajyer avukatlarından Şükran Kalaycı'nın "Cinsel suç mağdurlarının korunması" hakknda başlıklı makaleyi sizlere sunuyoruz.

"CİNSEL SUÇ MAĞDURLARININ KORUNMASI" 

Ülkemizde her geçen gün cinsel taciz ve tecavüz haberleri hızla artmaktadır.Adalet Bakanlığı Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğü’nün geçen yılki verilerine göre son bir yıl içinde 14.337 cinsel suçun işlendiği ortaya çıkıyor.Cinsel istismar olaylarının % 90’ı adli makamlara yansımadığı halde elde edilen verilerden ülkemizde cinsel tacize uğrayan mağdurların % 11’ini  0-5, % 15’ini 6-15, % 13’ünü 12-17, % 1’ini 24-29 yaş arasındaki gençlerin oluşturduğu görülüyor.

Cinsel taciz yada tecavüze uğrayan çocuğun ailesinin mutlaka en yakın savcılığa yada polise başvurması gereklidir.Bundan sonra Adli Tıp kurumuna sevk edilerek gerekli işlemler yapılmalıdır.Ancak ülkemizde Adli Tıp kurumunun iş yükü nedeniyle istenen raporlar çok geç gelmekte ( ki 2,5 yıl rapor çıkması beklenebiliyor) ve mağdur bu süreç içerisinde güvenilir bir tedaviye başvurup tam sonuç almaya başlarken , rapor çıktıktan sonra adeta o sahneyi tekrar yaşıyor.Büyük sonuçlar kat edilmiş bir yolda en başa dönülüyor.Bir çocuğun yada kadının yaşadıkları hiçe sayılıyor ve zaten kendi elinde olmadan gerçekleşmiş bir olay yüzünden daha da utanmasına,kötü hissetmesine ve toplumdan itilmesine sebep oluyor.Hatta birçok mağdur yaşadığı taciz tecavüz olaylarının yarattığı psikolojik etkenlerden ötürü başına gelenleri kimseye anlatamıyor,utanç duyuyor. Tacizcisinin tehditlerine dahi maruz kalabiliyor.

Bu konuda bizlere düşen nedir? Bizler neler yapmalıyız? Yasaların bu alanda daha yeterli olmasını sağlamalı ve insanlarımızı bilinçlendirmeliyiz. Bu konuyu bireysel bir sorun olarak algılamak yerine toplumsal bir sorun olarak görmeliyiz.Çocuklara karşı işlenen cinsel suçların en ağır şekilde cezalandırılmasını sağlamalıyız.

Ülkemizde bu alanda yapılan son düzenlemelere gelince TBMM  Adalet Komisyonu’nda kabul edilen  kanun teklifine göre cinsel saldırı,çocukların cinsel istismarı veya reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan mahkum olanlar, testesteron etkisini önemli ölçüde azaltıcı tedaviye tabi tutulabilcek. Cinsel saldırı ve istismar sonucu mağdur, bitkisel hayata girerse veya ölürse ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilecek. Bu kişiler mağdurun oturduğu ve çalıştığı bölgenin dışında ikamet etmekle yükümlü kılınabilecek. Suçun birden fazla işlenmesi halinde , bu kişilerin söz konusu tedavi ve yükümlülüğe tabi tutulması zorunlu olacak.Teklife göre, cinsel davranışlarla bir kimsenin vücut dokunulmazlığını ihlal eden kişinin alacağı ceza 2-7 yıldan 5-10 yıla çıkarılıyor. Suçun ani ve kesik hareketlerle işlenmesi halinde verilecek ceza 3'te 1'ine kadar indirilebilecek.
Fiilin, vücuda organ veya sair bir cisim sokulması suretiyle işlenmesi durumunda verilecek ceza 7-12 yıldan 10-18 yıla çıkarılıyor. Bu fiilin eşe karşı işlenmesi halinde soruşturma ve kovuşturmanın yapılması, mağdurun şikayetine bağlı olacak.

Suçun; beden ve ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı, üçüncü derece dahil kan ve kayın hısımlığı ilişkisi içinde bulunan bir kişiye karşı ya da üvey baba, üvey ana, üvey kardeş, evlat edinen ve evlatlık tarafından, silahla veya birden fazla kişi tarafından birlikte, aynı işyerinde çalışmanın, halka açık kutlama, tören, müsabaka, miting veya benzeri faaliyetlerin yapıldığı alanlarda ya da toplu taşıma araçlarında insanların bir arada toplu olarak bulunmalarının sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle işlenmesi halinde, cezalar yarı oranında artırılacak.

Mağdur, bu suç nedeniyle eğitimini, işini, ailesini veya oturduğu yerleşim bölgesini terk etmek ya da eğitim gördüğü kurumu veya çalıştığı işyerini değiştirmek zorunda kalmışsa verilecek ceza 3'te 1'ine kadar artırılacak.

Cinel saldırı suçu işlenirken mağdurun direncinin kırılmasını sağlamanın ötesinde cebir kullanılması durumunda, kişi ayrıca kasten yaralama suçundan dolayı cezalandırılacak. Suç sonucu mağdur bitkisel hayata girerse veya ölürse ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilecektir."

HABERE YORUM KAT
UYARI: Okuyucu yorumları ile ilgili olarak açılacak davalardan Sözcü18.com sorumlu değildir.
2 Yorum
Önceki ve Sonraki Haberler