Pozisyonlar 18 Mart'a geri döndü...

16 Kasım 2025, Miladi takvimin 105.648'inci pazar günü.

Mayıs'23 seçiminden sonra ters yüz olan Türkiye siyasetinin en sert dönemi açılalı ikinci hafta bitiyor.
Aylardır sızdırılan, saklısı gizlisi kalmamış, ballandırılarak anlatılan bazı iftiraları yazmaya dahi cesaret edilememiş iddianame ile açıldı ve ne yazık ki; İktidar vekillerinden, cevval yandaşlara, muhalifimsilerden bazı muhalif partilere kadar, hayâl kırıklığı ile karşılandı.

Darlama Radyosu olarak bir süredir iddianamenin İBB ya da İmamoğlu ile ilgili olmaktan çıkıp, Yeni Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'na yönelik olduğunu ileri sürüyorum. Gözlemlediğim kadarıyla haksız olduğumu da düşünmüyorum.

RTE-Saray 1 Ekim TBMM resepsiyonunda, Barış Süreci'ne doğrudan karşı olan İYİP ve sorumluluk almamakta ısrar eden CHP dışında kalan partilerle "Ankara merkezli siyaset" fotoğrafı vermişti.

O fotoğraftan sonra, DEVAm lideri Babacan Cumhur İttifakı'na katılma iştahı ile CHP'yi doğrudan hedef aldı. Beklentiler iddianameden, CHP'nin kamuoyu desteğini geriletecek kanıtlar çıkmasıydı, olmadı.

RTE-Saray'ın aradığı, MHP, DEM ve yanına alacağı diğer partilerin desteği ile 401 vekili bulmak, referanduma gitmeden Yeni Türkiye Cumhuriyeti Anayasası kabul ettirmektir.

RTE-Saray, MHP Bahçeli ve Öcalan-DEM'in ihtiyaç olarak dillendirdiği Yeni Anayasa'nın içeriği tıpkı "CHP'nin alması gereken sorumluluk" gibi, ısrarla gizli tutuluyor. Kişisel olarak iki kanadın aynı içerikten bahsettiğinden bile şüpheliyim.

Taraflar şimdiye dek anlaşma koşullarından bahsetmedi. Bu yüzden PKK'nin silah bırakma ve Türkiye dışına çıkma hamleleri neye karşılıktı bilmiyoruz. Kürt tarafının bu saatten sonra koşul açıklaması da anlam taşımaz.

Barış Süreci'nin başından beri, Kürt tarafının Rojava'nın güvenliği ile TC vatandaşı Kürtler'in haklarının önceliği konusunda tercihe zorlandığını, DEM'in seçmenine vaatleri konusunda dikkatli olması gerektiğini düşündüğümü yazdım. Suriye'nin henüz kesinleşmeyen idari yapısı, anlaşmanın belirsiz koşulları, RTE-Saray'ın ağırdan almasına olanak sağlıyor

Açıklanmasa da PKK'nin bir vade öngördüğü, İmralı heyetinden ve Kandil'den yükselen seslerden belli oluyor.

Hafta içinde PKK'nin etkili isimlerinden Duran Kalkan'ın, Türk tarafından şikayetleri vardı.

- Öcalan'ın fiziki özgürlüğü sağlanmadığı

- Komisyon'un Öcalan'ı ziyaretinin gerçekleşmediği

- Komisyon'un AKP'nin hazırladığı yasalar üzerinde etkisiz olduğu

- RTE yanlısı basın arasındaki uyumsuzluk olduğu

Bunlar haber mesajlarına yansırken, CHP ve DEVAm hakkında görüşleri nedense yer almadı.
CHP'yi demokrasi programı koyup, onun gereklerine göre davranmamak ve "iktidarla iktidar mücadelesi vermekle" eleştirmesi, CHP'nin RTE-Saray'ın taleplerine uymamasından rahatsız olduğunu gösteriyor. Bence bu bakış, DEM-Öcalan ile RTE-Saray ve Bahçeli-MHP anlaşmasında, CHP'nin sorumluluğunu, önüne konan koşulları kabul etmek olarak belirlendiğini gösteriyor.

Demokrasi hedefli sürecin, bu varsayımla başladığını düşünmek, içerik ve olası sonuçları konusunda şüphe uyandırıcıdır

Kalkan'ın, üzerinde bunca baskı varken, Komisyon'un kurulmasında ve çalışmasında tüm gayretini gösteren CHP'yi eleştirirken; Gelecek ve DEVAm'a olan övgüsü de İmralı ve Kandil'in 401 oy seçeneğine sıcak baktığını düşündürüyor.

Sonuç olarak, iddianamenin zayıflığı, RTE-Saray'ın 401 vekili bulma hevesine ve bunu hayal edenlere ağır bir darbedir.

DEM-Öcalan tarafı, 2015 tecrübesine sahip olduğu halde, koşulları gizlemekle hata yapmış, hareket alanını sınırlamıştır.

DEVAm, Babacan ve dayandıkları Arınç'ın zamansız ve gereksiz çıkışları ile RTE-Saray'a mahkûm haldedir.

CHP yine kapatılma riski ile karşı karşıya ve 1 Kasım'dan beri söylediğim gibi; Yine, herkesin ve hiç kimsenin partisi konumunda yola "yalnız" olarak devam etmek zorundadır.

Pozisyonlar 18 Mart'a geri döndü...

selim-akmen-resim-01.jpg

SELİM AKMEN KİMDİR?

İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi 1986 yılı mezunu.

MKS DevO A.Ş.'de Genel Müdür.

Emekli. Halen dokuz8haber.net'te köşe yazarı

X hesabı, @DarlamaRadyosu

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Okuyucu yorumları ile ilgili olarak açılacak davalardan Sözcü18.com sorumlu değildir.