Vali Özcan, Teksas Zekiyle biraraya geldi

Vali Özcan, 'Teksas Zeki'yle biraraya geldi

Çankırı Valisi Özcan'ın Zeki Babadağ nam-ı diğer Teksas Zeki ile buluşması duygulu anları beraberinde getirdi.

Çankırı Valisi Vahdettin Özcan, Çankırı'nın yaşayan ünlü bağlama üstadı 85 yaşındaki Zeki Babadağ'ı nam-ı diğer "Teksas Zeki"yi evinde ziyaret etti.

Samimi ve sıcak bir ortamda gerçekleşen ziyarette Vali Özcan, Babadağ'a yaptığı çalışmalar, çaldığı enstrümanlarla ilgili sorular sorarak geçmişten bu güne Babadağ'ın yaşamından kesitler konuşularak zaman tünelinde yolculuk yapıldı.

Babadağ, saz, keman, ud, cümbüş gibi çeşitli müzik aletlerini çaldığını ve uzun yıllar Çankırı'da Avcılar Derneği Başkanlığı yaptığını, resmi bir kurumdan emekli olduğunu, her dönem 15-20 çocuğa kurs vererek onları yetiştirdiğini söyledi. Bir oğlu bir kızının olduğunu belirten Babadağ, oğlunun süper bir virtüöz olduğunu, kızının emekli öğretmen olduğunu ve bağlama çaldığını, kendisi rahatsızlandıktan sonra müzik aletlerini Kültür Bakanlığına gönderdiğini belirtti.

Zeki Babadağ, nam-ı diğer 'Teksas Zeki' Çankırı için çok çalıştığını, TRT'de bir çok programda canlı yayına katıldığını, 60'lı yıllarda İstanbul'da, Ankara'da, İzmir'de Yaran Geceleri, Başağa Geceleri ve Çankırı Geceleri düzenlediklerini ve o günün şartlarında bu çalışmaları kamyonlarla yolculuk yaparak zor şartlar altında gerçekleştirdiklerini söyledi.

cankiri-teksas-zeki-ziyaret-resim-03.jpg

Babadağ, Zeki Müren'in Çankırı'da askerlik yaptığı dönemde saz sanatçılarının gelemediği bir programında kendisi arkadaşları ile birlikte (Zeki Babadağ namı değer Teksas Zeki, Ebced Mehmet, Japon Recep, Kör Ahmet) sazende ekibi kurup, Zeki Müren'in şarkı söylediği Askeri Gazinoda programlara çıktıklarını ve sanatlarını icra ettiklerini, böylece Zeki Müren ile aralarında büyük bir dostluk başladığını anlattı.

Zeki Müren'in Çankırı'dan ayrılışından iki yıl sonra saz arkadaşları ile birlikte Maksim Gazinosuna giderek bir gece programına katıldıklarını ve duygusal anlar yaşadıklarını da ifade eden Babadağ, burada Zeki Müren'in kendisini bağlama çalmaya davet ettiğini ve İstanbul Teksas Zeki'yi ve Zeki Müren'i görsün” dediğini, birlikte çalıp söylediklerini ve güzel bir gece yaşadıklarını ifade etti.

Kendi besteleri ve güfteleri olduğunu da belirten Babadağ, Üniversiteden Kadir Çayır'a güftelerini verdiğini ve üzerinde çalışma yaptıklarını, zaman zaman Üniversite öğrencileri ve akademisyenlerin tez konusu yaparak, canlı kaynaktan bilgi almaya geldiklerini ve bundan mutlu olduğunu söyledi.

Vali Özcan'ın "Bizim için de bir parça söyler misin" demesi üzerine Babadağ, bir Hoyrat söyledi. Vali Özcan, "Size bir bağlama hediye edelim, bu eserleri bağlama çalarak söyleyip, gelecek nesillere de bu yeteneğinizi göstermeye devam etmenizi isterim" dedi.

Vali Özcan, Müzisyen Şahin Özer'in arkadaşı olduğunu ve Çankırı Türk Halk Müziği kitabından kendisine gönderdiklerini ve Çankırı'ya gelmek istediğini, geldiğinde kendisi ile tanıştıracağını belirtti ve Çankırı'da bir Musiki Cemiyeti kurulması gerektiğini ifade etti.

Çankırı müzik tarihinde önemli bir yeri olan şahsiyetlerden birini ziyaret etmekten de memnuniyet duyduğunu ifade eden Vali Özcan, ziyaretin kendisi için önemli olduğunu, kendileri ile tanışmaktan ve sohbet etmekten mutluluk duyduğunu ifade etti.

Zeki Babadağ'ın eşi ve kızı ile de sohbet eden Vali Özcan, kendilerine sağlıklı ve mutlu yıllar diledi.

"TEKSAS ZEKİ"NİN HİKAYESİNİ KENDİ AĞZINDAN DİNLEYELİM

Gelin “Teksas Zeki”nin doğuş hikayesini Zeki Babadağ’ın ağzından dinleyelim:

“Bizim gençliğimizde körüklü çizmeler modaydı! Bu çizmelerle birlikte aynı zamanda fötr de büyük rağbet görmekteydi! Ben de bu modanın etkisiyle çizme ve fötr kullanıyordum! Ruhsatsız silah taşımanın cezası da o yıllarda sadece ve sade 1 liraydı! Ne yapıp edip derme çatma da olsa bir silah sahibi oluyorduk gençliğin verdiği heyecanla! Başımda fötr şapka, ayaklarımda körüklü çizmeler! Belde de derme çatma silah olunca!

Çankırı’da piyade okulu vardı! Ben de orada bulunan sinemada makinistlik yapıyordum! Bu kıyafetlerle makine dairesinde çalışırken, oraya gelen mezun olacak teğmenler de beni görünce başladılar bana takılmaya! Teksas Zeki!

Bu yakıştırma dalga dalga çevreye yayılınca, adımız kaldı Teksas Zeki!

Daha sonra 50’li yıllarda ben saz çalmaya merak sardım! Hayli de ilerlettim! Bazen Teksaz Zeki diyorlar, bazen de Teksas Zeki!

Arasında önemli fark var! Benim gerçek lakabım Teksas Zeki’dir. Bundan da şikayetçi olmadım. Bu günlere kadar geldik.”

(Vedat Beki ile görüşme - Tarih 23 Mayıs 2009)

ZEKİ BABADAĞ'A AİT TÜRKÜLER

- Kahve Yemenden Gelir
- Çarşılardan Üç Mum Aldım Yakmaya
- Cezayirdir Koç Yiğidin Vatanı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Okuyucu yorumları ile ilgili olarak açılacak davalardan Sözcü18.com sorumlu değildir.
6 Yorum
Önceki ve Sonraki Haberler