Vedat BEKİ
Vahap Yartaş'ın lehine esen rüzgar!
Aylar sonrasında Çankırı'ya yaptığım ziyaretten gece yarısı geç saatlerde dönüş yaptım.
Son ziyaretimle öncesi arasındaki uzun mesafe Çankırı içerisindeki dostlarımızı da rahatsız etmiş olmalı ki bol bol sitemli (!) cümlelerle karşılaştığımın bilinmesini isterim.
Dostlar haklı... Hem Çankırı ile ilgili günlük sıcak haber yapan haber sitesinin genel yayın yönetmeni olacaksın hem de Çankırı ziyaretlerine bu denli uzun mu uzun ara vereceksin!
Çankırı'ya adımımı attığım anda ilk golü Büyük Otel'den yedim!
Sürekli olarak konakladığım Büyük Otel resepsiyonu "Vedat Bey özür dileriz ama yerimiz yok" demesiyle şaşkınlığım tavan yaptı...
Kavurucu yaz gününde, hem de hafta içerisinde Çankırı'daki Büyük Otel'de yer yoktu...
Kişisel üzüntüm çok kısa süre içerisinde yerini sevince bıraktı: Demek ki Çankırı'da insan trafiği beklenenin üzerinde...
Otelden ayrılırken bahçedeki araç sayısı oda doluluğuna paralel bir görüntü sergiliyordu...
Gün batımı ile birlikte başlayan ziyaretlerimin birinde, geçmişte tatlı bir polemik yaşadığım genç bir işadamı ile uzun süre sohbet etme imkanı buldum.
İlginç tespitlerle karşımda ard ardına cümleler kuruyordu. Soluk almadan kendisini özenle dinledim.
Cümlelerini itinayla not aldığım genç işadamı arkadaşımızın söylediklerinden bazıları şöyle:
- AVM, Çankırı'nın ticaretine canlılık getirmiştir. AVM ile birlikte Çankırı'dan Ankara'ya gidiş trafiğinde yüzde 80'lerin üzerinde azalma olmuş, bununla birlikte çevre ilçelerden (Tosya başta olmak üzere, Kızılırmak ve Kurşunlu) gelenlerin yaptığı ticaret hacmi önemli ölçüde büyümüştür.
- Çankırı esnafı değişen ticari şartlara uyum göstermekte zorlanmaktadır. Bunun sıkıntısı yaşayanlar da "AVM bizim işimizi azalttı" tezine sarılarak beraberinde ilgisiz eleştirileri topluma empoze etmekte, bu da Çankırı ticaretinde gereksiz tartışma ve zaman kaybına neden olmaktadır.
- Ticarethanelerin reklam harcamaları sıfır (0) noktasındadır. Bu durumdan bir an önce kurtulabilmek için esnafımızın reklam bütçesi oluşturması ve bu bütçeyi asgari 3 ayrı mecrada (gazete, internet ve açıkhava) bütçelendirerek harcama yapması zorunluluk haline dönüşmüştür.
- Yerel medya (günlük gazeteler) içe kapanık yayın anlayışından ivediliklel kurtularak, sokakta yaşanılanları sayfalarına taşımalı bununla birlikte okuyucu sayısının artırılması yönünde projeler üretmelidir.
- Esnaf ve şirketlerin üyesi oldukları STK'lar (Esnaf Odaları ve Ticaret Odası) şehir içerisinde ticaretin daha canlı hale dönüşebilmesi yönünde çok daha yoğun çalışmalı, üye - STK işbirliği bugünkü durumdan daha ilerilere taşınmalı.
Umarım birileri aldığım bu notların değerlendirmesini yapma zahmetine girer!
x x x
ÇANDEF Başkanı Vahap Yartaş ile Ak Parti Çankırı milletvekili Av. İdris Şahin arasında yaşanan tartışma notları Çankırı yerel medyasında hayli ilgi uyandırdı.
Konuyla ilgili olarak ÇANDEF Başkanı Vahap Yartaş'la uzun bir telefon görüşmesi gerçekleştirdim. Başkan Yartaş'ın söylediklerini özetleyecek olursam "Benimle ilgili kimin ne sözü var ise benim yüzüme söylesin! Arkamdan konuşan milletvekili değil Başbakan da olsa tepkim aynı olur! Bizlere hele hele milletvekilliği konumundaki kişi ya da kişilere böylesi hal ve davranışlar yakışmaz! Umarım sayın milletvekili yapmış olduğu yanlıştan ders çıkartmıştır. Tartışma sonrası sayın milletvekili ile sarıldık ve de kucaklaştık" şeklindeydi.
Milletvekili Şahin cephesinde ise durum değerlendirmesi çok daha kısa ve yeni tartışmalara meydan vermeyecek cinstendi:
"Çankırı ile ilgili yapılacak o kadar iş var ki; ÇANDEF Başkanı Vahap Beyle yaşadıklarımızın çok da büyütülecek bir durum olmadığı kanaatindeyim. Konu benim için kapanmıştır."
Yaşanılanlarla ilgili olarak kişisel değerlendirmeme gelince: Çankırı insanı her türlü dedikodudan uzakta yaşamasını öğrenmeli.
ÇANDEF Başkanı Yartaş - Milletvekili Şahin arasındaki tartışmayı bu açıdan değerlendirdiğimde, sonuca ulaşması mümkün olmayan "dedikodu trafiği"nin beraberinde hangi sonuçları getirdiğini gözlemleme ve bölge insanındaki kronik hastalıktan kurtulma yolunda önemli bir işaret olarak algılanması gerektiğini düşünüyorum.
Ve tartışmanın da kamuoyu nezdinde ÇANDEF Başkanı Vahap Yartaş'ın hanesine "+ puan" yazdığı kanaatim hayli fazla.
x x x
Söz ÇANDEF Başkanı'ndan açılmışken; göreve geldiğin günden bu yana Çankırı ve ulusal medyada önemli bir yer tutan Vahap Yartaş'ın hızlı bir "yükselme" grafiği çizdiğini görüyorum.
Başkan Yartaş'ı yakından tanıyanlarla yaptığım görüşmelerde ortak değerlendirme "Çankırı tabanında Vahap Yartaş lehine önemli ölçüde oluşan kredinin duvara toslamaması için kendisinin kendisinin dile getirdiği vaatlerde temkinli davranması gerekir. Aksi durumu düşünmek istemiyoruz" şeklinde!
Mesajın kaynağı "dostlar" ise uyarıyı dikkate almakta fayda var!
x x x
Çankırı'da şu saatlerde (19 Temmuz 2012 saat 15.00) Ilgaz Dağı Milli Parkı Doruk Otel İşletmeciliği ihalesi gerçekleştiriliyor. (İhalenin iptal edilme olasılığı da mevcut) (Ek bilgi: İhale iptal edildi - 20 Temmuz 2012)
6.5 sayfa olarak hazırlanan ihale şartnamesini gözden geçirdiğimde "Türkiye'nin idare sisteminin 'Cumhuriyet' yerine 'sosyalizm'den öte bir yönetim" olduğuna bir kez daha kanaat getirdim!
Delil mi?
Alın size delil:
İhale şartnamesi Madde 31: İşletmeci; tesise ve alana kesinlikle seyyar ve benzeri satıcıları sokamaz!
Devam!
Madde 33: İşletmeci; temizlik ve yıkama maksadıyla yapılmış yapı ve tesisler dışında veya açıkta; bulaşık, el, yüz, vücut, araba yıkayamaz ve yıkanmasına izin veremez, mevcut su kaynaklarının kirlenmesine sebep olabilecek faaliyetlerde bulunamaz.
Devam!
Madde 61: Ilgaz Dağı Milli Parkına ziyaret amacı ile gelen İl Özel İdaresi ve Orman ve Su İşleri Bakanlığı personeli ve birinci derece akrabasına bu alandaki yapı ve tesislerde verilecek hizmetlerde % 50 indirim uygulanır.
Serin ve çok daha serin günler diliyorum...