9 günlük bayram tatili sona erdi ve… Çankırı adına güzel başlangıçların start alacağı yeni bir döneme giriyoruz…

Uzun süre boş kalan vali koltuğu bayram öncesi yapılan atama ile sahibini buldu. Yeni Vali Vahdettin Özcan, ilk günden verdiği mesaj ve kısa sürede oluşan genel kanatla “Çankırı adına yakışan icraatleri gerçekleştirebilecek bir vali” konumunda algılandı.

Mülkiye müfettişliğinden gelen ve ilk valiliğini yaşayacak olan vali Özcan’ın kendisini gösterebilme fırsatı yakalayabilme şansı bulacağı Çankırı’da, özlenen hizmetleri ve de paylaşımları gerçekleştirmesi başta stk’lar olmak üzere yolda yürüyen vatandaşla birlikte kendi hanesine yol-su-elektrik olarak yansıyacaktır!

Bizim mahallede böylesi düşünceler hakimken, zamanında “koyunun olmadığı yerde keçiye Abdurrahman Çelebi” derler misali, yarık ve çatlakların da oluşturduğu hava ile “koltuk” işgal eden ve günümüze kadar oturdukları koltukları “Çankırı”dan fazla kendi adlarına çıkar sağlama amacıyla kullanan zevat, öyle tahmin ediyorum ki geçirdiğimiz son “bayram”ı bir daha göremeyeceklerinden bulundukları mahallerde telaş gırla gidiyor!

Nasıl telaşlanmasınlar ki!

Altlarından kaydı kayacak olan “koltuğu” kaybetmeme uğruna, geçen 9 günlük tatili “kulis” yaparak geçiren “Abdurrahman Çelebi”ler son hamlelerini de bu sürede gerçekleştirme gayreti içerisinde oldular.

Buraya kadar yazdıklarımdan “ben bir şey anlamadım” diyenlerinizin seslerini de duyar gibiyim!

Ama yakında Çankırı Merkez’de yaşanacakları sayfalara aktardığımızda olayı çok daha net olarak hep birlikte göreceğiz…

ÇANKIRI YEREL BASINI YENİ BİR SAYFA AÇMALI…

“Abdurrahman Çelebi”nin (!) altından gidecek olan koltukla birlikte Çankırı’da “gazeteci” kimliği ile mesai veren kişi ya da kurumların “yeni dönem” ile birlikte kendilerini “yenileme” ve de “beyaz sayfa” açmaları gerektiğini düşünüyorum…

Oturduğu koltuktan aldığı “dogmatik” güçle bugüne kadar Çankırı’nın ve Çankırılı’nın bugünkü “kilitlenmişlik” halinde büyük katkısı olan, ancak “yaşanılanları” böylesi bir tespiti yapma ihtiyacından çok “kader” algısı altında değerlendirenlerin sayısının fazla olduğunu düşündüğümde, alınacak kararlı tutumla birlikte gerçekleştirilecek “operasyon”un hangi olumsuzlukları ortadan kaldıracağını birkaç madde ile sıralama ihtiyacı hissediyorum:

-Çeşitli nedenlerle yayımlanmayan birçok haber gün yüzüne çıkacak ve okuyucusu ile buluşacak.

-Sektördeki “ağır abi” modu yerle bir edilecek ve de “haber”in yeniden doğuşu yaşanacak.

-Günümüze kadar ısrarla yaratılan “öcü vali” algısı çok daha anlaşılabilir ve de gerçek boyutlarıyla yaşanacak.

Bütün bunlar yaşanırken, halen yayınını sürdüren kurumsal 4 gazetenin oluşacak yeni dönemde yeni "beyaz sayfalar” açarak “rekabet” ortamını doğurabilecek pozisyonlara bürünmeleri gerektiğini düşünüyorum…

Doğaldır ki, “kurumsal” yapılar gelecekleri ile ilgili planları kendi iç dinamikleri ile birlikte gerçekleştirirler… Bu satırlarda dile getirilen cümlelerin tamamen “temenni” boyutunda olduğunu da belirtme ihtiyacı hissediyorum.

Şüphesiz hizmet aşamasında kurumlar arası yaşanan tatlı “rekabet”in “haber” ve “yorum” aşamasında yaşandığında Çankırı adına çok büyük kazanımların sağlanacağını düşünmek herhalde safdillik olmasa gerek…

Haftanın ilk yazısını toparlayacak olursam “Abdurrahman Çelebi” (!) ile başlayacak olan koltuk kaydırmacaları ile birlikte Çankırı’da yeni bir dönemin büyük umutlar taşıdığı ve böylesi yeşeren umutlarla birlikte “haber” skalasında yaşanacak yeni renklerle birlikte 2011 yılının son çeyreğini yeni vali Vahdettin Özcan’ın elinden çıkacak olan yeni “Çankırı elbisesi”ni ortaya koyma çalışmalarının başladığını sizlerle paylaşmak istedim.

*  *  *

Bazı okuyucularımızdan son bir aydır sergilediğimiz “haber performansı” ile ilgili olarak “olumsuz” eleştiriler alıyoruz…

Okuyucularımızın bu serzenişlerine katılmamak mümkün değil! Yaşadığımız bazı olumsuzluklardan dolayı üzerime yerleşen “isteksizlik” ve de “tembellik” kendisini “beni de rahatsız edecek” düzeyde gösteriyor…

Çare!

Galiba en makul yolu; “Karşılıklı anlayış”…

Şimdilik bundan başka bir formül aklıma gelmediği gibi yapılabilecek başka bir seçenek de ufukta görülmüyor!

Dokuz günlük tatil sonrası geçireceğiniz ilk çalışma haftasında sizlere bol kazançlar diliyorum…