STKlar hain saldırıyı kınadılar

STK'lar hain saldırıyı kınadılar

24 askerimizin şehit olması ülkeyi ayağa kaldırdı.

Terör örgütü PKK'nın, Türkiye-Irak sınırındaki Hakkari'nin Çukurca ilçesine düzenlediği saldırılarda 24 askerimizin şehit olması Türkiye'yi ayağa kaldırdı. Sivil Toplum Örgütleri ard arda mesajlar yayımlayarak yaşanan olayı protesto ettiler. İşte bu mesajlar: 

TÜRK MİLLETİ KAN AĞLIYOR. 26 ŞEHİT DAHA VERDİK!...

"Kara haber, eli kanlı PKK'lı terör örgütü, Hakkari Çukurcada 24 yiğidimizi daha toprağa düşürdü. Aynı saldırıda ağır olmak üzere 18 askerimiz de yaralandı.

Yıllardır gencecik evlatlarımızı kurban verdiğimiz terör, her geçen gün azgınlığını ve cüretini artırarak devam ediyor. Terör örgütünün destekçisi bölücü köpekler ise üst üste kopardıkları tavizlerle her geçen zaman daha da şımarıyorlar.

Ülkemizi idare edenlerin korkak ve dirayetsiz politikaları sayesinde, Türk Devleti ve Türk Milleti her geçen gün biraz daha mevzi kaybediyor. Bölücü hainler artık gizlemedikleri heveslerini ve planlarını yüksek sesle salyalarıyla zırvalarken, Devletimizi idare sorumluluğunda olanlar, bölücü örgütün taşeronlarıyla müzakere aşkına tutulmuş durumdalar.

PKK bir yandan askerimize polisimize, hem de gündüz gözüne hem de şehir merkezlerinde saldırırken, çocuk katili ele başı Devletle mutabakat imzaladım diyerek deklarasyon yayınlayabiliyor.

Kardeş kanı dökülüyor zırvasıyla terörle mücadele unsurlarımızı ve azmimizi rencide eden açılımcılar gelinen vehametin başta gelen sorumlularıdır. Bu zillet sahipleri unutmasın ki: bugün zihinleri bulandırabilirsiniz, idrakleri köreltebilirsiniz; ancak tarih ve milli vicdan sizi en ağır tenkit ve tahkirle yad edecektir.

Ülkemizdeki eli kanlı terör örgütünün dış mihraklar ve devletler tarafından desteklendiği bilinen gerçektir. İnsanlığa sığmayan, hiçbir haklı gerekçesi olamayacak, hain saldırıların taşeronları da failleri de bellidir. Bu ülkenin, kahramanları da hainleri de bellidir.

Bu topraklar için toprağa düşen, bir hilal uğruna, gençliğinin baharında batan tüm güneşlerimizin ruhları şad, mekânları cennet olsun.

Yeter artık! Ya yönetme sorumluluğunun gereğini yapın; Ya da şerefinizle çekin gidin !

Erol SELCİ
Türk Yerel Hizmet-Sen Çankırı Şb.Bşk."

OSMAN KARADENİZ: BÜYÜK TÜRK MİLLETİNE SABIRLAR DİLİYORUM

Çankırı Esnaf Ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Osman Karadeniz'in mesajı:
 
"Hakkari Çukurca İlçesi Kekliktepe bölgesinde bulunan konuşlu askeri birliklere 8 ayrı PKK grubu tarafından yapılan hain saldırıda 24 askerimiz şehit olmuş ve 18 askerimiz de yaralanmıştır. Kahraman vatan evladının acı haberi hepimizi yürekten yaralamıştır. Cenabı Hakk'ın merhamet kapılarını sonuna kadar araladığı bu günlerde mertebelerin en yücesi olan şehitlik mertebesi ile şereflenen askerlerimizi toprağa verdik.

Hiçbir kalleş saldırı, hain pusu milletimizi beraber yaşama kararlığından, bölünmez bütünlüğünden döndüremeyecektir. Milletimiz, bölücülere karşı kahramanca görev yapan bu vatan evlatlarını minnetle, şükranla anacak ve asla unutmayacaktır. Kutsal vatan topraklarının korunması, halkımızın huzur ve güvenliğinin sağlanması uğruna canlarını feda eden şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyor; ordumuza, geriye onurlu bir duruş içinde bıraktıkları ailelerine, Türk Silahlı Kuvvetlerimize, onlar ile gurur duyan büyük Türk milletine sabır ve başsağlığı ayrıca yaralı askerlerimize de acil şifalar diliyorum.

Osman KARADENİZ
Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı"

EĞİTİMSEN
(Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası)
ÇANKIRI İL TEMSİLCİLİĞİ
BASINA VE KAMUOYUNA

Artık Yeter! Çocuklarımızın Ölmesini İstemiyoruz!
Türkiye’nin Acil Barışa İhtiyacı var!

Yıllardır süren çatışmalar sonucunda her gün gençlerimiz hayatlarını kaybetmeye devam ediyor. Son olarak bugün sabah saatlerinde Hakkâri Çukurca’da meydana gelen çatışma sonucunda 26 askerin yaşamını yitirmesi ve 22 askerin yaralanması hepimizi üzüntüye boğmuştur. Eğitim Sen Merkez Yürütme Kurulu olarak öncelikle yaşamlarını yitiren askerlerin ailelerine başsağlığı ve geride kalanlara sabır diliyoruz.

Son günlerde yoğunlaşan çatışmalarda yaşananlar, otuz yıldır Türkiye’nin kanayan yarası olan Kürt sorununda siyasi iktidarların bütün söylediklerinin bir anlamı olmadığını göstermiştir. Son dönemde özellikle Başbakan ve kimi hükümet yetkilileri tarafından daha fazla kan ve gözyaşı dökmekten başka bir anlamı olmayan açıklamalar yapılması, savaş dilinin barış dilinden daha baskın hale gelmesinin bedelini, bu ülkenin daha hayatının baharında olan gençleri yaşamları ile ödemektedir. 

Hakkari’de yaşananlar, bugüne kadar yaşadığımız acıları daha da derinleştirmiş,  Türkiye’nin dört bir yanındaki ocaklara düşen ateş hepimizin yüreklerini dağlamıştır. Yaşamlarının baharında olan, aileleri yoksulluğun pençesinde ayakta kalma savaşı veren gençlerimiz, yine arkalarında gözü yaşlı analar, eşler ve çocuklar bırakmıştır. Yaşanan acılara artık yeter denilmeli, yıllardır akan kan ve gözyaşları artık dinmelidir. Yoksul emekçi halkımız ve onların çocukları daha ne kadar bedel ödeyecektir. 

AKP hükümeti bir taraftan tüm halkın barış ve akan kanın durması yönündeki talepleri görmezden gelirken, yaşanan ölümleri arttırmak, savaşı büyütmek için elinden geleni yapmaktadır. Cumhurbaşkanı ve Başbakan başta olmak üzere, böylesi dönemlerde daha sorumlu davranması gereken siyasilerin attıkları savaş çığlıkları, tüm ülke için daha fazla ölüm, daha fazla acı ve gözyaşından başka bir anlam taşımamaktadır. Ancak nedense acılar hep yoksul halkın kapısını çalmakta, ateş sadece düştüğü yeri yakmaktadır.

Türkiye’nin yıllardır yaşadığı bu acıları yaşamasının öncelikli sorumlusu olan siyasilerin daha fazla savaş ve şiddet çığlıkları karşısında “artık kimse ölmesin” talebinin daha yüksek sesle dillendirilmesinin ve barışı savunmak için somut adımlar atılmasının zamanı gelmiştir. Yaşanan acılara son verilmesi için, gençlerimizin hayatının baharında ölmesine daha fazla seyirci kalamayız, kalmamalıyız. Türkiye’nin bugün için en acil ihtiyacı daha fazla kan ve gözyaşı dökülmesi değil, acil olarak barışın tesis edilmesidir.

Yıllardır toplumun vicdanında ve hafızasında silinmesi zor, derin izler bırakan bu acıların artık son bulmasını istiyoruz. Türkiye bugüne kadar savaşın bedelini en ağır şekilde ödemiştir. Türkiye’de yaşayan farklı milliyetlerden halklar yıllardır barışa büyük bir özlem duymakta, acılara ve akan kana son verilmesi için artık somut adımların atılmasını beklemektedir. Bugün savaş çığırtkanlığı yapanlar, yaşanan savaş ortamından ekonomik ve siyasi rant elde etmek isteyenlerden başkası değildir. İntikam çığlıklarının, savaşların ve bombaların sorunları çözmek yerine daha da derinleştirdiği ve çözümsüzlüğü dayattığını bugüne kadar yaşanan deneyimler üzerinden görmek mümkündür.

Eğitim Sen olarak son dönemde yaşanan acı gelişmelerden duyduğumuz üzüntü ve endişeyi dile getiriyor, uzun süredir devam eden çatışmalarda yaşamlarını kaybeden gençlerimizin ailelerine bir kez daha başsağlığı diliyoruz.

Savaşın değil, demokratik, barışçıl çözüm yollarının gündem olması için herkesin sağduyulu olması gereken bir dönemden geçiyoruz. Özellikle siyasilerin toplumda karşılıklı kin, nefret ve düşmanlık duygularını pekiştirecek açıklamalar yapmak yerine, barış ve kardeşlik duygularının güçlendirilmesi için somut atmalarını bekliyor, artık çocuklarımızın ölmesini istemiyoruz!

Nurcan YANIK - İl Temsilcisi"

CHP İL BAŞKANI FİKRET TATLICI'NIN AÇIKLAMASI

Türkiye yakın tarihinin en acılı günlerini yaşıyor. İki günde 24’ü Mehmetçik, 5’i Polis toplam 29 şehit verdik. Biri çocuk, üçü sivil olmak üzere dört vatandaşımızın evine ateş düştü. Bizim de yüreğimiz yandı.

CHP İl Başkanı olarak açıkça söylüyorum Türkiye’yi bu hale getiren AKP Hükümeti ve o hükümetin Başbakanı Sayın Erdoğan’dır. Ama Başbakan hala sorumluluğunun farkında değildir.

Dün basın toplantısı yapan ve 2002’de sıfır terörle aldığı Türkiye’yi 9 yılda kan gölüne çeviren Başbakan Erdoğan ne yazık ki, sorumluluğu başka yerlerde arıyor ve sanki kendisi çözüm üreten makamda değil de, başka bir makamda oturuyor gibi terörden şikayet ediyor…

Biz bugün bütün illerimizde CHP’nin  İl Başkanları olarak bu hükümete de, hükümetin başında bulunan Başbakan Sayın Erdoğan’a da sorumluluğunu hatırlatıyoruz.

Cumhuriyet Halk Partisi olarak biz her zaman, her dönem teröre karşı çıktık. Terörün bir insanlık sucu olduğunu ve terörle bir sonuç alınamayacağını defalarca ama defalarca söyledik. Her platformda çözüm önerilerimizi ortaya koyduk. Siyaset makamının çözüm üretmesi gerektiğini belirttik.

Genel Başkanımızın, Parti Yöneticilerimizin, bizleri her platformda dile getirdiği bu sözleri, çözüm önerilerimizi herkes duydu ama Sayın Recep Tayip Erdoğan duymadı. Zaten o kulaklarını kapatınca AKP’de kulağı duyan kimse kalmıyor. Diyelim ki, bizim çözüm önerilerimiz beğenmiyorlar. O zaman kendileri çözüm önerilerini getirsinler. Açık çek veriyoruz. Ulusal bütünlük içinde getirecekleri her çözüme CHP olarak destek vereceğiz.

Genel Başkanımız Sayın Kemal KILIÇDAROĞLU destek sözünü Ankara’da oturan şehit binbaşının babasına da, Balıkesir’de elini öptüğü şehit annesine de verdi. “ Hükümet terörü bitirme konusunda bir öneri getirse söz veriyorum ben o öneriyi destekleyeceğim” dedi. Biz CHP olarak sözümüzün arkasındayız, ama hiçbir öneri gelmedi. Artık anlaşılmıştır ki bu hükümet acizdir, terör sorununu çözemez. Hükümet çözüm adresi olmaktan çıkmış, sorun üreten bir merkez haline gelmiştir. O nedenle, TBMM duruma el koymalıdır ve Anayasa değişikliği için kurduğu komisyon gibi komisyon kurarak, çözüm üretmelidir. Parlamentonun daha aktif olarak devreye girmesi gerekiyor. Hükümetin sorgulandığı yer Parlamentodur. İktidarın ve Başbakan’ın Parlamento’da hesap vermesi lazım.

Dünyanın sağlıklı çalışan demokrasilerinde, hukukun üstünlüğü ile insana saygının olduğu demokrasilerde iki günde yaklaşık 30 şehit veren ve 35 eve ateş düşüren, terörün bu kadar azgınlaştığı, ülkenin kan gölüne döndüğü bir ortamda sağduyulu bir hükümet istifa seçeneğini de düşünür.

Biz CHP İl Başkanları olarak diyoruz ki, bu hükümetin gittiği yol yol değildir. Başbakan Erdoğan da bunun yol olmadığını görmeli. Bu kadar acı, bu kadar gözyaşı çok ağır bir yüktür, taşınmaz.
 Bugüne kadar terörde yaşamını yitiren bütün şehitlerimize Allah’tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar dilerken, CHP İl Başkanı olarak bütün yurttaşlarımıza seslenmek istiyorum. Herkes çok iyi bilmeli ki, şehitlerimiz bizim onurumuzdur. Ve yine herkes çok iyi bilmeli ki, hepimize düşen görev soğukkanlı olmaktır.

Biz CHP olarak her zaman ayrıştıran değil, birleştiren konumda olduk, öyle olmaya da devam edeceğiz. Doğuda, batıda, güneyde, kuzeyde yaşayan bütün yurttaşlarımız kenetlenmeli ve umudunu da kaybetmemeli. Türkiye kuruluşundan bugüne kadar ne zaman zora düşse, sıkıntıya girse, üzerinde kara bulutlar dolaşsa o zaman CHP ben buradayım dedi, çözüm yolunu gösterdi ve sorunları aştı. Bugün de CHP var. Hem çözüme varız, Hem çözümü kim getirirse onu desteklemeye de hazırız. Çünkü biz,

Anaların gözyaşının dinmesini,
Evlere ateş düşmemesini,
Yüreklerin dağlanmamasını istiyoruz.
Çünkü biz biliyor ve inanıyoruz ki,
AKP’nin de, Erdoğan’ın da çözemediği terör sorununu çözecek parti CHP’dir.
Ve yine biliyor ve inanıyoruz ki,
Türkiye bu terör belasından kurtulacaktır.
Şehitlerimize Allah’tan rahmet, kederli ailelerine ve Ulusumuza başsağlığı dilerim. Saygılarımla

Fikret TATLICI - CHP ÇANKIRI İL BAŞKANI"

TÜRKAV ÇANKIRI ŞUBE BAŞKANI İSA BÖLÜKBAŞI'NIN
YAZILI BASIN AÇIKLAMASI

"Ateş düştüğü yeri yakar derler ya bu ateş şimdi sadece düştüğü yeri değil bütün Türk milletinin kalbini yaktı, bütün Türk milletinin ocağına düştü. Milli vicdanların feryat ettiği bugünkü ortamda; sabır taşı çatlamış ve tahammül sınırı çoktan aşılmıştır.
Değerli Basın Mensupları

12 Haziran’dan bu tarafa Vatanı Bölmek için, Milletimizin arasına ayrılık tohumları ekmeye çalışan hain kuklaları ve onlara cesaret veren yerli ve yabancı destekçilerinin desteği ile terör tekrar hız kazanmıştır. PKK militanları tarafından yollar kesilmiş, kaymakam, polis, öğretmen, asker ve vatandaş kaçırarak tiksinti verici eylemlerine devam etmişlerdir.

Atalarımızın kanları ile sınırlarını çizerek bize emanet ettiği güzelim ülkemizi bölmek için, derin ve kirli ellerin dolaştığı aşikâr olan ülkemizde Cumhur Başkanımızın, Devletin Başının Bölgeden hemen ayrılmasının ardından, PKK militanlarının Habur’da davul zurnayla karşılanmalarının yıl dönümünde, Bitlis’in Güroymak İlçesi’nde şehit 5 polisimizin, birisi bebek 3 vatandaşımızın acısı henüz tazeyken; Hakkâri’nin Çukurca ilçesinde PKK terör örgütünün hain saldırısı sonucu 24 askerimizin şehit olduğu, 22 askerimizin ise yaralandığı haberi Yüce Türk Milletinin bağrına bir köz gibi düştü. Bu acılar karşısında Türk Milleti ayağa kalktı ve yeter artık söz bitmiştir, bıçak kemiğe dayanmış, Türk milletinin sabrı tükenmiştir konuşmayı bırakıp harekete geçme zamanı gelmiştir diye haykırmaktadır.

Gelişen bu hain saldırıları Çankırı TÜRKAV olarak nefretle kınıyor ve lanetliyoruz. Aziz şehitlerimize cenabı Allah’tan (cc) rahmet diliyoruz. Şehitlerimizin kederli ailelerine ve yüce Türk milletine de başsağlığı diliyoruz. Bilinmelidir ki milletimiz, kanlı terör örgütü konusunda sabır değil, kökünün kurutulması için heyecan, irade, karar ve tavizsiz bir mücadele beklemektedir.  Artık bıçağın gırtlağımıza dayandığı bu hain saldırılara YETTİ diyor, bu vesileyle Vatansever Kamu Çalışanlarımızın ve Yüce Milletimizin bu hainlere karşı keskin tavrını göstermek bölücülükle ve uzantısı olan terörle mücadelede gerekli desteği vermeye hazır ve kararlı olduğunu kamuoyuyla paylaşıyoruz"

HAS PARTİ İL BAŞKANI ŞEVKET KOÇ'UN YAZILI BASIN AÇIKLAMASI

TERÖRÜ PROTESTO ve FÜZE SİSTEMİNE HAYIR
18 Ekim Salı günü Bitlis Güroymak’ta 19 Ekim Çarşamba günü de Hakkari Çukurca’da karşı karşıya kaldığımız saldırıları nefretle kınıyoruz.

Bu saldırılar vahşet boyutundadır. Güroymak’ta şehit düşen polislerimiz ile Çukurca’da şehit olan askerlerimize ve vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet temenni ediyoruz.

Yaralılarımıza acil şifalar temenni ederken, kaybettiğimiz polis, asker ve vatandaşlarımızın ailelerine ve milletimize sabırlar diliyoruz.

Çukurca’daki saldırı Dağlıca ve Aktütün saldırılarına benzer bir saldırıdır. Zamanında, Aktütün ve Dağlıca olaylarının üzerine uluslararası boyutta gidilip gerçek failler ortaya çıkarılabilseydi benzeri saldırılarla karşılaşmayacaktık.

Çukurca’da meydana gelen kirli saldırı, uluslararası terör siyasetinin işin içinde olduğunu açıkça göstermektedir. Örgütler bu işin taşeronudur.

Bu vesileyle, hükümet; Heron, Füze Sistemi, Predator ve istihbarat konularını tekrar gözden geçirmelidir.

Türkiye, süreçleri ferasetle yöneterek kirli ilişkileri açığa çıkarmalı ve bunlara son vermelidir. Türkiye, dostunu ve düşmanını ayırt etmeli; dostlarını çoğaltmalıdır.

Biz bir daha yüksek sesle herkese seslenmek istiyoruz: Bu kirli oyunun kimseye faydası yok. Herkes kan çanağından elini çekmelidir. Milletimiz olayları dikkatlice takip etmelidir.

Bu saldırıyı gerçekleştirenlerin elleri kırılsın, ocakları sönsün. Kürt kardeşlerimiz iyi biliyorlar ki; terör, hiç kimsenin dostu olmadığı gibi öncelikle Kürt halkının da düşmanıdır. Zaten eli kanlı teröristler hiç kimsenin, hiçbir bölgenin ve hiçbir milletin temsilcisi olamaz.”

*

Bilinen adıyla “füze kalkanı” projesi NATO'nun değil ABD'nin projesidir ve Genişletilmiş Ortadoğu Projesinin bir parçasıdır.

Bu sistem, İsrail'i korumak için kurulmaktadır. Sistemin milletimize faydası olmadığı gibi uluslar arası terörün işine yarayacaktır.

“Füze kalkanı projesinde buton bizim elimizde olacak” sözleri aldatmacadan başka bir şey değildir. Parasını verdiğimiz Heronların komutası kimde ise, İncirlikten komşu ülkelere yüz binden fazla sorti yapılırken buton kimin elinde ise, füze kalkanının butonu da onların elinde olacaktır.

İsrail’in güvenliği için NATO kisvesi altında ABD dayatması bizi başta İran olmak üzere komşu ülkelerle karşı karşıya getirecektir. Yarın NATO İsrail'i dost, Türkiye'yi ya da bir başka komşumuzu düşman olarak tanımlarsa füze kalkanı kime hizmet edecektir?

Hükümeti hayati hatadan dönmeye davet ediyoruz. Hükümet, Türkiye'nin ve bölge halklarının bu coğrafyadaki tarihi misyonuna uygun politikaları değil işgalci ve sömürgeci batının politikalarını uygulamak ve savunmaktan vazgeçmelidir.

İmzalanan Füze kalkanı projesi ile Hükümet’in komşularla 'sıfır sorun' politikası da tezat oluşturmaktadır. Açıkça görülmektedir ki, Türkiye'nin komşularıyla sıfır sorun dış politika tezi de “füze kalkanı anlaşması” ile iflas etmiştir.

Zaten anlaşmanın imzalanma şekli de, bütün bu endişelerimizi doğrular niteliktedir. Ortada sessiz sedasız Dışişleri bürokratlarınca imzalanan bir anlaşma vardır.

Türkiye bu projeye hayır demeliydi. Şimdi yapılması gereken, tüm gözlerden kaçırılarak ve tüm tepkilere rağmen imzalanan bu anlaşmanın, referanduma götürülmesidir.

TBMM Başkanını ve Cumhurbaşkanını bu çerçevede göreve davet ediyoruz. Türkiye ne Avrupa'nın sınır karakolu ne de ABD'nin ileri bir karakolu olmamalıdır. Biz, Füze sistemine HAYIR diyoruz.

HAS PARTİ
Çankırı İl Başkanlığı"

MHP İL BAŞKANI ALİ ACIBUNAR:
AÇILIM SAFSATASI EN ACI MEYVELERİNİ VERMEYE DEVAM EDİYOR

MHP Çankırı İl Başkanı Ali Acıbunar yaşanan terör olayları nedeniyle yaptığı yazılı açıklamasında şunları dile getirdi:

“Bütün dertlere deva diyerek süslü laflarla Aziz Milletimize yutturulmaya çalışılan "açılım safsatası" maalesef en acı meyvelerini vermeye devam etmektedir. Dün akşam itibarıyla hain eller onlarca Vatan Evladının Baba Ocağına acıların en büyüğünü düşürmüştür. Olayın, malûm Habur hadiselerinin yıldönümüne denk gelmesi ise son derece manidardır. Yapanları lanetliyoruz. Milletimizin imanlı sinesinden yükselen intikam yeminlerinde karşılık bulacağına inanıyoruz. Onları besleyenleri, güç verenleri, yeşertenleri umut verenleri de akıllarını başlarına alarak ihanet anlamına gelecek hatalarından bir an önce dönmelerini tavsiye ediyoruz.

Bu vesileyle bu vatan için fedakârlığın en büyüğünü yapan aziz şehitlerimize başsağlığı, gazilerimize acil şifalar diliyor; acılarını yürekten paylaştığımız şehit ailelerine ve Türk Milletine de sabrı cemil niyaz ediyoruz.”

HABERE YORUM KAT
UYARI: Okuyucu yorumları ile ilgili olarak açılacak davalardan Sözcü18.com sorumlu değildir.
4 Yorum
Önceki ve Sonraki Haberler