Burada, ailelerin nasıl daha fazla ayakta duracağı konusunda bilgiler veren Hatipoğlu, bu konuyla ilgili Kur'an'ı Kerim'deki ayetlerden bahsetti. Hatipoğlu, kadınların ailenin dirliği ve düzeni açısından büyük görevler taşıdığını ifade etti.

 

Konuşması sırasında sık sık menkıbeler anlatan Hatipoğlu, konu boşanmalara gelince, gündüz kuşağındaki olan 'evlilik programlarına' da atıfta bulunarak, "Hz Ömer'e bir adam geldi dedi ki 'karımı boşayacağım.' Hz. Ömer 'niye boşuyorsun?' dedi. Adam dedi ki: 'Elektrik yok.' Şimdi diyorlar ya elektrik yok; elektrik almıyor. Şimdi evlilik programlarını izliyorsunuz değil mi? Kadın soruyor 'neyin var' diyor, adam da 'bir evim var, bir arabam, ayda da 3 bin lira kazanıyorum' diyor, kadın hemen elektrik alıyor. Ama adamcağızın 1 milyar emekli maaşı varsa elektrik alamıyor bir türlü" diye konuştu.

 

Hatipoğlu, açıklamalarına şöyle devam etti:

 

"Bütün evliliklerin sevgi-aşk ile devam ettiğini mi zannediyorsun? Hz. Ömer'e gelen bir adam "eşimi boşamak istiyorum" der. Aile birliğine çok büyük önem veren Hz. Ömer sorar: "Neden eşini boşayacaksın? Eşinin hangi kusuru seni eşinden soğuttu? Haklı bir gerekçen var mı?" Adam der ki; "Ben artık onu sevmiyorum. Bunun için boşamak istiyorum eşimi."

 

Hz. Ömer'in cevabı son derece manidardır; "Sen bütün evliliklerin sevgi-aşk ile devam ettiğini mi zannediyorsun? Sende hiç mi vefa yok? Hani vefa nerede? Git ve eşinle yola devam et." Evliliği devam ettiren en önemli nokta hakikaten "vefa" duygusudur. Çünkü en büyük sevgiler, tutkular, aşklar zaman geçtikçe monotonlaşabilir, ama vefa duygusu böyle olmamalıdır."